"Seni seviyorum."
"Bende seni..."
Birbirine fazlasıyla aşık el ele tutuşan iki beden... ve ıslak, yağmurlu bir yol. Daha huzur verici ne olabilir ki böylesine. Çok hoş, fazla güzel, eşsiz bir görüntü...
Üzelerindeki büyük şemsiyeye çarpan yağmur damlalarının çıkardığı belli bir ritimdeki o sesler. İlk baharın ılık yağmuru ile birlikte yükselen o toprak kokusu ve Hwang Hyunjin, Lee Felix çifti.
Ağaç dallarının belli bir yerlerinden çıkan çiçek tomurcukları yemyeşil ağaçlara ayrı bir görüntü katıyordu.
En önemlisi, ikisi de çok huzurluydu...
Şu an için.
"Susadım."
Felix, Hyunjin ile beraber yürüdüğü yolda durup konuştuğunda, Hyunjin gülümseyerek ona döndü.
"Yağmur yağıyor bebeğim. Çok istersen yağmurun altında öpüşebiliriz. Yeterince su var."
Hyunjin alayla konuşurken Felix gülümseyerek derin bir nefes verdi ve Hyunjin'in omzuna vurdu mızmızlanarak.
"Hyunjin susadım diyorum. Evden çıkarken öptün hem."
"Seni tek bir kere değil. Her saat, her dakika, her saniye öpebilirim Felix. Çünkü çok aşığım sana."
İkisi gülüşürden, yağmur damlarının hızlanmasıyla etrafa bakındılar. Yağmur damlalarının hızla yere çarpıp buhar etkisi yaratmasıyla etrafta küçük bir sis oluşmuştu.
Hyunjin elini tuttuğu sevgilisini bir kolunun arasına aldı ve başıyla ileride duran üstü kapalı küçük sokak bankını gösterdi.
"Hadi, dinlenme zamanı."
Felix ona gülümseyerek bakan Hyunjin'e karşılık başını salladı, kolunun arasında Hyunjin'e daha çok sokulurken.
İki kişilik, tepesinde küçük bir çatı olan banka ulaştıklarında Felix hemen banka oturdu. Hyunjin'de ardından elindeki şemsiyeyi kapatarak yanına oturdu.
Huzurlu bir ilkbahar yağmurunun altındalardı. Ne üşüme vardı, ne de bir rüzgar. Ne sıkıntı vardı, ne de bir dert. Yaşıyorlardı bu hayatı. Tam da istedikleri gibi... el ele, yan yana.
"Değiştirdin beni."
Hyunjin bir kolu Felix'in omzumdayken, diğer yandan yağan yağmuru izliyordu huzurla. Felix bir elini onun göğsüne koydu ve yüzüne baktı,
"Ne yaptım ki?"
Hyunjin Felix'in sorusuyla ona bakan güzel yüze çevirdi başını gülümseyerek, yaklaştı ve Felix'in minik burnunu öptü.
"Ah sevgilim... ne yapmadın ki?"
Hyunjin haklıydı. Ne yapmamıştı ki?
"Seni ilk gördüğümde benim için bu kadar değerli olacağın aklımın ucundan bile geçmezdi Felix. Kyung'a borçlusun aslında, seni o menajerim yapmak istedi. Tabii ben ilk olarak seni istememiş olsam da... aşık oldum sevgilim. Beni kendine aşık etti-"
Hyunjin şiirsel cümlelerini dile getiriken, cümlesini bölen bir çift dolgun dudak ile afalladı.
Felix Hyunjin'in boynuna sarılıp ona sevgisini en güzel şekilde gösterirken, uzun saçlı beden buna karşı koymadı. Günlerce hatta yıllarca bu eşsiz dudakları sıkılmadan öpebilirdi.
Yağmur kokusu eşliğinde dudakları isteklerini belli ederken yanlarında duydukları ses ile irkildiler.
Kyung elindeki şemsiyesi ve yere uzanan açık mavi montu ile onları gülerek izlerken, Felix basılmanın vermiş olduğu etkiyle utanarak Hyunjin'den geri çekildi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Loyal / HYUNLİX
FanfictionSon zamanlarda menajerinde dikkat bozukluğu sezen genç model Hwang Hyunjin, menajeri Kyung'un isteği ile yeni bir menajere sahip olur. Fakat bu yeni menajer onu bambaşka birine dönüştürür. "Sen benim sadık menajerimsin... iyi günde, kötü günde." ⚠︎:...