🌑BİZ GÜNAHKÂRIZ🌑
Ay'a baktım bir süre çok güzeldi her şeyden daha güzel. Jungkook geldi sonra yanıma.
"Biz neden mutlu olamıyoruz." dedim. Düşündü biraz . Cevabı biliyordu , ben de biliyordum . Ama ikimizde söyleyemiyorduk.
"Biz günahkârız sevgilim , kimse günahkârları sevmez." Kalbim acıyordu. O'nsuzluk düşüncesi beni mahvediyordu. "Sensizlik beni üşütüyor... Son kez olsa bile benim gibi bir günahkari öpebilir misin Mea Luna?"
🌑
2. Rüyam ise böyle olmuştu. Ne yapacağımı şaşırmıştım. Rüyamı unutmamak için bir kağıda yazdım. Daha sonra düşünemeye başladım.
Jungkook neden benim rüyamdaydi ve biz neden böyle bir konuşma yaşamıştık. İşin garibi bana tanıdık gelmişti bu rüya . Daha önce bulunduğumuz yere de gitmemiştim. Daha önce bu olay yaşanmamıştı , yasanmayacakti da .
Bu rüyayı Jungkook'a anlatmalı mıydım? Belki evet belki hayır. Ondan hoşlandığımı bu yüzden romantik bı rüya gördüğümü düşünebilirdi. Buna tam olarak nasıl bir tepki vereceği hakkında bir fikrim yoktu aslında.
Peki ya Taehyung? Ona kesinlikle anlatmalıydım. Onun düşüncelerine ihtiyacım vardı . Benim aksime rüyaları önemli buluyordu ve bu konuda bilgiliydi. Daha önce bu kadar garip bir rüya görseydim ben de önemserdim.
Düşüncelerimle birlikte sınıfa girdim. Jungkook bir kolunu basının altına koymuş , kafasını yan yatırmışti diğer kolu da diğer sıraya doğru sarkiyordu. Kusursuz.
Sıraya yaklaştım yavaşça bu gün erken geldiğim için yanımda taehyung yoktu - evde daha fazla düşünüp durmamak adına kendimi meşgul etmem gerekmiştir. - derince bir nefes alıp oturdum yanına . Onun gibi yattım sıraya yüzümü yüzüne yaklaştırdim biraz.
Sonra rüyam geldi gözlerimin önüne. Düşündüm , gerekten çok düşündüm. Biz günahkar değildik . Biz diye bir şey de yoktu zaten.
Boş sınıf dolmaya başladı , biz hala aynı şekilde duruyorduk . En sonunda zil çaldı ben de pes edim kaldırdım kafamı. Jungkook zilin sesine bir tepki vermemişti . Elimi omzuna koyup sarstım yavaşça onu. ' Jungkook, uyanman lazım .' Bunun üzerine biraz homurdandı .
' Jimin , ben yoruldum.' Kendi kendine konuşur gibiydi ve sesi çok az çıkmıştı. Yorgundu. Yavaşça kaldırdı kafasını sıradan " Neden yorgunsun bir şey mi oldu ? "belki anlatmak isteyeceği bir şey vardır diye düşünmüştüm. Yavaşça gülümsedi . Yorgunluğu belli oluyordu. Başta dudaklarını araladı , bir şey diyecekti. "Şuanlık bilmene gerek yok. Yakında öğrenirsin." dedi. Yine ve yeniden bir bilinmezlik. " Yani umarım."
Derse odaklanmaya çalıştım. o da eline bir kitap aldı. Benim verdiğim kitap olduğunu fark ettim. Jungkook'a yaklaştım. Fısıldayarak " Bana okuduğun yerden bir cümleyi söyleyebilir misin?" Başıyla onayladı beni ve 127. sayfayı göstererek okudu benim de altını çizdiğim yeri.
*
"Taehyung!" dedim tuvalete girerken. "Sana bugün gördüğüm rüyamı anlatmam lazım çok önemli." Lavoboda ellerini yıkıyordu kafasını kaldırıp aynadan bana baktı. " Dinliyorum." Taehyungdan onay alır almaz heyecanla anlatmaya başladım.
"Bak rüyama Jungkook girdi... Detayları hatırlamıyorum ama yüksek bir açık alanda oturmuş Ay'ı izliyordum . Sonra Jungkook geldi. Bana bizim günahkar olduğumuzdan bahsetti. Gerçekten çok saçmaydı bana kalırsa tamamen filmden etkilendim. Ayrıca bana "sevgilim" dedi. Bunlar saçmalık tamamen saçmalık."
Şaşırmış gibi durmuyordu. Aksine sanki bunu biliyor gibi duruyordu." Ne yani sana göre bunlar birer saçmalık mı?" Beklediğim ve istediğim cevap bu değildi, kesinlikle değildi. "Ne ben hayır yani bilmiyorum . Sence takılmamız gereken nokta burası mı? Her zaman yaptığın gibi yorumlamanı bekliyordum."
Tamam dercesine başını salladı ve bana yaklaştı nedensizce gerilmiştim. "Beni iyice dinle tamam mı Chim?" dedi. Tatlı konuşuyordu , ama oldukça ciddi bakıyordu.
"Bu rüyayı normal bir rüya gibi değil de gerçek gibi yorumlayacak olursak eğer..." Bekledi bir süre tahminimce kelimeleri toparlamaya çalışıyordu. "Sizin onalanmayan bir ilişkiniz olabilir mi sence ? Ama derin düşünmeliyiz her şey bu kadar basit değil olamazda . Siz ikiniz kesinlikle ..." son cümlenin sonunu getirmedi.
Getiremedi. Çünkü o da biliyordu her şeyi. Sadece benim için uygun zamanı beklediler. Peki uygun zaman var mıydı ? Bunun uygun zamanı olur muydu ki ? Daha sonra bu şekilde öğrenmem miydi uygun zaman ? Hayır, sanmıyorum . O gün , onlara göre ' yanlış zamanda ' öğrenseydim her şey daha kolay olabilir miydi ? Sanmıyorum böyle bir şeyi kim kabullenirdi ki ?
*
Eve gelmiştim yorgundum. Her şey beni yoruyordu. Gene düşünmek zorunda olmak içimde ağlama isteği uyandırıyordu. Rüyalarını düşün Jimin . Taehyungun dediklerini düşün . Yaşananları düşün , her şeyi düşün Jimin.
Düşündüm. Okulda Jungkook ile olan konuşmamızı düşündüm.
" Bana okuduğun yerden bir cümleyi söyleyebilir misin?" Başıyla onayladı beni ve 127. sayfayı göstererek okudu benim de altını çizdiğim yeri.
***
Rufus dünya çizimini cebine koydu."Gitmeye hazır mısın ? "
Yerimden kalkmadım.
"Ayağa kalkmak , gitmek demek , " dedim.
"Evet, " dedi Rufus.
"Gitmek , ölmek demek."
"Hayır, gitmek ölmeden önce yaşamak demek. Hadi."
Boş sokaklara baktım ve Rufus'la birlikte bisikletine doğru, kaybettiğimiz her dakikayla ölüme doğru, bize karşı olan dünyaya karşı yürüdüm.
***
Öncelikle okuduğunuz için teşekkür ederim 🌼✨
Yorum yapıp oy verirseniz çok sevinirim. Ayrıca bu gün 1 bölüm daha atabilirim belki. Şuanlik öyle bir düşüncem var .👋
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Sol et Luna | Jikook
Fanfic"Güneş ve Ay efsanesini bilmek ister misin Sol meus ?" #18 Jikook #141 vjin 30.04.2022 | 06.07.2022