YEDİNCİ BÖLÜM

18 1 0
                                    

O gün yine her zaman ki gibi sürekli gittiğim parka gitmiştim. Kardeşimle buluşmaya değildi bu sefer saatlerce oturdum o parkta tek başıma, çocukları izledim. Sonra bir abi geldi yanıma konuşmaya çalıştı benimle "merhaba ben seni burada her gün görüyordum hep yanında bir çocuk vardı bugün teksin ve moralin bozuk belli bir şey olduysa çekinmeden benimle paylaşabilirsin ben Poyraz..." abiye kafamı kaldırıp baktığımda içtenlikle beni seyrediyordu. Kıpkırmızı gözlerle Poyraz abiye baktım, saatlerdir ağlıyordum ve birisi ile konuşmaya ihtiyacım vardı. Hafif kısılmış çatallı sesimle cevap verdim "evet abi her gün burada buluşuyorduk o benim kardeşim canımın içiydi hiç bir şeyimiz ayrı gitmezdi bizim ama ailesi Ankara'dan taşınmaya karar verdiler ve bu sabah gittiler artık tek başıma kaldım bu koca şehirde" derken parkı işaret ettim. Yüzümü avuçlarının içine aldı konuşmaya başladı "İstersen ben senin abin olabilirim anladığım kadarıyla o çocukta senin öz kardeşin değilmiş sanırım" dedi. Haklıydı Furkan gerçek kardeşim değildi, belki de şuan karşımda duran kişi de abim olabilirdi. Olumlu yönde kafamı salladım fakat aklımda sorular vardı onu daha tam olarak tanımıyordum. "ama sen daha benim adımı bilmiyorsun ki nasıl benim abim olacaksın" diye sordum, güldü haklıydım. "Tanışalım o zaman güzellik ben Poyraz Ateş 20 yaşındayım bekârım tek başıma şu karşıda ki binanın en üst katında yaşıyorum" dedi gözlerimin içine bakarak. Sıra bendeydi kendimi tanıştırmak için elimi uzattım " Bende Bebek Özden 15 yaşındayım aşıklar tepesinin karşısındaki gecekondularda oturuyorum. " anlatacak hiç bir şeyim olmadığını fark etmiş, susmayı tercih etmiştim Gözlerimin içine baktığında tebessüm ediyordu Poyraz abi. Sanki yıllardır beni tanıyormuş gibiydi sıcak ellerini esen rüzgardan buz gibi olmuş yanağıma dokundurdu, irkilmiştim nedeni ise yabancı bir insan değilde sanki gerçekten abimmiş gibi olmasıydı. Gökyüzünü kıskandıracak renkteki mavi gözlerimi tarifi imkansız yeşil gözlerine çevirdim sarılmak için izin ister gibi bakıyordu. Ayağa kaltım sarılmak istiyordum başım deli gibi atan kalbinin tam üzerine gelmişti duyabiliyordum atışlarını, kafamı göğsüne yasladığımda abi şefkatiyle sardı kollarını küçücük bedenime "ağla minik buna çok ihtiyacın var biliyorum, sus demeyeceğim canının ne denli yandığının farkındayım ama şunu asla unutma burada bir abin var artık" yaşlarımı serbest bırakırken daha çok sarıldım artık bir abim vardı, beni koruyacak kanatları altına alıp sahip çıkacaktı. Bana doğruyu yanlışı en güzel şekilde öğretecekti kendimin bile zor duyduğum kısık sesimle "abi" dedim, Abi... Benim için çok değerli kelimeyi tek seferde çıkarmıştım iki dudağımın arasından Poyraz artık benim için önemli bir isimdi... "Efendim abim bir şey mi diyeceksin" dediğinde hayır anlamında başımı salladıktan sonra kokusunda huzur bulduğum kalp atışlarının sesini duyduğumda kendime geldiğimi fark ettiğim yere kafamı tekrar yasladım.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: May 19, 2022 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

HASRET KOKUSUHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin