Dün yeni bölüm yazamadım ve büyük bir ihtimalle yarında yazamayacağım. Bazı işlerim var bu yüzden bu bölümle birlikte kendimi biraz özleteceğim.
Bu arada kiss için aklımda güzel bir sahne var herkes bunu bekliyor ama daha değil, bu yüzden biraz daha sabırlı olmalısınız. Sonuçta 30 bölümlük bir fic yazmayı planlıyorum ve erkenden yaparsam geriye konu kalmaz jdldjdjd onun için yavaş ve tatlı yakınlaşmalarla ilerlemek çok daha güzel olacak bizler için ehehe
+50 oy sınırı ve +135 yorum sınırı. İyi okumalar~ 💖
🗡Kulaklarıma kadar kızardığımı hissederken aceleyle geri çekilip havluyla önümü kapattım ve belime dikkatlice sardıktan sonra sesimin titremesini umursamadan sertçe konuşmuştum.
"Ne halt ediyorsun Jungkook?" dediğimde yaslandığı duvardan bedenini ayırarak ondan ayrılmama rağmen yüzünü yüzüme hizalamış ve tek kaşını kaldırarak alayla konuşmuştu.
"Bu kadar güçsüz olduğunu tahmin etmemiştim." diyerek elime iç çamaşırımı verdikten sonra banyoya girmek için beni omzumdan yavaşça itip kendini içeriye attıktan sonra söylenmişti.
"Bir tane havlu kapının önüne koyarsın. Koymasan da sen bilirsin ama bu davranışını beni çıplak görmek istediğine yorarım ona göre." dedikten sonra banyoya tamamen bedenini atıp benim sinirden sessiz çığlıklar atıp delirmeme neden olmuştu.
Kurumuş olan bedenimin üstünden havluyla geçip iç çamaşırımı ve şortumu giymiş ve üstüme de tişörtümü geçirdikten sonra çekmecelerden birinde temiz bir vücut havlusu bulup kapısının önüne koymuştum.
Zaten giyinik olduğu için o temiz kıyafetleri tekrar giyeceği kesindi. Bu yüzden onun dengesiz hareketlerine daha fazla katlanamayacağımı düşünüp yan taraftaki komidinin üstündeki abajurun sarı ışığını kapatıp yatağa uzanmıştım. Amacım en azından 2 saat uyuyabilmekti.
Umarım başarabilirdim.
🗡
Gözlerimi hızlıca açtığımda yataktan fırlayarak etrafa kısa bir göz attım. Gördüğüm kabuslar bitmezken şarjda olan telefonumdan saate baktığımda iki buçuk saat uyuduğumu görmek bana yetmişti. Daha fazla uyku benim için imkansızdı ve dün güzel uyumuş olsam bile ağlamaktan dolayı yine göz ağrısı çektiğim için hiçbir zaman normal bir günüm olmayacaktı.
Jungkook'a baktığımda bana arkası dönük bir şekilde uyuduğunu görmüştüm. Rahatlayarak derin bir nefes aldığımda yatağa tekrar uzandım. Biliyordum. Tek başıma kendi evimde olsam daha çok korkacaktım, korkmamın sebebi bir yıldır gördüğüm kabuslar değildi. Onlara artık alışmıştım ama şu günlerde olan olay beni gereğinden fazla tedirgin etmişti.
Karşımda deneyimli bir seri katil vardı ve bana hedefim sensin diye bir mesaj göndermişti. Ne yapacağımı bilmiyordum ama bildiğim tek bir şey vardı. Bundan sonra daha fazla çalışıp o katili yakalamam gerekiyordu. Mantıklı kararlar almam ve her olasılığı düşünmem gerekiyordu. Beni takip ettiğine bakılırsa herkes katil olabilirdi. Kimseye güvenmemem gerekiyordu.
Uzandığım yataktan kalkıp sessiz olmaya çalışarak çalışma masasına yöneldim. Masanın çekmecesini açıp sandalyeye oturduktan sonra yanımda getirdiğim küçük bir not defteri çıkardım. Kimsenin bu not defterinden haberi olsun istemiyordum ve belirli kağıtlara şimdiye kadar olay yerinde bulunan kanıtları yazacaktım.
İlk sekiz kurbanda yaş ve yüz kriteriyle seçiyordu. Kurbanlar 20- 25 yaş aralıklarında olup yakışıklı olmalarıyla biliniyordu ve bunun haricinde hiçbir kanıt bulunmuyordu. Bu da tabii ki de bizi çıkmaza sürüklemişti ama dokuzuncu kurbanda gelen ihbar yüzünden Kim Taehyung adlı şahıs görgü tanığı oldu. Seri katil, Kim Taehyung'u görmedi ve onun hakkında hiçbir bilgisi olmadı. Bu yüzden Kim Taehyung güvende kaldı ama olay yerinde onun tarafından içilen sigara izmariti bulundu. Diğer bir kanıt olan sigara izmariti ise Min Yoongi adlı şahısa aitti.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Crime Scene - KookMin
Fanfiction❝ Park Jimin ve Jeon Jungkook, bir seri katili yakalaması gereken iki başarılı polisti. ❞ Başlangıç; 09.04.2022