Küçük Jeongin büyümüş ve artık 7 yaşında bir çocuk olmuştu. Yaklaşan doğum günü için de heyecanlıydı ayrıca. Babalarından sürekli bir şeyler istiyordu. Minho her dediğini yapsa da Jisung bazı şeylerden taviz vermiyordu.
''Jeongin hayır dedim.''
''Minho babam izin verdi sen neden hayır diyorsun ki?''
Jeongin Jisung ile kavga etmeye hazırdı.
''Jeongin hayır dediysem hayır. Uzatma lütfen.''
Jeongin ağlamaya başlayınca Jisung umursamadı bile. Her sıkıştığında ya da istediği olmadığında bunu yapıyordu. Sıkmıştı artık.
''Şımarmak için ağladığını biliyorum Jeongin o yüzden işe yaramıyor bebeğim.''
Jisung kendisini takmadıkça Jeongin daha da sinir oluyordu. Odaya giren Minho ile hemen babasının beline sarıldı.
''Ya baba Jisung babam o oyuncağı almama izin vermiyor. Kız ona lütfen!''
''Hangi oyuncak?''
''Tanrı aşkına Jeongin bir sürü oyuncağın var. Daha ne istiyorsun oğlum?'' Jisung isyan etti.
''Jeongin babanı dinle lütfen.'' Minho da kendisini yalnız bırakınca Jeongin daha çok ağlamaya başladı.
''Jeongin yapma böyle.''
''Bana ne!''
Minho ne yapacağını bilemedi. Jisung gözlerini devirdi. Bu çocuk inadına yapıyordu
"Tamam ama bu defa son tamam mı Jeongin? Bir daha oyuncak diye ağlamayacaksın." Minho parmağını salladı.
Jisung hayretle bakarken Jeongin kıkır kıkır gülmeye başladı ve Minho'ya sarıldı.
"Canım babacığım seni çok seviyorum!"
Jeongin Jisung'a baktı ve dilini çıkardı. Jisung öfkeyle terk etti odayı. Minho birazdan kıyametin kopacağını biliyordu.
"Jisung bekle!"
"Yaklaşma Minho. Konuşma benimle."
"Aşkım ama ağlıyordu ne yapayım?"
"Ağlıyordu diye her istediğini yapacak mıyız Minho? Böyle mi yetiştireceğiz bu çocuğu? İstediği her şeyi alacağız istediği her şeyi yapacağız. Bu mudur yani?"
"Haklısın."
"Sayende beni kötü olarak tanımlıyor kafasında."
"Jisung hayır."
"Ne hayır Minho? Yalan mı? Benim hayır dediğim her şeye evet dersen benden nefret edecek. Şimdi olduğu gibi."
"Aşkım çocuk işte takma bu kadar. Benden de nefret ettiği zamanlar oluyor."
"Abartan ben oldum yine iyi mi?"
Minho Jisung'a sarıldı ve yanağını öptü.
"Çok seviyorum seni bebeğim benim. Asma o minnoş yüzünü."
"Astırtmayın o zaman siz de."
Minho kıkırdadı ve bir kez daha öptü güzelini. Jisung çok ama çok tatlıydı.
***
6 yıl sonra Kore'ye tekrar ayak basmak Lee Felix Yongbok için oldukça değişikti. Uçak indiği andan beri içinde değişik bir çok his vardı.
Hyunjin'den haber almamıştı hiç. Chan ve Changbin ile de pek görüşmüyordu çünkü aralarında bir bağ kalmamıştı. Onlar da Felix ile eskisi gibi samimi olmak istemiyorlardı çünkü mahcup hissediyorlardı. Haklılardı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
365 | hyunlix
Fanfiction"Seni istiyorum, 7/24, 365 gün, her zaman." "Üzgünüm ama seni tanımıyorum." Angst değildir. Tamamlandı. 21.03.22 - 01.07.22