Gece'den
Şebnem'in yanından geleli bir kaç saati geçmişti. Ben döne döne sevgilimi arıyordum. Ortalıkta yoktu, bir yerde bayılma ihtimali bu aralar çok yüksekti. Geçen gün Gizem'in odasını bastım basalı daha stresliydi. Derin'e dememiştim ama geceleri bir şey olacak diye uyumuyordu. Benim yüzümden kötülüyordu. Elimi dokunduğum herkese zarar veriyordum.
Yürüdüğüm koridorda öylece duraksadım. Ellerime bakmaya devam ettim. Gerçekten öyleydi... Kimi sevsem ona bir şey oluyordu ve ben bunu engelleyemiyordum. Bu lanet yerde nasıl engelleyeceksem. Tunç denilen şerefsizi gerçekten gebertseydim keşke.
"Orospu çocuğu hayatımın içine sıçtın."
"Aşkım kime sövüyorsun öyle, kim sinirlendir seni."
Çağla'nın sesini kulağımın dibinde duymamla hemen arkama döndüm. Dudaklarına kısa bir öpücük bırakıp sarıldım.
"İyisin."
"İyiyim bebeğim, kötü mü olmam gerekiyordu."
"Seni bayadır arıyorum bulamayınca korktum."
"Korkmana gerek yok güzelim. Seninle evlenmeden ölmeye niyetim yok."
"Ölüm felan deme sakın."
"Tamam kızma niye bu kadar asabisin. Şebnem'in yanından mutlu gelmen lazımdı."
"Mutluyum sadece seni bulamayınca sinirlendim. Hadi koğuşa gidelim doktor mevzunu hallettim sayılır."
Çağla geri çekilip isteksiz bir şekilde yüzüme baktı.
"Hiç öyle bakma Çağla... Hastalığın ilerliyor ve bizim buna çözüm bulmamız lazım. Şimdi düş önüme."
Ellerini kavrayıp koğuşumuza doğru ilerlemeye başladık. Hücremize geldiğimiz de kapıyı kapatıp, Çağla'yı duvara yasladım. Bunu yapmaya bayılıyordum. Dudaklarım çenesinde gezerken, Çağla gözlerini kapattı.
"Şebnem nasıldı?"
"Çok iyiydi, goygoy yapacak kadar iyiydi hemde. Tabi ablam olduğundan ben pek rahat değildim."
Ablamın ismini duyması bile korkuyla yutkunmasına sebep oldu.
"Çağla, ablam sana bir şey yapamaz."
"Ablan bana fiziksel bir zarar verecek biri değil biliyorum. Psikolojik olarak içimden geçmeye hazır ama..."
Fiziksel bir zarar da verebilir bunu gayet iyi biliyor ama bana demiyor. Kalıbını basarım.
"O konu da bir şey yapamam hem yana gelmeniz bu aralar imkansız o yüzden korkma tamam mı? Şimdi gel gelelim doktor konusuna... Annem ile konuştuk bir kaç güne en iyi doktorun ismini buraya diyecek ona göre tetkiklere gideceksin. Sakın itiraz etme. O süreçte annem sana yardımcı olacak."
"Olmaz Gecem. Senin canını çok yaktım. Bazen senin yüzüne bakarken utanıyorum, annenle hiç karşı karşıya gelemem."
"Çağla hayatım, seni affetmek benim seçimimdi ve buna kimse karışamaz. Annem babam veya ablam vesaire... Benim aldığım kararlara saygı duymak zorundalar. Duymak istemeseler eğer ve seslerini çıkartırsalar karşılığını alırlar. O yüzden gerilme... Seni ne kadar çok sevdiğimi biliyorsun, tamam kötü şeyler yaşadık ama geçmişte kaldı ve ben senin pişman olduğunu bana her baktığında fark ediyorum."
Yeşil gözleri dolmaya başladı, hemen kafasını boynuma gömdüm.
"Seni hak edecek ne sevap işledim acaba."
"Bilmiyorum Çağla hanım... Seni seveyim mi?" derken dudaklarına doğru nefesimi üfledim.
"Sevse-..." diyene kadar dudaklarına mühürlendim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Heyhat (GirlxGirl)
General FictionGece Karadağ Buradaydı... Burada yaşadı... Burada çok şey yaşadı... Burada sevdi... Burada sevdiğini kaybetti... Burada öldü... Buradan gitti... .... "Sana bakınca, zaman ve mekan kavramı mı yitiriyorum Çağla.." Çağla, yorgun da olsa sevdiği kadını...