Hepinize yeniden merhabalar aşkparelerim.Yeniden yeni bir bölümde birlikteyiz.Öncelikle şunu demek istiyorum ki bu benim ilk kitabım bu yüzden olucak yazım ve noktalama hataları affola.
Bu kitap belki de sizlere baş bölümlerde cringe gelse de ilerlediğiniz de bu düşüncenizin yanılgısını anlayacaksınız.En önemlisi ise bu satırlara günümüzde maalesef ki var olan şeyleri yazıyorum.Taciz , tecavüz , zorbalık bunlar var olan ve bir şey yapmadıkça da artmaya devam edecek olaylar.Ben ise bu kurgumla ne yaşarsak yaşayalım hayatın akıp gitmekte olduğunu ve hayatımıza kaldığımız yerden devam etmek zorunda olduğumuzu kafamdaki senaryolar ile sizlere sunacağım.Umarım beğenirsiniz.İyi okumalar.
.....................
3.BÖLÜM- ACILARIN SERZENİŞİ
...
BÖLÜM ŞARKILARI;
#Ayça Özefe - Yıkılmam Asla
#Sezen Aksu - Yalnızlık Senfonisi
#Ahmet Kaya- Ağlama Annem
Dayan güzel kızım ,
Gelecek istediğin güzel günlerin.
İçindeki küçük kızın ,
Vuzuhtaki güzel gülüşlerin.Koca bir Dünya da yaşıyorduk yalanlar üzerine kurulu bir kara parçasında ayak izlerimiz vardı.Ne zalimliklere şahit olmuştu belkide yoldan geçen herhangi bir kişi , bizde herhangi bir kişiydik başka bir kişiye , bastığımız bu toprakta hepimizin elbet bir acısı vardı ,gönlünde dermanı olmayan yarası , kabuk tutmamış acısı...
Her çocuk şanslı doğmazdı.Gelecekte yaşayacaklarını bilse belki doğmak bile istemezdi. Kimisi sıcacık evinde güzel süslenmiş odasında rahatlıkla yatarken aynı zaman diliminde başka biri sokakta hayatta kalabilmek için çöp konteynerinin içinde yatmak zorunda kalırdı ya da babası varken babasızlıkla mücadele ederdi veya sırf kadın olduğu için tecavüze uğrar ve üstünde mini etek vardı tahrik etmeseydi diye bahanelerle kendini haklı çıkarmaya çalışırdı ve başarırdı da...
Hayat öyle bir şeydi ki doğarken neden ağladığını yaşarken hissettirirdi.
ALACA'DAN
Gözlerimi yavaşça araladığımda karşılaştığım beyaz bir tavandı.Ne kadar kolaydı başka biri adına karar vermek onun dediklerini yapmak zorunda olmak kısacası boyun eğmek.
Yavaşça yerimden doğruldum ve sırtımı yatağın başlığına dayadım yan odadan sesler geliyordu ve daha çok amcamın bana vurduğunda çıkardığım yakınmalar gibi birşeydi. Belki başıma daha da bela almayacağımı bilsem gider bakardım ama korkuyordum. Buradan gitmem gerekiyordu ama onu bile beceremezdim ki. Zaten kendime biraz inancım olsaydı dayımın her türlü tehtidine boyun eğmez defolur o evden giderdim.Düşünmeye devam ederken kapı tıklatıldı ve ben daha " gir" demeden içeriye biri girdi.Kapıyı yavaşça kapatıp bana doğru gelen orta boylu giydiği siyah göğüs dekolteli elbisesinden ince belini ve beyaz tenini ortaya çıkaran altına giydiği spor ayakkabı ile garip ama uyum içinde olan yüzünde en belirgin özelliği sıfır makyaja ve dalgalandırdığı kestane saçlara sahip bir kadın yavaş adımlarla yatağın uç kısmına oturdu. Hatırladım. Bu aşağıda beni yukarı götürmek isteyen kızdı Kader'di.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ZERZENİŞ
Teen FictionGeleceğin umutları , zehir olmuştu bugünlerine ... Vaad edilen hayaller ,hayatlarda yer edinmişti acıya. "Hiç anlaşamadık şu Dünya ile ben senin sırtına yük sen benim yüreğime dert oldun." Bugün iki yüz on ikinci gün ve ben yine yazıyorum , senin y...