2 - Mutlu bir gün

62 8 3
                                    

    Uyanmıştım hiç bir şey olmamasına rağmen yüzümdeki gülümsemeyi atamıyordum. Kafamı yastıktan kaldırdım yatağın üstündeki telefona bakıp kafamı hızlıca yastığa vurdum. Tekrar yattım , telefonu elime aldım , ekranını açtım.

    Uygulamanın bildirimlerini sessize aldığım için hiçbir mesaj gelmemişti . Telefonumun ekranını açtım , şifremi girdim. Biraz telefonla bakıştıktan sonra uygulamaya girdim günlük sıkıcı mesajlar duruyordu. Ama o da aralarındaydı mesajlarına bakmak için girdim.

KutayD. : Günaydınn tavandaki minik yıldızım.
RüyaB. : Günaydınnn yaa teşekkür ederimm.

    Kutay'da diğerlerinden farklı ne vardı bilmiyorum ama kendini bana çekiyordu. Uzun süredir yaşadığım mutsuzluğu bir günde nasıl silip atabildi. Merak ediyordum.

KutayD. : Nasılsınız prenses efendi.
RüyaB. : Ne olsun beyefendi yeni uyandım sizi merak ettim.
KutayD. : Ooo diyosunn bende uyanıp yazdım şimdi kahvaltıya geçiyorum.
RüyaB. : Afiyet olsunn , tabi ben yapsam daha güzel olurdu olsun görüşürüüz. Bende yemeğe gideyim bari.
KutayD. : Tamamdırr artık ileride senin elinden yeriz. Afiyet olsun sanada .

    'Acaba beni öğrendiğinde ne olacak. 'Bu yalanı devam ettirmek iyi hoş ama günün birinde öğrenirse ne yapacağım?'. Kafamda hep aynı sorular dönüyordu.

  Ne yapacağımı bilmiyordum. Daha dün tanışmamıza rağmen neden hala onu düşünüyordum. Tam tanımadığım birine neden bu kadar yükselmiştim. Hiçbir şey bilmiyordum.

    Karnım guruldadı . Kahvaltıya geçmeye karar verdim. Sandalyeyi çektim , oturdum . Annem bana baktı. "Oo Tayfun bey bugün yatağın düz tarafından kalktınız galiba." Dediğinde anneme doğru bakıp gülümsedim. İlk defa bana "oğlum" yerine "Tayfun" demişti Benim mutlu olduğumu görünce oda gülümsedi.

    Uzun zamandan sonra bana ilk defa gülümsemişti. Çok mutluydum , Hem Kutay hem annem beni mutlu bir sabahla karşıladılar. Acaba ne kadar sürecekti bu mutluluk. Okuldaki çocukların yaptığı morluklar hala acıyordu.

    Neyseki Öykü beni kurtarmıştı . Çelimsiz ve zayıf olduğum için herkes bana bulaşıyordu. O gün sadece koridordan geçiyordum , bana çelme takmışlardı. "Neden?" Dediğimde . Bana gaddarca bakıp "Senden başka kime bulaşacağız?" Dediler.

    Kafamı eğerek sınıfa geçerken , Öykü koşarak geldi . "Sizin derdiniz ne size bir şey yapmadı ailenizden alamadığınız ilgiyi başkasına bulaşarak mı alacaksınız aptallar?" Dedi. İlk defa birisi beni savunmuştu mutluluktan Öykü'ye sarıldım "Teşekkür ederim" dedim. Kafasını onaylar şekilde aşşağı yukarı salladı.

    O günden beri geziyoruz , birbirimizin evinde buluşuyoruz , ailelerimiz birbirini tanıyor... Uzun lafın kısası en yakın ve tek arkadaşım olmuştu. Benle artık fazla mesajlaşmasa da yazdığımda cevap veriyordu , yeterli .

    Kahvaltımı yaptım , odama geçtim . Yatağa koşarak atladım . Belim acımıştı . Telefonumu elime aldım. Öykü'ye mesaj atmaya karar verdim.

TayfunY. : Öykü kap mısırı gel buraya kız.
ÖyküZ. : Ay noluyo noluyo.
TayfunY. : Hani ben bi uygulamada Rüya olarak takılıyorumya.
ÖyküZ. :  Evet nolduu çabuk anlat.
TayfunY. : Kutay diye bir çocukla tanıştım dün geceden sabah 7'ye kadar konuştuk.
ÖyküZ. : Tayfunn bak yine yanlış kişilerle konuşma lütfen geçen yine ben seni avuttum.
TayfunY. : Yok yok bu sefer düzgün ama galiba aklımdan çıkaramıyorum onu.
ÖyküZ. : ... Yapma yanarız.
TayfunY. : Ama çok tatlı çocuk görmen lazım.
*Gönderilen fotoğraf*
ÖyküZ. : Oo güzel yere oltayı atmışsın ama bence seni öğrenince yüzüne bile bakmaz demedi deme.
TayfunY. : Çok güzel moral veriyosun teşekkür ederim...
ÖyküZ. : Seni düşünüyorum seni üzerse bende üzülüyorum ama.
TayfunY. : Peki neyse kanka ben kaçıyorumm kendine iyi bak.
ÖyküZ. : Öpüldün görüşürüüüz.

    Kankamdanda 'mükemmel' moral sonrası mutlu günümü zehir ettiği için teşekkür ederim.

Tavandaki Yıldız / BxBHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin