Magic Universe🔥💧 (Minsung) -DÜZENLENDİ-

65 "Hatırlamaya Çalışma"

1,5 hafta sonra

Jisung'dan

Minho çoktan taburcu olmuştu. Ama maalesef beni hatırlamıyordu. İlk başlarda bu kadar zoruma gitmiyordu ama şimdi ... Çünkü Beomgyu, Wooyoung ve San'ı bile hatırlıyordu. Bana gelince....

O gün Seungmin'in dedikleri birazda olsa rahatlatmıştı ama yine de üzülüyor insan.

Bir benim yerime koyun kendinizi. Sevgiliniz sizi hatırlamıyor ve onunla aynı evde yaşıyorsunuz. Sarılamıyorsunuz, öpemiyorsunuz. Rahatsız olmasın diye temas bile edemiyorsunuz. Ki birde direk benim yaşadıklarımı yaşadığınızı düşünün. Nasıl hissedersiniz?

.....

Balkonda oturmuş dışarıyı seyrediyordum. Aslında manzara falan yoktu. Ama en azından hava alıyordum.

Birden kapı açıldı. Gelen Minho'ydu. Elinde ise çay vardı. Bana da getirmişti...

Tek elini kullanabildiği için önce benimkini verdi sonra kendininkini getirdi. Ardından kapıyı kapatıp karşıma oturdu.

Han: Sağ ol çay için.

LK:Ne demek.

Yine sessizlik çökmüştü. Aslında hafızasını kaybettiği günden beri çok konuşmuşluğumuz yoktu. Konuşmayı deniyordum ama o pek istekli değildi.

Sessizliği bozan ilginç bir şekilde Minho olmuştu.

LK: Sakıncası yoksa bir şey sorabilir miyim?

Han: Tabi ki.

LK:Biz tam olarak neyiz? Yani aynı evde yaşıyorsak yakınız demektir. Ama neyiz? Kardeş, arkadaş?

Sevgiliyiz diyemezdim. O cesareti kendimde bulmuyordum.

Han: Şeyh... Çocukluk arkadaşıyız.

LK: Anladım. Peki biraz anlatsan? Belki bir şey hatırlarım.

Hatırlamak için uğraştığı çok belliydi. Keşke sihirle düzelecek bir şey olsaydı...

Ardından ona her şeyi tek tek anlatmaya başladım. Tanıştığımız günden başlayarak...

LK:Peki ailene ne oldu?

Bu benim hakkımda hiçbir şey hatırlamadığının göstergesiydi işte.

Han:O olaylar biraz karışık. Boş ver.

Biraz düşündükten sonra tekrar konuşmaya başladı.

LK: Çok saçma. Nasıl herkesi hatırlayıp seni unutabiliyorum ki?

Han: Keşke bilsem...

İkimizde susmuştuk.

________________________

2 gün sonra

Taehyun, Kai ve Jeongin bizi ziyarete gelmişti.

HK: Kolun nasıl oldu hyung?

LK: İ-iyi.

I.N: Bir dk! Bizi hatırlıyor musun hyung?

Olumsuz anlamda kafasını sallayıp bana sokuldu. Şaka gibiydi resmen. Onları da hatırlamıyordu beni hatırlamadığı gibi.

Tuhaf olan şey ise bana sokulması. Bu zamana kadar benimle temas etmeyen kişi şu anda benimle temas halindeydi. Utandığını anlayabiliyordum ama beni hatırlamamasına rağmen bu kadar güvenmesi tuhafıma gitmişti. Belki de anlattığım şeylerden dolayıdır.