Bölüm-4

717 30 19
                                    

   Koreye sonunda varmıştınız. Uçaktan iner inmez bir taksi bulmuştunuz.

   Sonunda yıllarını,belki de hayatını orada geçireceğin eve gelmiştiniz. Kore çok güzel gelmişti sana. Sokakları,parkları hepsi çok güzeldi. Biraz uzun sürmüştü eve gelmeniz.

   Evin küçük ama güzel bir bahçesi vardı. 2 katlı müstakil bir evdi. Kapıda kahve renkli saçlı,biraz uzun boylu,kocaman gülümsemesiyle size bakan bir çocuk vardı. "Sanırım o abim." Diye geçirdin içinden.

   Evin içine girdiğinizde çocuk tercumana birşeyler söyledi. Çok heyecanlı görünüyordu.

   Tercuman sana dönerek;

- Bak bu da senin abin. Şimdi onun dediklerini sana çevireceğim. "Merhaba! Ben Chan. Tanıştığıma memnun oldum. Hep kardeşimin olmasını istemiştim. Sana iyi abilik yapacağım."

   Tercuman bunları sana söylerken Chris sana bakıp gülümsüyordu. Sende tercuman yardımıyla kendini tanıttın.

   Annen mutafağa geçmişti. Baban, abine ve tercumana bir şeyler söylemişti. Tercuman yanına gelip;

- Y/N sen abinle git. Sana odanı gösterecek.

   Abin kolundan tutarak seni merdivenlere götürdü. Daha pek tanışamamıştınız ama kanın ona çok ısınmıştı.

   Sola dönüp uzun koridorlardan geçtikten sonra sonuncu odanın kapısını açtı Chan. Oda da sadece yatak,çalışma masası ve bir dolap vardı. Chan yatağa oturdu. Yanına oturmanı işaret ederek cebindeki cep telefonunu çıkarttı. Yanına oturdun. Telefondan türkçe çeviriyi açarak bir şeyler yazmaya başladı. Sonra telefonu sana uzattı ve okumanı işaret etti. Şöyle yazıyordu: " Tekrar merhaba Y/N. Bana Chan Hyung de tamam mı? Ancak bu şekilde iletişim kurabilirdik. Korece öğrenmende yardımcı olacağım. Belki sende bana türkçe öğretirsin. Neyse ben 15 yaşındayım. Sende kendini tanıt."

   Okuduktan sonra başını evet anlamında salladın. Korece çeviri açıp sana uzattı telefonu. Sende şöyle yazdın: "Sana da tekrar merhaba Chan Hyung. Ben de 10 yaşındayım. Bi koreceyi öğreneyim ondan sonra sana türkçe öğretirim."

   Telefonu ona verirken yüzüne bakıp gülümsedin. Eline alıp hemen okudu. Yine bir şeyler yazmaya başlamıştı. Telefonu tekrardan sana verdi. Şöyle yazmıştı:" Baban senin için özel bir öğretmen bulur. Hem bende sana yardım ederim. En az 3 ayda öğrenirsin koreceyi. Okul olarakta benim eski okuluma gidersin. Kaçıncı sınıfsın?"

   Okuduktan sonra yazmaya tekrardan başladın. " O kadar kısa sürede öğrenir miyim bilmiyorum. 5.sınıfım ben. Okula 1 sene erken başladım."

   Telefonu eline alıp okumaya başladı. Yazdığı tek şey "Öğrenirsin sana güveniyorum." Okuyup ona gülümsedin.

~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~
Herkese merhaba! Her seferinde uzun yazmaya çalışıyorum ama bu kadar oluyor...
5.bölümü en yakın zaman da yayınlayacağım. Eğer bir yanlışım olduysa şimdiden özür diliyorum...

Bang Chan ile hayal et: AğabeyHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin