14

487 57 56
                                    

Uzun zamandır yazmak istediğim ve sizinde heyecanla beklediğinizi düşüdnüdğüm bölüme sonunda geldik

Katsuki'yi anlatıyorum. #şükür

-
Lütfen yorum yapın
Tüm ekip toplanmıştı. Katsuki'nin bulduğu dört noktadan birine -suç oranlarının en yüksek olduğu yere- gelmişlerdi. Ekipler ve planlar hazırdı. Sadece karşılarındaki kirli olan, pis kokan sokaktan içeri gireceklerdi. Görevin lideri Katsuki idi ve herkes Katsuki'den işaret bekliyordu.

Katsuki derin bir nefes aldı ve elini kaldırdı. Beklenen işaret gelmişti. Ekipler hızlı hızlı içeriye girdiler. Bazı takımlar yıkık binaları kontrol ediyordu. Diğerleri yola devam ediyordu. Plan gerçekleştireli sadece on beş dakika geçmişti şimdiden on sekiz suçlu yakalanmıştı.

Katsuki boşaltılmış binaların içini tekrar kontrol ediyordu. Didik didik arıyordu her yeri. Omegasından hiçbir iz yoktu. Ne bir iz ne bir koku... Gerginlikle çıktı yıkık binadan ve karşısındaki yıkık yere girdi. Sinirle saçlarını çekiştirdi.

"Tamam sakinim, sakinim. O buralardadır. Daha sokak bitmedi. Bir sürü bina var." Kendini sakinleştirmeye çalışıyordu. Bir çok yapıya girdi. Kırka yakın suçlu çıkarıldı. On kişi ise sorguya alındı. Ama Deku'dan hiçbir iz yoktu. İki saat dolmak üzereydi.

"En baştan tekrar dikkatli bir şekilde arıyoruz! Dağılın!" dedi Katsuki. Kendisi de aramaya başladı. Bir buçuk saatin sonunda kafayı yiyecekti.
Arkadaşları ile kalmıştı. Deku'dan iz bulamayan arama ekipleri dağılmıştı.

"Katsuki burada bir şey yok. Sende farkındasın." dedi Kaminari. Katsuki kaldırıma oturmuş, kafası eğik bir şekilde duruyordu. Bulunduğu ruh halini belli etmiyordu ama arkadaşları anlayabiliyordu.

Katsuki ayağa kalktı aniden. Arkadaşlarının onu düşündüğünü biliyordu ama boş sözlere ihtiyacı yoktu. Söyleyeceklerini kendi de biliyordu.
"Pekala burada değil. Toparlanmam lazım. Onu arayabileceğimiz son üç yer kaldı. Bulacağız eminim." Derin bir nefes aldı. "Yarın suçların en az olduğu yere gideceğiz. Sizde hazırlanın, dinlenin."

Yürümeye başladı. Ne kadar sakin olsa da siniri, sıktığı yumruklarından belli oluyordu. Aracına binip uzaklaştı oradan. Şirketine gelip yeri işaretledi, ekiplerin sayılarını ayarladı, diğer ajansları aradı. Bir saate birçok işi bitirmişti. Kapının çalındığını duymadı. Annesi gelmişti.

Mitsuki oğlunun ne kadar yıprandığını görüyordu. Sekiz ay boyunca vermesi gerekenden az tepki vermişti. İçine attığını biliyordu.

Oğlunun sırtına yavaşça masaj yapmaya  başladı. "İstediğin bir şey var mı? Yoruluyorsun. Bir şey istesen bana söylemen yeterli." Katsuki kafa salladı sadece. Sessiz kalmıştı.

"İçine atma artık Katsuki! Bitiyorsun, tükeniyorsun. İçini dök ama sessiz kalma lütfen." Gözleri doldu Mitsuki'nin. Konuşurken sesi titremişti.
Katsuki annesinin hiç beklemeyeceği bir hareket yaptı. Sıkıca sarıldı beline. Oturduğu için annesinin karnına geliyordu. Yüzünü gömdü oraya hıçkırarak ağlamaya başladı.

"Anne." dedi. Mitsuki bir an nefes alamadığını sandı. Onu bu halde görmek içini acıtıyordu.

"Annem." dedi Mitsuki. "Dök içini."

"Anne çok seviyorum onu. Güvende olduğunu bilsem yıllar beklerim ki ben. Ama nerede ne halde bilmiyorum. Burası," kalbinin olduğu yeri tişörtüyle berber sıktı. "Çok acıyor. Onun yaşadığını hissediyorum. Ama bu yaşamak mı? Canı çok acıyor. Benim de yanıyor canım. Kurduyla konuşamıyorum. Haber alamıyorum. Sanki- Sanki aniden buhar oldu. Çok özledim onu. Çok özledim."

KORKU | BakuDeku [omegaverse]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin