Sabah yatağımdan kalktığımda kan ter içerisindeydim. Nefesim kesilmişti gerisini hatırlamıyordum. Okul vardı ama gitmek istemiyordum. Üzerimde gereksiz bir yorgunluk vardı. Elimi yüzümü yıkamak için yataktan kalktım. Okula öyle ya da böyle gidecektim.
Kahvaltımı yaptım. Evden durağa doğru koştum. Ben geldiğimde otobüs yeni gelmişti. Hızlıca otobüse bindim. En arka tarafa oturup şarkı dinleyerek okula varmayı bekledim. Acaba Kutay yine bana vuracak mıydı korkusuyla şarkı dinlemeye devam ettim.
Okul durağına vardığımda kimse yoktu ne Beste ne Kutay. Sakince derse gittim. Bugün garip bir şekilde tüm okul sakindi. Yolda giderken mavi gözlü , kızıl saçları olan bir çocuk yanımdan geçti. Gözlerimi ondan alamadım. Fark etmeden yüzümü yola çevirdim ama geç kalmıştm. Bana doğru baktı. Gülümseyip yoluna devam etti. Ona bakarak geri gülümsedim. Kutay varken ona bakarsam ona haksızlık olurdu. Tabi Kutay'ın bana yaptıklarını saymazsak. Derse gittim klasik bitmesini bekledim.
Günler aynı şekilde devam ediyordu ama hala Kutay'ı görememiştim. Ne olmuştu ki uzun süredir ortalıkta görünmüyordu. Son sınavların bitmesine bir hafta kaldı. Acaba yaptığım büyü gerçekten de tutmuş muydu. Ne yazıyordu ki sitede;
*Nefret Dindiren*
*!DİKKAT! Bu büyü yalnızca sizden nefret ettiğini düşündüğünüz sevdiğiniz birine yapılmalı aksi taktirde büyü geri size tepecektir.*
Bana tepmediğine göre ona bir şeyler olmuş olmalı. Belki nefreti bana sevgiye dönüştüğü için yüzüme bakmaya korkuyordur. Bilmiyorum ama bu sorular kafamı çok karıştırıyordu. Eve gidene kadar bunu düşündüm. Ama elimden bir şey gelmiyordu. Yapımını bile internetten bulduğum şeyi bozmayı bulmaya mı uğraşacaktım. Bu gece işimiz var desene. Eve geldiğimde kapı sonuna kadar açıktı. İçeri girdiğimde sadece annemin çığlığını duydum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Tavandaki Yıldız / BxB
RomanceTayfun adında dışlanmış bir çocuğun bir uygulamadan tanıştığı birisiyle arasında geçen hikaye
