-
"Soğuk baklava mı alayım kazandibi mi, çabuk karar ver."
Diyor genç kadın arabasından inerken. Hattın öbür ucundaki kardeşinden bıkkınlık dolu bir oflama yükseliyor ki bu kadının kulağına berbat bir hışırtı olarak geliyor. Yüzü buruşuyor, kardeşine çıkışıyor:
"Oflama Sinan oflama!""Zaten ikisini de sevmiyorum, bana niye seçtiriyorsun?"
Homurdanıyor genç çocuk. Ablasının kararsız kaldığı her konuda arayıp ona fikrini sorması bıktırıyordu artık."Sinan seçer misin artık?"
Kadın arabasının kapısını kilitliyor ve omzundaki çantasını düzeltip yürümeye başlıyor."Soğuk baklava al, yaz günü iyi gider."
Çocuk önündeki test kitabının sayfasını çeviriyor. İlk soruda gözlerini gezdirmeye başlıyor hattın öbür ucundaki ablasını umursamadan."Hafta sonu geliyor musun bana? Tadilat işlerini ona göre ayarlayacağım."
Genç kadın sokağın başındaki pastaneyi gözüne kestirmiş yürürken iki haftadır görmediği kardeşini görme şerefine ne zaman nail olacağını öğrenmeye çalışıyor."Abdü izne çıkalım diyordu, ne dersin geliyim mi sana?"
Sinan'ın yüzüne yaramaz bir gülümseme yayılıyor."Gel tabi çocuğum, yaz gününde tıkılıp kaldınız o okula. Abdü de olmasa çürüyüp kalacaksın sen yerinde."
Genç kadın kardeşini biraz azarlıyor."İyi tamam tamam. Ne tadilatı yaptırıyorsun?"
Diyor çocuk ablasıyla konuşurken çözdüğü sorunun şıkkını işaretlerken."Mutfak dolapları yenilenecek, duvarlar boyanacak."
Genç kadın sıkıntılı bir nefes bırakıyor. Söylerken bile iş gözünde büyüyor."Kararlısın yani satacaksın evi."
Çocuğun sesi pek memnun değil. Evlerini seviyordu ve gayet memnundu."Sen beni terk edip yaban ellere gittiğinden beri çok büyük geliyor bana. Bu saatten sonra senin eve döneceğin de yok. Üniversite falan fişman derken sonra abla ben evleniyorum diye çıkıp geleceksin. Tek başıma ne yapayım kocaman evi."
Sinan gülüyor,
"Yaban ellere mi? Kardeşin kendini ilim irfan yoluna adadığı için sevinmen lazım. Ayrıca evlenmeyeceğim ben. Ömrümün sonuna kadar senin dizinin dibinden ayrılmayacağım. Bu durumda sen de evlenemezsin tabii.""Valla ben bal gibi evlenirim Sinan efendi. Bana o kadar güvenme."
"Sana göz koyan lavuk kolaysa önce beni aşsın. Bak ben izin vermeden evlenirsen vallahi sütümü helal etmem abla! Az süt almadım sana marketten!"
"Zevzek herif, boş boş konuşuyorsun..."
"Neyse, tadilat olurken sen nerde kalacaksın?"
Diyerek konuyu değiştiriyor aniden Sinan.Kadın kardeşinin sorusunu cevaplamak için dudaklarını aralıyor ama arkasından gelen korna sesiyle refleksle dönüp sesin geldiği yöne bakıyor. Durmadan kornaya basan otobüsün şoförü önündeki siyah camları filmli arabaya ilerlemesi için bağırıyor.
Genç kadın, bu siyah arabayı daha önce gördüğüne emin. Gözleri arabanın şoför koltuğuna gidiyor, içini göremese bile o an yüreği sıkıntıyla doluyor. Yutkunuyor. Son birkaç gündür hissettiği izleniliyormuş hissi hatsafhaya çıkıyor.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Arif
HumorSevgili dostlarım, sizlere dünyanın en efsanevi aşk hikayesini vadetmiyorum. Tüm kurgusal dünyaların içindeki en efsanevi karakter olduğumu da iddia etmiyorum. Bendeniz bir garip Arif. Süper havalı bir işim yok. Acayip bir zekam yok. Bir bakışımla s...