Merhabalaar!! 🤗
Şu an kimselerin olmadığını bilerek başladığım bu yolda bir sürü arkadaş edineceğimi umarak devam etmek istiyorum.
Büyüdüğümüz o zamanda burayı güncelleyeceğim. 🥳
O zamana denk yeni gelen sen hoş geldin. Birlikte büyüyeceğiz. 🖤
Keyifli okumalar..
1. Bölüm
Yine ve yine bugün de olduğu gibi alarm çalmadan gözlerimi yeni bir güne açtım. Bir süre tavanla bakıştık. Ne düşündüğümü bilmeden geçen birkaç dakikanın ardından yataktan kalktım. Giyeceklerimi hazırlayıp banyoya girdim. Banyodan sonra hazırlamaya kalkarsam soğuk alabiliyorum. Yaz kış fark etmeksizin çabuk soğuk alabilen biriyim.
Banyoda hızlıca bir duş alıp işlerimi gördükten sonra hazırladığım kıyafetlerimi giyindim. Sonbaharda olduğumuz için üstüme beyaz salaş bir tişört altıma da bol paça yüksel bel gri kahverengi arası bir pantolon giydim. Belime şık durması için siyah bir kemer taktım. Üzerime bordo kahve arası bir de salaş bir hırka aldım. Bilekleri lastikli ama istediğimde ellerimi içine saklayabileceğim şekildeydi. En sevdiğim. Acı kahve sivri burun topuklularımı da giydim mi hazırdım.
Saçlarım bu arada zaten neredeyse kuruduğu için sadece kremledim ve serbest bıraktım. Dışarısı eserse diye gri çok da kalın olmayan beremi taktım. Çantamı da alarak çıkmadan evvel eve bir bakındım. Dağınıklık falan yoktu. Genelde toplu tutardım çünkü dağınıklıktan nefret ederim. Zaten 1+1 bir evim var. Giriş dışında hemen solda mutfak var. Mutfak ve salon neredeyse birleşik gibi ama yarımda olsa aralarında bir duvar var. Bu durumda salonda sağda kalmış oluyor. Mutfağın hemen yanında ufak bir hol var. Holün sonunda tuvalet banyom var. Hemen yanında da odam. İşte evim bu kadar küçük bana yetiyor.
Evde tamam olduğuna göre artık çıkabiliriz yoksa okulumun yılında bir ilk yapıp geç kalacaktım. Anahtarlarımı alarak kapıyı çektim ve iki kere kilitledim. Devir zaten kötü işi şansa bırakmaya gerek yok.
Hızlıca otobüs durağına yürüdüm. Otobüs beni çok bekletmeden geldi. Boş bir yere oturdum, kulaklıklarımı taktım. Müzik listemi karışık açtım. Bir sonraki şarkıyı tahmin etmek çok hoşuma gidiyordu. Dışarıyı seyrederek yolcuğa başladım.
Tam şarkıya kaptırmıştım ki okulun durağına yaklaştığımı gördüm. Kalabalıkta nasıl ineceğimi düşünürken yanıma ne ara oturduğunu fark etmediğim bir beyefendi bana dönerek 'Bende ineceğim birazdan. Beni takip edersiniz. Otobüs çok kalabalık.' dedi. Tebessüm ederek teşekkür ettim. Rahatsız hissettirecek şekilde gelmemişti. O yüzden çok takılmadım ve beyefendinin arkasından indim. Ve dönüp tekrar teşekkür ederek okula doğru ilerledim.
Ada bugün erken geleceğini söylemişti. Önce onu bulsam iyi olacaktı. Telefonu çıkardım ve Ada'yı aradım. Hocanın odasından yeni çıkmış okul kafesine doğru gidiyormuş. Bende hemen kafeye yöneldim.
Geldiğimde bana hararetli şekilde el sallayarak kendini belli eden canım arkadaşıma kocaman gülümseyerek yürüdüm. Kahve aşığı olduğumu bilen bu deli kız tabi ki bana da bir kahve almayı ihmal etmemişti. Bu soğukların yaklaştığı zamanda sıcacık kahve dudaklarımda tatlı bir tebessüm oluşturdu. Ada'ya minnettar bir gülümseme gönderip hemen kahveme sarıldım ve bir yudum aldım, gözlerimi yumdum kahvenin tadını çıkardım. Allah'ım kahve olsun başka bir şey olmasın benim için cidden sorun değil diye düşünürken, Ada bana kahkaha atarak baktı.
'Yasemin cidden bu kadar mı seviyorsun bu hayatı be kızım. Şu minnacık kahve seni nasıl mutlu ediyor bu soğukta anlamıyorum yıllardır.'
'Sen anlamazsın beni laz çaycı seni. Hem sende kahve içiyorsun bak.'
'Bugün Yasemince takılayım dedim hem laz çaycı ne be. Lazlara kurban ol sen bir kere.'
'Emrin olur kurban olduğum.' Diye Ada'ya göz kırptım. Ada bu halime gülmeye başladı tabi bende onunla beraber. Kahkahalarımız desibeli yükseltince hemen sesimizi alçalttık ama bu gülmemizi asla durdurmadı. Ada'ya dönüp 'O değil de bu yıl bende eve gitmeden önce sizin oralara gelmek istiyorum. Nebahat teyzemi çok özledim. Bizimkilerle yazın tatil ayarlamadan önce yaylalara atmak istiyorum kendimi.'
'Ay valla Yaso kuşum annemde seni soruyor ne zamandır. Yılda bir içtiğin o çayı sana hazırlamak istiyormuş kadın düşün halini artık' dedi gülerek. Ne yapayım Karadeniz hastası bir insan olarak çayı sadece Nebahat teyzemin özenle topladığı hazinesinden demlediğinde içebiliyordum. 'Adaçayım hocayla proje işini konuşup halledelim. Sonra bulduğumuz ilk fırsatta kaçarız ne dersin?'
'Off kızım ya adaçayım deme demedim mi ben sana kaç kere ya.'
'Çayı nadir içen ben için ne kadar özelsin düşün işte.'
'Hahah deli kız ya bu sefer kalbimi çaldın bak. Hem olur ben hocaya uğramıştım zaten ama ikimizi birlikte görmek istedi. Hadi bitirelim de gidip bir bakalım. Tatili de hallederiz sonra.'
Kahvelerimizi bitirip Hakan hocanın yanına çıkmak için yola koyulduk. Geldiğimizde kapıyı çalarak içeri girdik. Hakan hocayla selam vererek masanın önündeki koltuklara oturduk. Hakan hoca hiç lafı uzatmadan 'Hoş geldiniz. Proje için biraz önce Ada ile görüşmüştüm. Ama ikinize birlikte söylemek istediğim bazı durumlar oldu.'
'Tabi hocam dinliyoruz sizi. Umarım bir sorun çıkmamıştır.' Diyerek hocaya cevap verirken bir yandan da bir olumsuzluk çıkmaması için içimden dua ediyordum.
Hakan hoca bizi çokta bekletmeden 'Hayır kızlar aslında tam tersi çok olumlu ve güzel bir haberim var.' Dedi. 'Yurtdışında olan eski mezun bir öğrencim yüksek lisans yaptığı yurtdışındaki okulunun bir yarışmasından bahsetti. Bende düşündüm ki sizin projeniz bunun için çok uygun. Eğer kabul ederseniz sizi göndermek isterim. Uçak biletleri ve kalma ücretlerini karşılıyorlar. Ne dersiniz?'
Anında Ada ile göz göze geldik. Aslında bitirme projemizi bu şekilde taçlandırmak beni çok mutlu ederdi. Ada ile sessizce anlaştık ve hocaya dönüp 'Hocam bizi bu durum çok mutlu eder tabii ki ancak ailelerimiz ile bir görüşme yapmamız gerekiyor ve ne kadar bir süre kalmamız gerekecek?'
Hakan hoca 'Tabi ki aileleriniz ile görüşüp üç gün içinde bana bildirin mutlaka. Hayır derseniz başka projeler bakmam gerekecek ve 2 ya da 3 aylık gibi bir süre alacak. Birlikte orada projenizi daha da geliştirme imkânınız var bunu sakın unutmayın. Ben size her daim destek olacağım. Tabi ki Oradaki bu fırsatı bana bildiren öğrencim Kerem'de sizi yalnız bırakmayacak.' Dedi. Bunları söylerken gözlerimize öyle bir bakıyordu ki. Kabul etmezsek dünyanın sonu gibi. Tamam dünyanın sonu olmayabilir abartmış olabilirim ama bizim için baya iyi bir fırsattı.
Hocamıza teşekkür edip üç gün içinde cevap vereceğimizi söyleyerek oradan ayrıldık. Odadan çıktığımızda Ada ile durum kritiği için bana gitmeye karar verdik.
....
🪶 Bölüm sonu.Görmek istedikleriniz olursa bana satır arası yorumdan ya da buradan iletin lütfen. Bu yolda birlikteyiz. 🐣
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SONBAHAR SICAKLIĞI
قصص عامةAşkı arayan birisi olmamıştım şimdiye kadar. Âşık da olmamıştım hiç. Arkadaşlarım ve ailem bana hep huzur vermişti. Bu yüzden bir eksiklik olduğunun dahi farkına varmamıştım. Ta ki o güne kadar. Bir sonbahar günü kalbimin böyle atacağını hiç düşün...