Bilincim yerine geldiğinde kafamda biriken milyonlarca soru beni bekliyordu.
Midem bulanıyor, başım dönüyordu. Gözlerim bir bezle bağlıydı tıpkı ellerim gibi. Sert bir sandalyenin üzerine kalın bir iple bağlanmıştım.
Jimin'in ne durumda olduğunu merak ediyordum.
"Jimin?" Kulaklarımı açıp ondan bir ses bekledim. Nerede, nasıl bir şekilde olduğumu bilmiyordum.
"Jimin?" tekrar ona seslendim.
"Jungkook?" sesi kulağıma ilişince sevindim. Bir an ona bir şey yaptılar diye korkmuştum.
"Jimin iyi misin?"
"Bir şeyim yok. Seninde ellerin ve gözlerin bağlı mı?"
"Evet." dedim. Ellerimi sürterek ipten kurtulmaya çalıştım. "Merak etme buradan kurtulacağız."
"Nasıl Jungkook?" Jimin ağlıyordu. Bu işin içinde olmasına rağmen diğer çocukların onu hep bir adım geride bıraktığını ve koruduğunu anlamıştım. Böyle şeylere alışık değildi belli ki. Korkudan sesi titriyordu.
Kapının açılma sesiyle sustuk. Bizi kimin kaçırdığını merak ediyordum.
Adım sesleri kulağıma ilişti. Dibime kadar gelip önümde durdu. Daha sonra birden gözümdeki bezi açtı biri. Her şey bulanık görünse de yavaşça netleşince bizi kimin kaçırdığını anlamıştım.
"Tekrar karşılaştık seninle Jungkook. "
Eksik para verdi diye diğerlerinin beni elinden aldığı adamdı bu.
"Derdin benimle. Arkadaşımı serbest bırak." Dedim Kaşlarımı çatarak. Daha sonra gözlerim uzaktaki Jimin'i buldu. Sarı saçlarına kan bulaşmıştı. Dehşete kapılmıştım. Sinirle sandalyeden kalkmaya çalıştım.
"Şerefsiz herif. Çabuk Jimin'i bırak." Esmer adam halime güldü. Daha sonra diğer iki adamı gelip omuzlarımdan tutarak beni bastırdılar.
"Sakin ol. Dediğimi yaparsan onu bırakırım." nefes nefeseydim. Bir önümdeki uzun boylu adama ve yanındaki diğer iki iri adama bakıyordum, bir de her şeyden habersiz köşede başı eğik, elleri ve gözleri bağlı Jimin'e.
"Ne istiyorsun?"
Adam sırıtarak ellerini cebine koydu. "Sen de bana ait bir şey var."
----------------------------------------------
Kulağıma tekerlek sesleri ilişti. Gözlerim açık olduğu halde bir şey göremiyordum. Tekrar gözlerimi bağlamışlardı. Ağzımı açıp bir şeyler söylemek istedim ama ağzım uyuşmuştu. Birden, ani bir frenle araba durdu. Yüzümü koltuğa çarptığımı hissettim. Daha sonra arabanın kapısı açıldı ve kollarımdan tutarak beni yere attılar. Ağzıma toprak dolmuştu.
Tekerlek sürtünme sesi gelince beni burada bırakıp gittiklerini anlamıştım. Bir süre yerde kıpırdamadan durdum.
"Jungkook!" Bir el omuzlarımdan tutup beni havaya kaldırdı.
"Hoseok çabuk yardım et!" Gözlerimdeki bezin çözüldüğünü hissettim. İlk görüşümde endişeli bir Jin ve Hoseok vardı.
Jin'in sırtında eve doğru götürülüyordum. Beni salondaki kanepeye bıraktı. Yüzünü bana yakınlaştırıp bir şeyler söylüyordu ama sanki denizin içindeymişim gibi bütün sesler uğultulu geliyordu. Ağzım hala uyuşuktu.
Jin'in birisine telefon ettiğini görüyordum. Daha sonra yine her şey bulanıklaşıp karardı. Bedenimi hareket ettiremeden olduğum yere yığıldım.
-------------------------
Birinin yüzüme dokunmasını hissederek gözlerimi açtım.
"Uyandın demek." Bu sesi duyduğumda ilk defa kendimi güvende hissetmiştim.
"Taehyung?"
"Jungkook iyi misin?" gözlerim sulanmıştı. Bilincim yerine geldikçe yara olan yerlerim tek tek acımaya başlamıştı. Aklıma Jimin'in hala onların elinde oluşu geldi. Taehyung'un sorusunu başımı iki yana sallayarak cevapladım. "İyi değilim, Taehyung."
Kollarını etrafıma dolayarak bana sarıldı. Başımı omzuna gömüp ağlamaya devam ettim. Ellerini saçıma geçirip okşadı.
"Jungkook uyandı mı?" başımı Taehyung'un omzundan kaldırıp gözleri kıpkırmızı olan Yoongi'ye baktım.
"Jungkook, Jimin nerede?" burnumu çekip yatakta doğruldum.
"Bilmiyorum, Yoongi. Yol boyunca gözlerimi bağlamışlardı."
"Kimler kaçırdı sizi. Tanıyabildin mi?" diye sordu Hoseok. Başımı salladım.
"Beni kaçırmanızı isteyen kişiydi." diyince Taehyung'un gerildiğini hissettim.
"Namjoon." adamın ilk defa adını duymuştum.
"Neden seni bıraktılar da Jimin'i ellerinde tutuyorlar şuan?" diye bağırdı Yoongi. Kızgın ve üzgün olmakta haklıydı. Korkup geriye çekildim.
Taehyung "Sakin ol Yoongi." diyip onu geri çekti.
"Jimin'i nasıl kurtaracağız?"diye sordu Jin. Herkes umutsuzca birbirine bakıyordu.
"Ben biliyorum nasıl kurtaracağımızı. Ama önce eve dönmem gerek."
.
.
.
.2 sene boyunca hiç yazmadan ardarda iki bölüm atmam şoku fldkkdkdkdkd
ŞİMDİ OKUDUĞUN
The Gang / Taekook
FanficEsmer genç, kollarından tuttuğu hareketsiz bedeni ayağı kaldırırken nefes nefese kalmıştı. Ensesine cam şişeyle sertçe vurduğu bedenin düşündüğünden daha ağır oluşu onu şaşırtmıştı. Takım elbise içinde baygın olan genci tek başına arabaya kadar taş...