Heyhat (GirlxGirl)

Geçmiş-24.Bölüm

Söylediklerimden sonra Gizem'in gözlerinde gördüğüm hırs ile yutkundum. Elindeki bıçağı, Gece'nin tam kalbinin üstünde tutmaya devam ediyordu. Daha ters bir hareketimle, daha kötü şeyler olabilirdi.

"Bir tek şey soracağım Çağla. Beni niye sevemedin?"

......

Olaydan 1 Saat Önce
Çağla'dan

Gece'nin beni odasından kovmasının üstünden 2 gün geçmişti, bu süre zarfında hiç bir şekilde yüzüme bakmamıştı ki haklıydı. Deniz ablanın sinirini ondan çıkarmıştım.

Revire geleli bir saati geçmişti, kolumda ki serumu çıkartmaları için hemşireye seslendim. Serum çıkartılır çıkartılmaz hemen ayağa kalkıp yemekhaneye doğru ilermeye başladım. Gece'yi gördüğüm an konuşmam lazımdı bu kadar ayrılık yeterdi. Düzgünce özür dilemem gerekiyordu.

Bu kaçıncı hatan Çağla... Sen bu kızı haketmiyorsun.

Aklımdan geçen bu düşünce kaç gündür beni yiyip bitiriyordu.Ben Gece'yi hak etmiyordum. Doğruydu.
Deniz Karadağ haklıydı.

Oflayarak alnımı sıvazladım. Başımın ağrısı beni aşırı derece de zorluyordu. Doktor stresten uzak dur dedikçe, ben stresin ortasında kendimi buluyor yada kendim yaratıyordum. Bunları düşünürken yemekhane doğru ilermeye başladım. Yemekhaneden baya sesler yükseliyordu. Kim kavga ediyordu acaba...

Koluma birinin dokunması ile sağa doğru döndüm.

"Çağla senin ne işin var burada?"

Anlamadığım için kaşlarımı çattım.
"Biraz önce kızın biri, Gece'ye senin ortak banyoda fenalaştığını söyledi."

Söylediği cümle kafamdan aşağı kaynar sular döküldü. Yemekhanede ki sesler artarken yutkundum.

Tuzak.

Gizem. Seni öldüreceğim.

Küfür ederek ortak banyolara doğru koşmaya başladım, koridorda bir tane gardiyan yoktu.
"Hadi be Derin, çık karşıma." diye bağırdım. Ama mahkumlar hariç kimse sesimi duymadı. Derya'yı karşımda görünce "Gardiyanlardan birini bul ortak banyoya gel. Gece'yi tuzağa düşürmüşler çabuk ol." diye bağırdım.

Ortak banyoya geldiğim de tüm gücümle kapıyı açtım. Gizem, kapıdan çıkan ses bakınca göz göze geldik, gözüm bir iki saniye sonra elinde ki bıçaktan damlayan kana baktım.

İleri doğru "Seni öldüreceğim."diyerek atıldım. İki kişi kolumdan tuttu.

"Bırak."

"Sıkı tutun."

Gözlerim Gece'ye kaydı, ne olur ölmemiş olsun. Gizem benim bakışlarımı takip edip, Gece'ye baktı.

"GECE. Ne yaptın lan, bırakın beni."

"Sevgilinin biraz değişime ihtiyacı vardı onu hallettim."

Gece'yi omuzundan tutup kaldırdı ve bana doğru döndürdü. Etrafı karanlık bir sis basarken gördüğüm tek şey kanlar içinde ki yüzüydü. Mavi gözleri korku ve acı doluydu. Yanağında ki yeni yapılan yaraya baktım.

Hafızamı kaybetsem bile kanlar içindeki yüzünü, korkuyla bakan mavi gözlerini ölsem unutmazdım.

Gece'nin odağı beni bulunca "Çağla..." diye mırıldandı.

"Hayatım. Seni öldüreceğim duydun mu beni Gizem."

Gizem benim dediklerimi karşı gülüp kolunun birini Gece'nin boğazına sardı diğer elini aşağıda bıraktı.