Biraz yorum mu yapsak >.<
Aynanın karşısındaki genç adam inci küpelerini ve kolyesini taktıktan sonra aynaya biraz daha eğildi. Yüzüne yakından bakarken makyajını yapmaya başladı.
Lee Felix elindeki fırçayı far paletinin eşsiz renklerine daldırdıktan sonra göz kapaklarına sürdü. Fondöten ve kapatıcıyla da göz altlarını kapattı. Uzun zamandır ağlamaktan şişmişlerdi iyice ama artık ağlamak yoktu.
Bay Hyunjin'in istediği gibi imzaları attıktan sonra bu iş bitecekti.
Bu defa far paletinin koyu renklerine daldırdı fırçayı. Şakaklarına doğru siyah far ile gölge verdi. Göz kalemini de çektikten sonra kirpiklerine maskara ile hafif bir dokunuş yaptı.
Yüz ve göz makyajı bittikten sonra hafif kırmızı renk veren lip glossunu dudaklarına sürdü. Pahalı parfümünü sıktıktan sonra hazırdı.
Boy aynasına yürüdü ve son kez inceledi kendini. İçindeki dantel bluzu çok şıktı. Uzun sarı saçlarını geriye doğru taramıştı ve yüzü ortaya çıktı.
Siyah uzun kaşe kabanını omuzlarına attı ve evden çıktı. Önceden çağırmış olduğu taksi kapının önünde bekliyordu.
***
"Bay Hwang imzaları atmak istemediğinizden emin misiniz? Tüm dosyalar hazır."
"Evet, boşanmaktan vazgeçtim."
"Bay Lee'nin de fikrini almamız gerekiyor."
"Bay Lee değil Bay Lee Hwang diyeceksin." Hyunjin sinirlenmeye başladı.
"Affedersiniz bayım Bay Lee Hwang Felix imzayı atmak isterse-"
"Atmayacak." Hyunjin kesin konuştu.
Avukat daha da itiraz edemedi. Mecburen Hyunjin'in söylediklerini kabul etmek zorunda kaldı.
"Siz öyle diyorsanız..."
"Teşekkürler. Sizi de uğraştırdım ama ben eşimi seviyorum. Onu kaybedemem."
"Eh her ne kadar işim boşanma avukatlığı olsa da ayrılmayacak olmanıza sevindim. Yalnız yüz yüze de görüşmemiz gerekiyor."
"Neden? Bitmedi mi daha?"
"Vazgeçtiğinize dair imza atmanız gerek. Ayırca Bay Felix'in de gelmesi gerekiyor."
Hyunjin sıkıntılı bir nefes bıraktı.
"Gelmese olmaz mı?"
"Maalesef."
"Tamam, görüşmek üzere."
"İyi akşamlar Bay Hyunjin."
Avukat telefonu kapattıktan sonra başını iki yana salladı.
"Hep böyle olur zaten. Aceleyle boşanma davasını açarlar ama birkaç hafta sonra aniden pişman olurlar."
***
Lüks ve şık restoranın kapısı açıldı. Felix içeri girdiğinde biraz etrafına bakındı ve kendisini bekleyen kişiyi görünce gülümsedi.
"Merhaba, çok bekletmedim umarım. Seul'un akşam trafiğini biliyorsun."
Sandalyeyi çekerken konuştu.
"Hoş geldin. Ben de az önce geldim." Adam anlayışla gülümsedi.
Personel Felix'in kabanını alırken Felix sandalyeye nazikçe oturdu.
"Çok şık olmuşsun. Seni kaybedecek olan kişi oldukça şanssız."
Felix gülümsedi. Artık kendisini üzmüyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
365 | hyunlix
Fanfiction"Seni istiyorum, 7/24, 365 gün, her zaman." "Üzgünüm ama seni tanımıyorum." Angst değildir. Tamamlandı. 21.03.22 - 01.07.22