2.9

487 40 57
                                    

-"Chris sakin ol , bunun hiç kimseye faydası yok ." dedi Changbin volta atıp duran arkadaşına dönerek

-"Orospu çocuğu Adrian'ı bir bulsam görecek o benim evime gelip aileme zarar vermeyi !"

-"Chris , lütfen Minho için sakin kalman gerek ."

-"Minho onun yüzünden bu halde , ya düşük yaparsa , toparlanabileceğini mi düşünüyorsunuz !"

-"Olayın ciddiyetinin farkındayız , Minho bizim de arkadaşımız , fakat öfkeyle kalkarsan zararla oturursun ."

-"Annem nasıl , doktorlar bir şey dedi mi ?"dedi yanlarına gelen Seungmin'e dönerek 

-"Kurşunun biri karın boşluğuna diğeri ise karaciğerine gelmiş , oldukça kan kaybetmiş fakat stabilize etmeyi başarmışlar ." 

-"Yani durumu iyi ."

-"Evet Chris , durumu iyi , lütfen sakin ol ve Minho ya odaklan ."

Uzun süreli bekleyişlerin ardından ameliyathanedeki doktor çıktı , yüzünde üzgün bir ifade vardı . Elindeki eldivenleri çıkardı ve ona bakan meraklı çocuklara baktı . Ağzını açıyor fakat bir şey söyleyemiyor gibiydi .

-"Bay Kim , bir sorun mu var , iyiler değil mi ?" dedi Chris umutla

-"Bay Bang , Minho son zamanlarda fazla stres yapıyormuş bu bebeklerin sağlığı için de kendi sağlığı için de iyi değil . Üstelik fark etmese de oldukça kan kaybetmiş , çok denedik fakat stabilize edemedik ." 

-"Bu ne demek , Yaşıyor mu , yaşıyor öyle değil mi ?"

-"Maalesef , oğlunuzu ve Minhoyu kaybettik ." dedi ardından devam etti -" Kızınız henüz premature olduğu için hastanede kalmalı ve gelişmeli ." 

-"Nasıl olabilir ... Minho ... O-lamaz değil mi , olmadı değil mi ... ölmedi !" dedi gözlerinden akan yaşlarla -" Ölmedi değil mi ? yaşıyor ."

-"Chris-"

-"Dokunmayın bana !"

-"Hyung-"

-"Hayır , hayır , hayır , hayır !" gözlerindeki yaşlarla yanındaki duvara tutundu -" HAYIR , ÖLMEDİ ÖLEMEZ MİNHO BENİ BIRAKMAZDI ." 

-"Chris !"

-"Hayır ."

-"Chris !"

-"HAYIR , MİNHO !" koskoca bir karanlıktan aydınlığa açmıştı gözlerini , korkuyla dolu kalbi ve hızla inip kalkan göğsüyle etrafına anlamaz bakışlar attı , hastane koridorundalardı .

-"Sonunda uyandın , Minho ameliyattan çıktı ." dedi Hyunjin arkadaşının omzuna dokunarak 

-"Tanrım , şükürler olsun ." dedi gülümseyerek -" İyiler değil mi , üçü de ?"dedi korkuyla , rüyasının gerçek olma ihtimali bile nefes kesiyordu

-"Evet iyiler ." 

-"Peki ya annem , ondan haber var mı ?"

-"Kurşunun biri karın boşluğuna diğeri ise karaciğerine gelmiş , oldukça kan kaybetmiş fakat stabilize etmeyi başarmışlar ." 

-"Uwh Deja vu yaşadım ..." dedi kendi kendine ürpererek 

-"Efendim ?" arkadaşının ağzının içinde ne gevelediğini anlamamıştı 

-"Ah yok bir şey , odası nerede ?" 

Hyunjin Minho'nun odasını gösterdikten sonra gözlerinden akmakta ısrarcı yaşları sildi ve akmalarına izin vermedi . Ardından yüzündeki gülümsemesi ile odadan içeri girdi , sessizce içeri girdikten sonra da kapıyı ardından kapattı . Minho hala uyuyor gibiydi , tekrar göz pınarlarına dolan yaşlara engel olamadı ,  konu Minho olduğunda vücudunun ve kalbinin böyle duygusal bir tepki vermesine alışmıştı onunla tanıştıktan sonra . Yatağın yanındaki sandalyeye oturdu ve sevgilisinin ufak ellerini tutarak göz yaşlarının akmasına izin verdi , hiç bir zaman onları sevgilisinden saklamazdı . Minho'nun inip kalkan göğsüne ve düzenli nefeslerine baktı , kalp atışlarını yanlarındaki monitörden duyabiliyordu nedense bu melodi ona çok güzel gelmişti . Kafasını yatağın kenarına koydu ve sessizce sevgilisinin kalp atışlarını dinlemeye başladı , bir zaman sonra da yaşadığı şeylerin yorgunluğu ile uykuya dalmıştı .

-" Kan değerlerine de bakmamız için , kan almamız gerek ." Dedi yabancı bir ses

-" İstemiyorum ." Dedi sevgilisine ait olan ses , sanırım iğnelere olan hassasiyeti ve gördüğü onca kandan sonra bunu yapmak onun için zorlu olacaktı

-" Hey ." Kafamı kaldırdım ve uyuşan boynumla yüzümü buruşturdum niye kimse beni uyandırmamıştı , nedense Minho'nun işi gibi gelmişti bu durum ona

-" Kan vermek istemiyorum ." Dedi Minho , ağlayacak gibiydi , sanırım yaşadığı durum ona çok büyük bir korkuyu miras bırakmıştı

-" Kan almadan testleri yapamaz mısınız ?"

-" Bunlar bebeklerin değerlerini de kontrol etmemiz için gerekli ." Dedi doktor

-" Minho ile yalnız konuşabilir miyim?" Doktor kafasını salladı ve odadan çıktı

-" İzin vermeyeceksin değil mi ." Dedi umutlu gözlerle

-" Biliyorum sevgilim , iğneler seni geriyor ve bugün görmemen gereken şeyler görüp yaşadın ama bu testleri üçünüzün de sağlığı için yapacaklar ." Dedi sevgilisinin ellerini tutarak , yatağın kenarına oturdu ve sevgilisine sarıldı -" Eğer korkarsan ben buradayım tamam mı , her şey yoluna girecek ." Nedense bu dediğine kendi bile inanmamıştı , ne zaman Minho kötü bir şey yaşasa yanında olamaması onu üzüyordu , elbette ona zarar vermek isteyenler bunu özellikle planlıyordu fakat yine de bu Chris'i oldukça suçlu hissettiriyordu , kötü bir eş ve kötü  bir baba gibi

-" Şu an da yüzüne bakarak bile kendini suçladığına ve beyninin içinden geçen düşüncelerin ne olduğuna eminim ." Dedi Minho

-"Ben yapmı-"

-" Evet yapıyorsun , eşimi tanıyorum benden bir şeyler saklamakta berbatsın Christopher ." Dedi hafifçe gülerek

-"teslim oluyorum ."ellerini havaya kaldırmış ve genç olanı güldürmüştü

-" Senin suçun değildi , bilemezdin hem kötü adamların olayı bu değil midir kişiyi savunmasız yakalamak ."

-" Minho yapma , benim suçumdu , güvende olduğunuzdan emin olduğumu sanıyordum fakat iki seferdir sana erişiyor ya bir üçüncü de olursa ."

-" Olmayacak hem olsa bile eminim yanımda beni kurtaracak kahramanım olan sen olursun ."

-"Seni seviyorum Minho ."

-" Bende seni seviyorum ." Dedi Minho gülerek , sevgilisinin beline sarılmıştı ardından aklına gelen şeyle korkuyla geri çekildi -" ANNEM ."

-" Sakin ol Min , o iyi doktorlar durumunu stabilize etmeyi başardı ." Dedi ve ekledi -" Ama hayır görmeye gidemezsin ve hayır bunun için hiç bir ayrıcalığa sahip olmanı sağlamayacağım ." Dedi ve Minho'nun kelimelerini ağzına tıkadı , bu onun için iyi değildi strese girip kendini suçlayacak tı

-" Sen ... "

-" Evet aynen öyle , ilk defa bir isteğini yerine getiremiyorum sevgilim , lütfen dinlen birazdan ailen ve bizimkiler gelir ." Dedi ve sakince yastığına kafasını koyan eşinin ,  alnını öptü ardından da onu sevdiğini söyleyerek odadan çıktı .

Odanın kapısında bütün bir koruma ordusu vardı , bir üçüncüncünün olmaması için gerekirse dünyadaki bütün korumaları koyardı kapıya . Sevgilisinin korkusundan annesini düşünmeye vakit ayıramamıştı , sadece ona bir şey olacak diye korkmakla kalmıştı . Şimdi de kötü bir evlat olduğu için suçlu hissediyordu , Chris her zaman suçlu hissediyordu .

Coincidence Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin