19

18 5 0
                                    

Uyan.
Kanatlıların ikiz prensesi,
Geri dönüyor!
Gölgelerin tek umudu,
Katelyn Lilith Achervergen
Uyanıyor!

Hiç kalbinizin verdiğiniz sonuca itiraz ettiği oldu mu? Mantıklı olarak evet bunu yapmanız gerekiyor ama kalbiniz bu durumda yaşanacaklara nasıl dayanacağını bilmiyor. Bu yüzden itiraz edip dırdır ediyor. Tam olarak öyle bir andaydım. Sürekli ağrı yapıp kendini belli eden kalbim verdiğim kararın kesinlikle arkasında değil önündeydi. Drew ‘le konuşmayı planlıyordum. Genetiğimde ne olduğunu bilmediğim şeyi ona söylemeyi düşünüyordum. Böylece başkasından öğrenmesinin önüne geçebilirdim. Özelliklede o gökyüzünden inen adamın. Bizi oyuna katmamışsınız diyerek mızıkçılık eden çocuklara benziyorlardı. Resmen oyunu bozmaya gelmişlerdi. Sıkıntıyla kafamı gökyüzüne kaldırdım. Birisi de bana yardım etmeye gelse öleceklerdi sanki.

Kafamda dönüp duran sorulardan birisi de Drew genetiğimdeki dehşeti duyunca ne tepki vereceğiydi? Benim tam olarak beklediği Lilith olmadığımı öğrendiğinde ne yapacaktı? Ona kaybetmekten korkan bilincimdeki Lilith miydi yoksa ben miydim bundan emin değildim. Bedenimde ortaya çıkan ve asillere ait olan özelliklerin neden dehşetin ruhu dedikleri o şeyde bulunduğunu bilmiyordum. O nasıl bir şeydi? Ne yaşamıştı? Kafamı iki yana salladım. Şimdi düşünmem gereken şey tam olarak genetiğimdeki dehşeti ve bilincimdeki Lilith ‘i nasıl zapt edecektim? Resmen denek muamelesi görmüştüm ve büyücü bunu benim istediğimi söylemişti. Bana geleceğin gösterildiğini ve benim bunu seçtiğimi söylemişti.

Lilith gelecekte ne görmüştü? Ne görmüştü de bu kadar şeyi yapmaya razı olmuştu? Çantamın sapını sıkıca tuttum ve derin bir nefes aldım. Eğer o bunu yapmaktan başka çare olmadığını düşünmüşse benim onun isteğini yerine getirmekten başka çarem yoktu. Onu yani kendimi yarı yolda bırakamazdım. Adımlarımı daha kararlı ve daha sert atmaya başladım. Hiç kimseye yenilmeyecek ve yüzyıllar önce kurulan oyunu tamamlayacaktım. Her şeyi hatırladığımda bütün bunları neden yaptığımı anlayacaktım.

“Tam olarak ne düşünüyorsun?” diye bir ses geldi yan taraftan ve bir anda buz kestim.

Bütün bedenim gerilirken gözlerim çitlere dayanmış Drew ‘e kaydı. Kollarını göğsünde birleştirmişti ve yaslandığı yerde benim aksime gayet rahat görünüyordu.

“Diğerlerinin yapamadığını yapmaya mı çalışıyorsun?” diyerek kızdım. Elim buz kesip sonra hızlanan kalbime gitti.

“Bu kadar korkacağını düşünmemiştim.” diyerek çitten ayrıldı. Yanıma gelip kolunu omzuma attı. “Ne düşünüyordun? Bu kadar dalgın olduğuna göre önemli bir şey olmalı.”

Evet önemliydi. Fakat nasıl söyleyeceğimi bilmiyordum. “Evet ama…”

“Katelyn.” diye çağıran kişi sözümü keserken Drew ikimizi birden arkaya çevirdi.

Emanuel evden çıkmış bahçe kapısına doğru geliyordu. Beni mi görmek istiyordu? Neden?

“Ne istiyor?” diye sorduğumda Drew sadece omuzlarını hareket ettirdi. Bilmiyordu.

“Böldüğüm için kusura bakmayın ama seninle iki dakika konuşabilir miyim?” dedi çitlere yaklaşan Emanuel. “Çok fazla vaktini almayacağım.”

“Olur.” dedim ve Drew ‘e baktım.

“Benim de çocuklarla buluşmam gerekiyordu zaten.” diyerek kolunu omzumdan çekti. Ben aniden yanağıma konan öpücükle afallarken Emanuel gülümsüyordu.

“Hey.” derken Drew çoktan ortadan kaybolmuştu. Pekâlâ!

Tüm dikkatimi Emanuel ‘e verirken yanağımdaki öpücüğün etkisini düşünmemeye çalıştım. Emanuel ‘in yüzü gülüyordu ama sanki bu gülüş neşesini kaybetmişti. Gözleri derin bakıyor ve sanki veda ediyordu.

Gölge Kanatlar Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin