2.2

470 58 1
                                    

Minho hissettiği ağrıyla yüzünü buruşturdu , bir süredir sürekli ağrısı oluyordu . Doktoru da anneleri de bunun normal olduğunu söylemişti fakat bazı ağrılar oldukça can acıtıyordu . Yatak başlığına sırtını yasladı ve karnını ovuşturmaya başladı .

-" Anneciğim neden son zamanlarda bu kadar canımı acıtıyorsunuz ." Dedi bebekleriyle konuşarak

-" Baba evde yok , ne yapsak ?" Dedi hafifleyen ağrısıyla , komodinin çekmecesindeki kamerayı aldı ve açarak yüzüne doğru belli bir mesafeden tutmaya başladı ,

           Kaydediliyor ... ⏸️

Merhaba minik bebeklerim , ben anneniz ya da babanız nasıl seslenmek isterseniz

*Gülümsemişti*

Chris babanız işte , ben ise evde oturuyorum

Bugün biraz ağrılı geçiyor aslında son zamanlarda hep böyle ama hiç bir şikayetim yok çünkü sizi çok seviyorum 

*Kameraya öpücükler atmıştı*

Sizi çok seviyoruz ve yollarınızı gözlüyoruz ikinizi de çook çook seviyorum ve o minik yanaklarınızdan öpmek için sabırsızlanıyorum

*Parmaklarını öpmüş ve kameraya dokunmuştu , kıkırdayarak kamerayı kapattı*

Kayıt bitti ... ⏹️

-"Sanırım biraz salata yemeliyim ." Yataktan kalkmış ve terliklerini giyerek yataktan çıkmıştı

Aşağı kata doğru inmişti , mutfağa gidecekken içinden bir his  önce en alt kata inip oradaki çamaşırları almanın da iyi bir fikir olduğunu söyledi , içindeki hissi dinleyerek sehpadaki telefonunu almış ve en alt kattaki çamaşır odasına girmişti , Chris'in kurutucuya koyduğu kıyafetleri görünce gülümsemiş ve kurutucunun kapağını açarak içindeki kıyafetleri almış ve çamaşır sepetine koymuştu .

Sepeti yere koymuş önüne çökerek kıyafetleri katlamaya başlamıştı , bir yandan da kısık sesle şarkı mırıldanıyordu . Chris olsaydı kendini yormamasını söyleyerek iş yapmasına izin vermez ve hepsini kendi yapardı , hamile değilken de aynısını yapıyordu sanırım herkesin hayalindeki koca adayı olabilirdi .

Katladığı kıyafeti diğerlerinin üstüne koyarken duyduğu tıkırtıyla duraksadı , saat daha erkendi Chris'in gelmesi ihtimal dahili değildi çünkü oldukça meşguldü bu aralar , başka biri ise gelecekse anahtarı da olsa haber verirdi .

Aklına gelen korkutucu ihtimalle gelen ürperti hissine engel olamadı , kapıdaki onca korumaya rağmen eve biri girmiş olabilir miydi . Korkuyla ayağa kalktı ve kapıdan hafifçe dışarıyı dinledi , yukarıdan sesler geliyordu fakat bakamayacak kadar korkuyordu ya bebeklerine zarar gelirse diye düşünmekten alıkoyamıyordu kendini . Midesinden yükselen korkuyla kapıyı sessizce kapattı ve kilitledi .

Koşarak telefonunu aldı ve odanın içinde bulunan diğer bir kapıdan içeri girdi , burası oldukça küçük olan bir yerdi buraya tuvalet kağıdı gibi yer kaplamayan eşyaları koyuyorlardı , içeri girdi ve ışığı açarak kapıyı içeriden kilitledi . Telefonunu açtı ve Chris'i aradı telefon çalıyor fakat açılmıyordu , endişeden  titreyen elleriyle Jisung'un numarasını tuşladı ve ikinci çalışta açılan telefonla derin bir nefes verdi

Sung aranıyor ...

Hyung , nasılsın ?

Ji-sung !
Chris'i aradım ama açmadı

Ne oldu ağrın mı var? 

Hayır ... Sanırım evde biri var ya da birileri bilmiyorum

NE !
Siz iyi misiniz ??

Evet ,  kendimi çamaşır odasına kilitledim
Ji-sung korkuyorum ... Ya bebeklerime bir şey olursa

Hyung korkma ve orada kal biz  Birazdan oradayız , Chris'i de bulup geleceğim

Tamam

Arama sonlandı

Korkuyla olduğu yere çöktü ve bacaklarını karnına çekerek top haline geldi . Korkuyordu ve güvende hissetmiyordu , üstelik yavaş yavaş hissettiği panik atağı ve klostrofobisine rağmen içinde olduğu küçük ve havasız dolap da hiç yardımcı olmuyordu . Tek korkusu bebeklerine bir şey olacak olmasıydı . Sessizce ağlayarak arkadaşının çabucak  gelmesini umdu .

Ne kadar zaman geçti bilmiyordu fakat isminin seslenildiğini duydu , kollarında güç yoktu , sesini çıkarabilir miydi bilmiyordu. 

-" HYUNG ! MİNHO HYUNG NEREDESİN ?" Duyduğu ses Jisung'a aitti

Çamaşır odasının kapısını açtıklarında içeride onu bulamadılar Minho güç bela kapının kilidini açtığında karşısında endişeli arkadaşlarını gördü . Jisung'un koluna tutundu ve derin derin nefesler almaya başladı

-" Ji-sung !"

-" Hyung iyi misin .... hastaneye gidelim ."dedi sevgilisine dönerek

-" Chris nerede ?"

-" Şehir dışına bir toplantıya gitmiş hiç birimiz ulaşamadık ."

-"evde değiller değil mi ?"

-" hayır her yere baktık kimse yok ."

-" Çok korktum Jisung ya evde olduğumu fark etselerdi ." Dedi ağlamaya başlayarak

-" Sakin ol Min , siz iyisiniz önemli olan bu ." Dedi büyüğün saçlarını okşayarak

-" Hadi gelin burada kalmak Hyung'a iyi gelmez bize gidelim ." Dedi Changbin -" Hastaneye de gidelim mi Hyung iyi misin ?"

-" Ah iyiyim çocuklar ." Dedi ve karnını elleriyle sararak arkadaşlarının arkasına saklandı  ve odadan çıktılar

Coincidence Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin