2. Bölüm

7.2K 216 75
                                    

Yorumlarınızı eksik etmeyin lütfeenn :)


_____

Küçük bavulumu sürükleyip otelin resepsiyona ulaştım.

"Adıma oda rezerve edilmişti. Sırma Ekinci. Hmm.." durup düşündüm. 288 miydi 298 mi? Evet 288 di evet öyleydi. "288. odanın kartını alabilir miyim?" kız bilgisayara dönerken saatime baktım.

"Biraz acelem var da hızlı olabilir misiniz?" acemi olduğu her halinden belli olan kız hemen başını salladı ve bana kartı uzattı.

"12. katta. Yardıma ihtiyacınız var mı?" "Hayır teşekkürler." asansöre ilerleyip bindim ve odamın katına çıkmasını bekledim. Asansör katta durunca inip numaralara baka baka koridorun en sonunda ki odaya ulaştım ve kartla kapıyı açtım.

"Suit oda tuttuğuna inanamıyorum Esma" kapıyı kapatıp bavulumu kenara bıraktım. Bir gece için bu oda oldukça büyüktü. Olan olduğu için bunu düşünmeye son verdim. Çok yorulmuştum.

Duş alıp dinlenecektim. Yarın sabah gidip ev bakmam gerekiyordu. Romanya'ya giderken paraya ihtiyacımız olduğu için evi satmak zorunda kalmıştım. Romanya'nın bilinen bir mimarlık şirketinde işe kabul edilmem sayesinde durumumuz  öncekinden çok daha iyiydi. Bir yıllık sözleşmem bittiği için artık orada kalmamıza gerek yoktu.

Bavulumu açacakken banyodan gelen tıkırtılarla durdum. Banyomda birisi mi vardı? Hızla en yakın olan şeyi elime aldım.

Evet içerideki kişiyi yastıkla boğacaktım!

Sadece bir dakika sonra kapı açıldı ve altında pantolon olan yarı çıplak bir adamla göz göze geldim. Anında çığlık atarken gözleri büyüdü ve yanıma gelip ağzımı kapattı. Allah'ım ölümüm böyle mi olacaktı? Elimdeki yastığı sert bir şekilde kafasına geçirince geri çekilmişti.

"Benim odamda ne işin var manyak?!" kaşlarımı çattım.

"Asıl senin benim odamda ne işin var?"

"Bak burası benim odam." eliyle yeni fark ettiğim koltuğun üstündeki ceketi gösterdi. Yine de altta kalmayıp konuştum.

"Nasıl senin odan ya? İki gün önce ben bu odayı rezerve ettirdim." Adam sabır dilercesine yukarı baktı.

"Hanım efendi sanırım odaları karıştırmışsınız. Çünkü otelin bu odası bana ait. Sadece bu odayı kullanırım." Kahretsin yanlış hatırlamıştım. Üstüne bir de rezil olmuştum.

"Özür dilerim ben sanırım karıştırmışım. Kusura bakmayın." Bavulumu sürükleyip çıkacakken beni durdurdu.

"Şşt sessiz ol." kaşlarımı çattığımda dışarıdan gelen sesleri duymuştum. Kapıya yaklaşıp üstündeki küçük deliği açtı ve dışarı baktı. Daha sonra kapatıp yanıma doğru geldi ve ellerini saçlarından geçirdi. Bu arada hâlâ üstüne bir şey giymemişti...

"Kahretsin dışarısı magazincilerle dolu." gözlerim şaşkınlıkla açılırken bir oraya bir buraya gidip gelmeye başladı.

"Neden gelmişler ki? Ben.. önemli biri değilim." bakışlarımı ona çevirdim. "Yoksa sen magazin sayfalarından düşmeyen playboylardan biri misin?" dedim dehşetle. Aynı ifadeyle bana baktı.

"Saçmalama ne playboyu ya? Mimarım ben mimar!" "Niye gelmişler o zaman?"

"Mimarım ama sıradan bir mimar değil. Şuan içinde bulunduğun bu otel bizim." gözlerimi devirdim.

"Bana ne sizin otelinizse? Allah'ım sadece biraz dinlenmek istemiştim!" durup şaşkınca bana baktı.

"Ne yani otelin benim olduğuna şaşırmadın mı?"

AnlaşmaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin