Bölüm-15

388 20 26
                                    

   Minho o gün Chan'nın evinde kalmıştı. O gün sadece Minho değil ekiplerinde ki kalan 6 kişide onun evinde kalmışlardı. Aralarında görev paylaşımı yapmışlardı. Chan,iyi bir plan yapacaktı. Minho,kendi ekipleriyle beraber bir özel ekip daha kuracaktı. Felix,Chan'a planda yardım edecekti. Hyunjin,senin telefonundan gelen sesleri dinleyecek ve olasılıkları hesaplamaya çalışıp,mantıklı düşünüp plana yardım edecekti. Geriye kalan Changbin,Jeongin,Seungmin ve Jisung ise senin kaçırıldığı yere gidip Ayaz'la anlaşmaya çalışacaktı. Biraz karmakarışık olduğunu kendileride biliyorlardı. Ama hem iyi bir plandı ve yapacak başka şeyleride yoktu.

--------------------------------------------------------------

   Ne kadar süredir burada olduğunu bilmiyordun. Resmen zaman kavramını unutmuştun. Gözlerini açıp etrafı incelemeye başlamıştın. Aşırı stres oluyordun. Ayaz'ın sana yapacaklarından,Chan'nın yapacakları ve sana vereceği tepkiler seni korkutuyordu. Bir daha seni rahatsız eden birisi olursa Chan'a anında söyleyeceğine,önlemleri önceden alacağına yemin ettin. Bir hatan yüzünden başına neler gelmişti.

Etrafı incelerken yukarıda bir kamera olduğu fark ettin. Büyük ihtimalle Ayaz seni şuan oradan izliyordu. Kamerayla bakışırken kapı sesi geldi ve içeriye Ayaz geldi. Göz göze geldiniz. Sana yaklaşıp ağzını açtı. 
"Y/N. Nasılsın?" Biraz çekinerek sormuştu. Anlayamıyordun bir türlü şu Ayaz'ı. Bir iyi davranmaya çalışıyordu,bir kötü.

"Sence nasıl olabilirim?"

"Ö-özür dilerim. Gerçekten ne yaptığımı bilmiyorum. Kalbim farklı hareket ediyo,beynim farklı..."

"Kalbin ne diyor ki? Ve beynin?"

"Kalbim,seni rahat bırakıp arkadaş kalmayı ama hala seni sevmeyi istiyor. Beynim ise... O çok farklı. O seni burada tutup,sevmeye zorlamak istiyor. Ama ben bunu yapmak istemiyorum. Ne yapacağımı bilemiyorum. Sanırım istemeden de olsa beynimi dinliyorum." Ellerini saçlarına daldırıp,ensesini kaşıdı.

"Ben de ne yapacağımı bilmiyorum. Bir iyi davranıyorsun,bir kötü... Sana nasıl davranıcam bilemiyorum. Beyninin bana ne yaptıracağını bilmiyorsun ve bilmiyorum. Kendini biraz zorlasan da kalbini dinlesen olur mu? İkimiz içinde en iyisi. Lütfen." Konuşmakta zorlanıyordun. Kelimeler ağzından teker teker dökülüyor ama sen ne dediğini bilmiyordun.

"Deniyorum. Denicemde. Ama gerçekten çok zorlanıyorum." Yanına geçip oturdu. İkinizde sadece yere bakıyordunuz. Düşünüyordunuz.

--------------------------------------------------------------

"Bu Ayaz ne yapmaya çalışıyor lan?!"
Bunları söyleyen Hyunjin'di. Başından beri konuşmaları dinliyor,bir şeyler anlamaya çalışıyordu.

"Keşke bende bilsem. Y/N'ye zaten ayrı bir kızgınım. Bana neden söylemedi ki? Ona yardımcı olabileceğimi biliyordu."

"Sen iyi ki önlemini önceden aldın. Yoksa sıçardık." Felix bunu söylediğinde hepsi başını salladı. Evet Chan en doğrusunu yapmıştı. Eğer yapmasaydı işleri gerçekten zor olacaktı.

"Chan. Ama onun yerinede düşünmek gerekiyor. Büyük ihtimalle senden korkuyordu. Vereceğin tepkilerden. Bu yüzden söylememiş olabilir. Yani bu bile olmasa bir sebebi vardır illaki."

"Biliyorum. Onu ztaen tembihlemiştim. Eğer birşey olursa gel bana söyle diye. Kızmayacağım ama yinede onu uyaracağım. Eminim bana söylemediği için pişman olmuştur."

Minho kapıyı çalmıştı. Yüzündeki ifadeden iyi birşeyler olduğu anlaşılıyordu.

"Millet! Size çok iyi bir haberim var!"

"Uzatmadan söylesene Minho!" Changbin birden Minho'ya bağırmıştı. Kapıda açık olunca seside yankılanmıştı. Seungmin hemen ağzını kapatmıştı. Komşuları duyarlarsa kapıya geleceklerini biliyordu.

"Tamam be. Amire sordum bize özel bir ekip daha vereceklermiş. Ellerinden gelenide yapacaklarını söyledi."

Hepsi birden Minho'nun üstüne atlamıştı sevinçden. Altta kalan Minho "Lan inin üstümden. Nefes alamıyo-"
Jisung Minho'nun ağzını kapatmıştı. Hepsi Minho'ya kahkahalarla gülüyordu. Kapıdan bir ses gelmişti. Hepsi yüzlerini kapıya çevirmişti. Kapıda Chan'ın en sinirli komşusu vardı. Kapıyıda açık unutmuşlardı. Komşu direkt Chan'a odaklanmış,öfkeyle bakıyordu. Hepsi birden ayağa kalktı. Chan hariç hepsi yere bakıyordu. Utanmışlardı.

"E-efendim çok ö-özür dileriz."

"Bu haliniz ne?!"

"Önemli bir soruşturma içindeyiz. Ve iyi haber gelince..."

"Bir daha gelip uyarmam direkt yöneticiye şikayet ederim bay Chan!"

"Tekrardan özür dilerim."

Adam arkasına bakmadan merdivenleri çıkmaya başlamıştı. Rezil olmuşlardı. Ama değerdi. İyi bir ekiple bu işide halledeceklerini biliyorlardı...

~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~
Bu bölüm biraz boş olabilir OSHSLSHKSHSK özür dilerim.
Uzatmaya çalışıyorum. Bu arada arkadaşlar ben yine yerimde duramayıp bir kitap daha çıkartmış olabilirim 🥲 Minsung yazmaya çalıştım. Umarım olmuştur hüğğ

Bang Chan ile hayal et: AğabeyHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin