Arkadaşlar bana bilgi vermek için yorum yaparsanız sevinirim ;) buarada bir arkadaşım bölümlerin daha uzun olabileceğini söyledi bende uzun ve biraz daha hareketli yazıcam. İşallah.
ÇAĞLA
O adam ne dedi öyle? Bu işi şimdi çözücem. Bu hayatımın en büyük yanlış anlaması anlaşılması. Ah ne kadar taş olduğu umurumda değil böyle duygusuz ve ruhsuz biriyle eş olamam ben yoooo. Bizim ruhsuzun sırtını çimdikledim tabi deri ceketin altına ne kadar geçtiyse. Sanırım tırnağım kırıldı. "Rahat sur orada." Diye söylendi sessizce. Hah sen şimdi görürsün sessiz nasıl durulduğunu. Elimi kalçasının hizasına getirip çimdik atmamla beni neredeyse fırlatıyordu. "Seni küçük baş belası sana rahat dur dedim." Diye bağırınca annesi sandığım kadın konuştu sesinde biraz sinir vardı. "Demir sen ne yaptığını sanıyorsun ha? Çabuk gelinimi yere bırak." Vuhu tuttum bu kadını. Adının Demir olduğunu öğrendiğim duygusuz patron yığınım beni yavaşça yere bıraktı ve kulağıma eğilip " sesini fazla çıkarma yoksa onu aonsuza kadar kısarım."dedi baksen tehtitlere. "Demir beni sakın tehtit etme ben senin hiç bir şeyin değilim."dedim Demirin gözleri ateş saçıyordu. Annesi ile babası kesin bu diye bileceğim taş amcaya baktım. "Demir ne oluyor burada. Ne demek hiç bir şeyin değilim." Demir resmen boğalar gibi kızarmıştı anlaşıla onlarıda üzmek istemiyordu. Benim ailem varlıklı olmasına rağmen beni 12 yaşımda reddetmişlerdi ama hep bir aile özlemi çekmiştim. Demirin kolundan tuttum ve kenara çektim "bak Demirmisin Çelikmisin nesin ben bilmem düzelt şunu onlara niye hemen gerçeği söyleyip kurtulmuyorsun ki."diye sordum."yapamam tamammı bilmemen ve bilmediğin şeyler var. İki senedir annem beni evlendirmeye çalışıyor ve eyer şuan ona iki senedir sevgilim yok dersem hiç bilmediğim birisiyle evlenirim." "Ah ama hiç bilmediğin biriyle şuan çıka çıka bilirsin öylemi?" Demir resmen sabır çekiyordu. "Bak git başkasını bul tamammı ben bu insanları kandırmayacağım" tam gidecekken kolumdan tuttu ve "hayır bu oyunu oynayacağız ve bir hafta geçmeden bitirmiş olacağız." Ben se kolumu çektim. " Çocuklar siz iyimisiniz." Diye şordu kadın şevkatle. Demir beyimiz hemen atladı. " bir sorun yok validem benim. Sadece trip atıyor bana." Deyip arkama geçti kendisini bana yasladı ve güçlü kolları ile be i kendisine iyice çekti sonra eğildi ve boynuma bir öpücük kondurdu. Bu resmen kelebeğin tenimde kanat çırpışı fillerin beynimde çifleşmesi karnımın içinde hulahup dansı yapılmaaı fibi bişeydi ve şuan kollarına tutunmasam düşe bilirdim. Burnumu kulağımın arkasına sürttü ve sırıttı. Sanırım bitter bir çikolata gibi eriyorum şuan. "Oğlum anlatsana kızla uğraşma." Hım diye memnuniyetle mırıldandı "kokunu sevdim." Başını kaldırdı ve " bu gece hanımefendinin şarkı söylediği bara gittim ve yanımda bir esmer görünce bir daha bana bakmadı oysa o kızla hiç bir alakam yoktu iki saat boyunca gözlerimi ondan hiç ayırmadım. Bu akşam onunla romantik bir yemek planlıyordum biliyorsun validem ama malesef olmadı. Çok kıskançmış bizim küçük vahşi kedimiz." Annesi sevinmişti ama hemen sonra "ah kızım niye barda çalışıyorsun. Canım koskoca şirket var orası seninde sayılır." Deyince Demir hemen "ah ne dediysem dinletemiyorum." O sıra babası söze karıştı " oğlum sen nasıl erkeksin. Siz evlendikten sonrada çocuklara da sen bakar evişlerinide yaparsın artık." Dedi ve sırıttı Demir o ana bana döndü ve "yarından tezi yok özel asistanımsın duydunmu beni bak seni zorlamıyorum diye saniyesinde cinsiyetimden oldum." Ben azımı açacakken öyle bir baktı ki azımı açarsam boynumu kıracak gibiydi eşşek cennetine kısa bilet. Tüylerim ürperdi. Annesi "e hadin bakalım içeriye geçin saat çok geç oldu. Bunları sabah kahvaltıda konuşuruz."dedi Demir benim kolumdan tuttu ve yürümeye başladı. Yukarı kata çıktık Demir benim kolumdan tutup bir odaya soktu ve üzerini çıkarmaya başladı. "Hop hop orada dur bakalım aslan parçası ne yapıyorsun sen." "Gördüğü gibi üstümü çıkartıyorum"dedi ve artık karşımda bir ah sanırım bayılıcam ama utançtan hemen küçü bir çığlık atıp arkamı döndüm. Demir ise koca bir kahkaha patlattı. Odanın kapısı birden açıldı "ne oldu kızım?" Diye sordu demirin annesi. Bense demiri gösterdim. "Ee neolmuş kızım ona." "Çıplak sen ne utanmaz çocuksun böyle ya."dedim demir hemen "çocukmu bu çocuğun istese ir çocuğu olur be. Ne çocuğu." Annesiyle ben biraz şok olsakta babası sırıtıyordu. "Demir sen nasıl konuşuyorsun öyle. Hem bu kız bukadar utanıyorsa siz daha önce şey..." adının lafını böldüm hemen "hayır mümkün değil evlenmeden olmaz katiyyen ve asla."dedim annesiyle babası bana gurur duyar gibi baksada Demir biraz şok olmuş gibiydi sanırım bakire olmam fikri onda ters kontak yapmıştı. Ben heme kapıya yönelince Demir "nereye?"diye sordu "sen bu haldeyken ben bu evde kalırsam şükret."dedim ofladı ve çıkardıklarını giymeye başladı. "Oldumu utangaç prenses."dedi imalı bir ses ile "hım oldu tamm şimdide koltuğa naş naş yavrum seninle aynı yatakta yatacağımı düşünmedin değilmi?"deyince Demir yatağa girdi ve "ya yanıma yatarsın yada o cici koltuk seni bekliyo."dedi öküz yastığımı hışımla aldım ve hıh deyip koltuğa uzandım .öfbe bu ne kadar rahatsızmış. O sırada bize gülerek dışarıya çıkmıştı Demirin annesi ile babası. Bir kaç saat rahatsız dönmenin ardından artık gözlerimden uyku akıyordu resmen. Birisi beni kucağına aldı ve yumuşaklık hissettim ardından belimdeki kolları. Şuan aldırış edecek ahim yok bende ona sarıldım ve mırıldanarak tatlı uykuma dalmaya blşadım. Bu iş burada bitmedi Demir bey aileni kandırmanın bedelini fena ödeticem sana. Sonrası ise huzur.