shades of cool.

bölüm 3 | atlas.

- ATLAS.

adoni, gözlerini açıp yabancı bir tavanla karşılaştığında önce nerede olduğunu anlayamadı. dünden kalan hatıraların zihnini doldurmasıyla ise olanları çabucak kavradı.

doğru ya, en son evden atılmıştı.

yastığının altına koyduğu telefonunu eline alarak gelen bir bildirim olup olmadığına baktı. hiç kimsenin onu arayıp sormaması şaşırtıcı değildi. sonuçta onu evden atmışlardı, geri çağıracak halleri yoktu.

tıklanan kapıyla dikkati o tarafa yönelirken berkcan yavaşça içeri adımladı. "adoni abi uyandın mı?" berkcan adoni'nin varlığına oldukça çabuk adapte olmuş gibi görünüyordu.

adoni, yataktan kalkarak oturur pozisyona geldi. "evet evet, uyanığım."

"kahvaltı hazır, vecihi amcalar seni bekliyor."

genç oğlan ayağa kalkarak berkcan'ın yanına gitti. "tamam ama bunlarla kahvaltıya inemem." diyerek üstündeki kıyafetleri işaret etti.

berkcan kafasını onaylar biçimde sallayarak odasından ona bir gömlek ile siyah kot pantolon getirip geldi.

adoni ona teşekkür ettikten sonra hazırlanıp aşağıya indi.

merdivenden inip görüş açısına kahvaltı masasının girmesiyle sandalyede oturan birkaç yabancı yüzü görmesi bir oldu. onu fark eden vecihi, adoni'ye seslendiğinde tüm gözler ona çevrilmişti.

yavaşça masada berkcan'ın yanındaki sandalyeye oturdu.

"günaydın, adoni. umarım rahat etmişsindir."

adoni konuşan vecihi'ye dönerek "evet, bir sıkıntı yoktu. her şey için teşekkürler." dedi.

siyah saçlı oğlanın karşısındaki sandalyede oturan simsiyah saçları ve sinirli bakışları ile dikkat çeken oğlan "hoş geldin adoni. geldiğinin haberini bu sabah aldık. eğer endişeli isen buna hiç gerek yok. ben de vecihi abi ile evden kaçtığımda tanışmıştım, kendisi gayet iyi biri."

adoni, vecihi'nin çocuk kaçıran biri olmasına ihtimal vermeye başlarken vecihi de sahte bir öksürükle konuşan çocuğu susturmuştu.

berkcan adoniye yaklaşarak sessizce "bu konuşan kişinin ismi emir efe. sanırsam 6. bölükte olması lazım. oldukça sinirli olmasıyla biliniyor."

adoni'nin dün gece berkcan'dan öğrendiği bir bilgi de çetede toplam 9 bölük bulunduğu ve bölüğün rakamı arttıkça üyelerinin seçkinliğinin de arttığıydı. emir efe denen çocuk 6. bölükte olduğuna göre güçlü biri olmalıydı.

adoni ismini yeni öğrendiği efe'ye hitaben konuştu. "evet, kafam biraz karışık ama sağ olsun berkcan yardımcı oluyor." masadakilerle konuşma isteği yoktu. belki topu berkcan'a atarsa ona herhangi bir soru sormayacaklarını düşünmüştü.

kahvaltı masasındaki küçük çaplı uğultu karargahın açılan kapısıyla kesildi. adoni umursamazca gelenin kim olduğuna bakarken içeri giren atlas'ı görmesiyle elindeki çatalı tabağa bıraktı.

atlas hızlı adımları ve endişeli ifadesiyle adoni'ye doğru ilerledi. "adoni, iyi misin?"

berkcan, adoni'nin iyi olup olmadığını kontrol eden abisine bakarken "siz tanışıyor musun?" diye bağırmaktan kendini alamadı.

masadaki çoğu üye berkcan gibi şaşkın olmasına rağmen kimsenin sesi çıkmıyordu. herkes 8. bölük başkanının adoni ile olan ilgisini merak etmişti.

adoni'nin hayatını dün gece araştırmış olan vecihi, gülümseyerek atlas'a baktı. adoni'yi gördüğü ilk anda onun gözlerindeki soğukluğun arkasındaki yanan ateşten etkilenmişti. onda bir potansiyel olduğunu biliyordu.