Üç hafta sonra
"Tae, sence ailen bu gün bizim de ülkemiz için bir şeyler yapacak mı?"
"Yapacaklar Jungkook.. yapmalılar.."
Tae korku ile oturmuş salonda ailesini bekliyordu, Jungkookta öyle. Fakat Jungkook'un ailesi sadece anlaşma yüzünden biraz kin dolmuştu.. herkes oturmuş Tae'nin ailesini beklerken kapı sesi ile Tae ayaklanmış ve kapıya doğru adımlamıştı. Ellerinde çanta vardı, Tae gülümseyerek Jungkook'a döndü.
"Geldiler Jungkook"
Hep beraber ayağa kalktıklarında Tae'nin babası elindeki para dolu çantayı evin hizmetçisine uzatıp Jungkook'un babasına gönderdi. Babası açıp baktı ve gayette çok para vardı, fakat kaşlarını çatarak Tae'nin babasına doğru adımladı.
"Şaka mı bu? Bu para bize mi ülkemize mi yetecek?"
"Orada hazinenin yarı katı kadar para var efendim.."
"Ne demek yarı katı? O hazineden daha fazla miktar çıktığına eminim ben."
"Hayır efendim yanlışınız var-"
"Parayı tam tamına getirmeden gelmeyin, bizi oyalıyorusnuz resmen. Çocuğunuz bavulunu toplayıp gelir."
Babası tek kelime daha etmeden giderken Jungkook arkasından baktı.
"Ne? Saçmalık bu?"
Tae yine gözleri dolu şekilde ilk Jungkook'a sonra da ailesine dönmüştü, evin hizmetlisi Tae'nin ailesine kapıyı gösteriyordu zorla da olsa. Herkesin ağzından bir laf çıkarken Tae koşarak odaya çıktı, bavulunu alıp sinirle ve üzgünce kıyafetlerini bavula doğru attı dolaptan alarak. Jungkook birden içeri girip Tae'nin kolunu tuttu.
"Ne yapıyorsun?.."
"Aile'nin dediğini, istenmediğim yerde nasıl durayım Jungkook? Kovdular beni resmen."
Kolunu zar zor Jungkooktan kurtarım bavulun başına geçmiş ve kıyafetlerini içine tıkıştırmıştı acele ile..
"Bebeğim, gitme.."
Tae ağlayarak Jungkook'a bakıp bavulunu almış ve gözlerini silerek odadan çıkmıştı.
"Tae bekle!"
Jungkookta peşinden gidip durdurmaya çalışsa da Tae hızlı adımlarla evden çıkmak için ilerliyordu. Birden Jungkook'un annesi kenardan Jungkook'a doğru ciddi bir şekilde baktı.
"Eğer peşinden gidersen, bizi unut ve bir daha gelme."
Jungkook duyduğu cümle ile sinirle annesine bakmıştı, annesine doğru ilerleyip kaşlarını çattı.
"Neden onu gönderdiniz, orda bir çanta dolusu para vardı. Neden kovdunuz onu?"
Annesi dik duruşuyla beraber tek kaşını yukarı doğru havalandırdı.
"Ona aşık mı oldun Jungkook? Taehyung'a? Bu gerçek değil. Nerak etme, yakında sana uygun bir kız bulacağız."
"Ne kızı anne neyden bahsediyorsun? Ben Tae'yi istiyorum, onu geri getireceğim."
Jungkook kapıya ilerlerken annesi sesini yükseltti.
"Dediğim gibi, evden dışarı adımını atarsan bizi unut."
Jungkook olduğu yerde bir süre kalıp sinirden yumruklarını sıktı, daha fazla duramayıp yanda duran vazoyu alıp yere fırlattı ve sinirle hızlı adımlarla odasına çıktı. Yatağa oturup ellerini saçları arasına yerleştirip ne yapması gerektiğini düşünüyordu.
Tae ailesi ile beraber arabaya binmiş ve eve gidiyorlardı, Tae cam kenarına geçmiş iç çekerek sessiz sessiz ağlarken annesi elini onun başına yerleştirmiş teselli etmeye çalışıyordu. Birden babası mırıldandı
"Bilerek yaptılar.."
Annesi kızaran gözleri ile anlamsızca eşine döndü.
"Ne?"
Bu sefer eşi sesini yükselterek konuştu
"Bilerek yaptılar."
"Neyi bilerek yaptılar Jae neyden bahsediyorsun?"
"Orada yeteri kadar para vardı He-ran bunu ikimizde biliyoruz."
Kraliçe bunu biliyordu ama anlık olarka olayı kavrayamamıştı, bir an olanı sakince düşününce anlamış ve şaşkınlıkla eşine dönmüştü tamamen
"Parayı aldılar ve çocukları o yüzden ayırdılar?.."
Tae olanları duyuyordu ve araya girmişti birden
"Bizimle oynadılar mı? Kandırdılar mı bizi?"
Annesi Tae'ye dönüp yine üzgünce ona bakıp saçlarını okşamış ve başını iki yana sallamıştı olumsuz anlamda..
"Lütfen artık üzülme bebeğim."
"Jungkook beni sevmedi mi yani?"
Annesi her şeyin oyun olduğunu bildiği için sessiz kalıp gözlerini kaçırdı.
"Hayır! O beni seviyordu, siz yalan söylüyorsunuz. Yeteri kadar para vermediniz!"
Babası sesini yükseltip Tae'ye döndü
"Öyleyse neden Jungkook peşinden gelip tek kelime etmedi? Ya da neden ailene karşı çıkmadı?"
"Hayır baba, peşimden geldi ve bana gitme dedi."
"Hani nerde sevgili kocan? Görmüyorum ben onu?"
Annesi eşine dönüp sinirli şekilde baktı ve mırıldandı.
"Yeter Jae.."
Kral sessiz kalıp yola döndüğünde Tae başını yere eğerek sessizce ağalamaya devam etti.
Eve geldiklerinde Tae hemen koşarak odasına çıkmıştı ve kendini yatağa atıp ağlamaya devam ediyordu, annesi ne zaman kontrol amaçlı kapının önünden geçse ya onun iç çekişini, ya da ağlama sesini duyuyordu. Babası da aynı şekilde..
Tae'nin aklına telefon gelince hemen telefonunu çıkartıp baktı ama ne bir arama ne de bir mesaj vardı Jungkooktan, bu onu daha çok üzmüştü. Annesi onu akşam yemeği için çağırsa bile yemek istemediğini söyleyip geçiştirmiş ve kapıyı açmamıştı. Odasına geçtiğinden beri dışarı tek bir adım atmamıştı.
Dayanamayıp Jungkook'a mesaj attı;
Neden bunca zaman beni kandırdın
Çok iyi rol yapıyorsun
Keşke bu kadar ciddi olmasaydın Jungkook..
Ağlayarak zor da olsa bir kaç şey yazıp telefonu yatağın öbür ucuna attı, fakat mesajları karşı tarafa bile ulaşmamıştı.. ara ara gözlerini sıkıcı kapatıp ağlamayı kesiyor, olanları hatırladıkça tekrar ağlamaya başlıyordu. Saat yatma vaktine gelince Tae ağlayarakta olsa uykuya dalmıştı istemeden, annesi son olarak kontrole gelince ses çıkartmadığından uyuduğunu anlayıp biraz olsun rahatlayarak odasına geçmiş ve eşine Tae'nin durumundan bahsetmişti. Kral pek umursamıyor gibi görünsede umursuyordu, çok umursuyordu.. özellikle zamanında yaptığı hata yüzünden oğlunun bu durumda olmasını, bir erkek yüzünden bu durumda olmasını.. rüya gibi gelse de gerçek olandı bunlar ama elinden bir şey gelmiyordu artık.
IMDAT BENDE AGLICAM
ACELE ILE YAZDIM BIRAZ SACMA OLMUS OLABILIR GERCEKTEN ÖZÜR DİLERİM AMA SİZ SEVİN BEĞENIN HATTA YORUM ATIN VOTE DE ATIN!!
BENDE SİZİ SEVİYOR VE ÖPÜYORUM, GÖRÜŞMEK ÜZEREEE ♥︎
(812 kelime)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
𝗙𝗼𝗿 𝗠𝗲 //𝗧𝗮𝗲𝗸𝗼𝗼𝗸 [Tamamlandı]
Fiction générale~~~~~ ‼‼SMUT VAR‼‼ (bdsm) ~~~~~ "bebeğinizi ilerde, bizim küçük oğlumuzla evlendireceksiniz" Seme; Kook Uke fem; Tae