-26-

57 3 0
                                    

Nasılsınız Babys? Ben iyiyim thank you. Herkese Good gün dilerim. Ben gidiyorum bye!

-----

Okula geldim, Bahar ile yaşanılan o olaydan sonra bir haftadan fazla bir süre okula gitmedim.

Melal'in yüzüne bakmak istemedim. Melal'in beni Bahar ile tanıştırıp belki aramızda bir şeyler olur diye Kerem ve benimle arkadaş olduğunu öğrendiğimde ne tepki vereceğimi şaşırdım. Melal bizimle 10. Sınıf da arkadaş oldu ve asla Bahar ile beni yakınlaştırmak için arkadaş olacağını düşünmemiştim.

Sanırım en büyük pişmanlığı da Melal yaşıyor çünkü Bahar'ın benim yüzümden bir kere daha acı çekmesine izin verdi.

Bense ne tepki vereceğimi bilmiyorum. Bahar'ı tanımadan önce nasıl bir hayat yaşadığımı hatırlamıyorum. Bahar'ı tanımamış olduğum bir hayatı yaşamış olmak da istemezdim. O yüzden tek keşkem ben Bahar'ı tanımış olsaydım ama Bahar beni tanımış olmasaydı. Çünkü ben her şekilde Bahar'ı üzerim.

Odun bir insandan da aksi beklenemez sanırım.

Okula girdiğimde kader bana oyun oynuyormuş gibi direkt Melal ile karşılaştım. Bir kere de bu kader benim yanımda olsa.

Hiç tanımıyormuş gibi davranıp yanından geçtim. Ben tam gidiyorken Melal kolumdan tutup beni durdurdu.

"Bakıyorum da çabucak geçmiş aşkın. Aynı Bahar sana ilk açıldığı zaman olduğu gibi hiçbir şeyi umursanmadığını belli eden o yüz ifadesi var yüzünde."

"Melal, beni rahat bırak."

"Çok umurunda değil biliyorum ama Bahar ilk zaman olduğu gibi aynı şeyleri yaşıyor. Maalesef dejavu da değil. Bizzat gerçek olarak yaşıyor. Yine ve yeniden senin yüzünden."

Daha fazla duymak istemediğim için gitmeye yeltendim ama bu sefer önüme geçerek beni durdurdu.

"Ne oldu? Umursamadığın kadar duymak da istemiyor musun? Dinlemek zorundasın. O kız hâlâ acı çekiyorsa sende en azından duymak zorundasın."

"Melal beni rahat bırak dedim."

"Dinleyeceksin dedim!"

Bu sefer bağırarak söylemişti. Koridorda Melal'in sesini duyan herkes bize baktı.

"İki gün, sadece iki gün hiçbir şey yemeden sadece ağladı. Bayıldığı için hastaneye götürdük ve serum taktılar. Eve gelince yine bir şey yemek istemedi ama biz zorlayınca yemek zorunda kaldı. Tabii kusması her şeyi mahvetti. Şimdi ise hasta oldu ve evde yatıyor. Bir haftadır hasta ve hâlâ iyileşemedi. Nasıl? Senin egonu iyi bir şekilde okşuyor mu?"

Sessiz bir şekilde "Melal yeter." dedim.

"Ne kadar konuşursam konuşayım içim soğumuyor. Bahar nasıl içini soğutacak bilmiyorum. Senin gibi birine aşık olduğu için ben bile pişmanım."

Melal'in bağırmalarına karşı bu sefer bende bağırmıştım.

"Yeter dedim yeter! Benim de canım acıyor tamam mı? Kalbim acıyor. Bahar'ı gerçekten sevdim ben. Hâlâ da seviyorum. Sadece sevmiyorum aşığım ve ben kendi ellerimle aşık olduğum kızı kendimden uzaklaştırdım. O da yetmedi kendimi en nefret ettiği insan yerine koydum. Nasıl? Egom iyi okşanmış mı?"

Melal ağlamaya başladı.

"Aşıkmış, sen kimseye aşık olmazsın. Olsan Bile Bahar'ın aşkı sana büyük gelir. Taşıyamazsın, altında ezilirsin."

"Eziliyorum zaten, dümdüz oldum görmüyor musun? Acıdan geberiyorum anla artık."

Melal gözlerinden akan yaşlar ile bana bakmaya devam etti.

Artık ne o konuşuyordu ne de ben. İkimiz de bir süre susmuştuk. Herkesin bize baktığını fark eden Melal son kez yüzüme bakıp gitti.

Kocaman okul koridorunda olan kalabalığın arasında yalnız kalmıştım. Aklımda ki tek şey ise Bahar'dı.

Bir süre daha öylece dikilmeye devam ettim. Zilin çalmasına rağmen hiçbir şey duymuyor ve hareket edemiyor gibiydim.

---

Öğle arası olmuştu ve ben hâlâ okulun bahçesinde ki bir bank da oturuyordum. Saatlerdir bu bankta bir santim öteye gitmedim. Daha doğrusu gidemedim.

Derin bir iç çekip kafamı yere eğdiğimde önümde bir kız ayakkabısı durdu. Kim olduğunu anlamak için kafamı kaldırdım.

"Sen başka bir kıza aşık mı oldun? Hem de ben seni severken."

Gelen Yiğit'i kardeşi Ayla, Asya, Arya, Ayda veya A ile başlayan herhangi bir kız ismi olan kızdı.

Tepkisiz bir şekilde bakmaya devam ettim.

"Ben sana bu kadar aşıkken sen nasıl başka bir kızı sevebildim? Hiç mi üzülmedin?"

Bakışlarımı hiç değiştirmeden aynı tepkisizlik ile bakmaya devam ettim.

"Bir şey söyle, bir tepki ver! Susma!"

Bağırmasına rağmen yine bir tek mimik bile oynatmamıştım.

"Aslı yeter artık. Bırak şu zibidiyi."

Yiğit de geldiğine göre artık sesi kesilirdi.

"Abi tepki bile vermiyor."

"Aslı bırak, boşver dedim."

"Aşığım diyorum anlamıyor musun?"

Ben aynı şekilde durmaya devam edince A... sinirlenmiş olacak ki beni sarsmaya başladı.

"Konuş artık, konuş!"

Yiğit'i Aslı'ya zorla yakamı bıraktırmasıyla sabit kalmaya devam etmiştim.

"Aslı gidelim artık yoksa elimden bir kaza çıkacak."

Kaza? Dövmek gibi mi?

Hemen ayağa kalktım ve Yiğit'e doğru ilerledim.

"Vursana bana."

"Ne? Sen iyice delirdin herhalde."

"Yok, gayet ciddiyim. Sağlam bi' benzetsene beni."

"Bi' git işine, bak elimden bi' kaza çıkacak."

"Bende onu diyorum işte. Çıksın, elinden bi' kaza çıksın."

"Psikopatsın oğlum sen. Ruh hastası."

Yiğit tam gidecekken Yiğit'in yüzünü kendime çevirerek yüzüne sağlam bi' geçirdim. Ben vurunca o da benim üzerime atlayarak bana vurmaya başladı.

Kerem'in ayırması ile Yiğit'i üzerimden almıştı. Sorun şu ki hâlâ her şeyden daha çok acıyordu. Yüzüm veya vücudum değil. Kalbim her şeyden daha fazla acıyordu.

Kerem'in Yiğit'i zor bela gönderdiğini görsem de sadece kahkaha atıyordum.

"Savaş, iyi misin abi?"

Ben kahkaha atmaya devam edince Kerem iyice yanıma sokuldu.

"Savaş kendine gel oğlum."

Birazcık beni sarstı ama ben hâlâ kahkaha atıyordum.

"Kendine gelsene lan!"

Bağırmasına rağmen ben kahkaha atmaya devam edince bana sağlam bir geçirdi.

Kerem'in attığı tokadın etkisi ile kahkaha atmayı bırakmıştım. Kerem'e baktığım da üzgün gözlerle bana bakıyordu.

"Acıyormuş be! Sen fark etmeden her şeyin olan kişi gidince çok acıyormuş."

Kerem kolunu kolumun altına koyarak bana destek olarak beni kaldırmaya çalıştı.

"Hadi gidelim abi. Durma daha fazla burada."

Kerem'in sözünü dinleyerek ayağa kalktım. Beni bir yere götürüyordu ama asla neresi olduğunu bilmiyordum. Bildiğim tek bir şey varsa o da artık hiçbir şeysizdim. Çünkü her şeyim gitmişti.

-----

BÖLÜM SONU

HER ŞEY SEN ~ TEXTİNG Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin