merhaba merhaba merhabadaha bölümü yazmayı bitirmeden buraya bir açıklama ekleyeceğim sonradan unutmaktan korkuyorum.
Jeongguk V'yi deli gibi sahipleniyor ve benimsiyor. Evet, kaygılı ve hayata karşı fazla umutsuz, özgüvensiz birisi. Fakat her yönde olacağı gibi V onun bütün her şeyini unutmasına, yıkmasına sebep oluyor. Bu bölümde dahil bundan sonraki her bölümde konu V olduğunda fazla bencil olan bir Jeongguk göreceksiniz.
Bu çok saçma geliyor olabilir. Hayatı boyunca kimse tarafından sevilmemiş, ilgi görmemiş, intihara meyilli, özgüvensiz ve hayata karşı çoktan kaybetmiş bir gencin bir adamı bu kadar şımarıkça sahiplenmesi saçma gözükebilir. Sonuçta her şeye olumsuz bakıyor ve hiçbir şeye umudu yok. Fakat V'ye gelince onu sahipleniyor ve aralarındaki ilişkiye karşı çok umutlu. Bunun saçma gelmesi çok normal. Fakat şöyle açıklayayım, Jeongguk sadece V'ye sahip olsa bile kendi aklından onu sahiplenip ilişkilerine abartı duygular eklemiyor, bunu ortada hiçbir şey yokken yapmıyor.
V de aynı şeyleri aynı Jeongguk gibi düşünüyor. V, Jeongguk'u sahipleniyor ve aralarındaki duyguların abartılacak kadar yoğun olduğunu biliyor.
umarım anlatabilmişimdir.
İyi okumalar <3
•••
•••
Huzurlu bir uykudaydım.
Etrafım sıcaktı. Soğuk yoktu, korku yoktu ve en önemlisi güvensizlik yoktu. Gün daha doğmadan kabuslarla uyandığım sabahlardan birinde değildim. Bedenim ağrımıyordu, yaralarım kapanma sürecindeydi. Başım ağrımıyordu, aksine rahat bir uyku çekiyordum. Uykudayken tetikte değildim. Bağırış sesleri, gözyaşı, kan ve ter yoktu. Sadece iri kollar ve ensemde sıcak bir nefes vardı.
Dün gece film bittikten sonra ben odama geçmiş, yatağıma kıvrılmıştım. Taehyung ve Agust D gece geç saate kadar uyanık kalmışlardı. Ben de uyumaya çalışmıştım fakat başaramamıştım. Taehyung'un bana aldığı laptopta dizi izlemiştim. Sadece V'yi, Taehyung'u istiyordum. Onun yanımda uyumasını isteyemezdim, ben ondan hiçbir şey istemezdim. Zaten o isteyeceğim her şeyi ben istemeden bana veriyordu.
Yine aynısı oldu. Yanımda olmasını istediğimi anlamış olmalıydı. Veya sadece kendisi istediği için gelmişti. Kapıyı açıp sadece laptop ekranının ışığının vurduğu karanlık odada bakışları beni bulduğunda ifadesiz yüzünü bozmadan kapıyı kapatmış, sonra laptopu kapatmamı beklemeden yanıma uzanıp alnını bel boşluğuma yaslamıştı. Gözlerini usulca kapatıp bel boşluğumda sessizce nefeslenerek uykuya dalmıştı. Tek kelime bile etmemişti, sadece varlığımla sessizce uykuya dalmıştı.
Sabahında da onun göğüsüne sırtımı yaslamış bir şekilde uyanmıştım. Sıcak nefesi saçlarımın neredeyse kapattığı enseme vuruyordu ve sol kolu bel boşluğumdan sarkıyordu. Benimle neden uyuduğunu sorguladım uyandığım ilk beş dakikada. Abi kardeş değildik, sevgili veya yakın arkadaş da değildik. Biz neydik bilmiyordum. İnsan ne olduğunu bilmediği bir insanla bu kadar yakın olur muydu?
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Revolution
Teen FictionBenim için doğdun, benim için ağladın ve benim için öldürdün; senin için doğdum, senin için öldürdüm ve senin için öldüm. Bizim aşkımız bir devrim.