24- Popping candy fantasy

2K 189 105
                                    

"Haklıyım ama."

"Ne haklısı ya? Bir paket bile kalmamış."

"Şekerim düştü ne yapayım? O kadar çekim yaptık. Git sende toz şeker ye."

"Felix ben eve bir sürü patlayan şeker almıştım. Hepsini ne ara bitirdin inanamıyorum?!"

"İyi de bilmiyordum ki seninde patlayan şeker çok sevdiğini. Eve geç gelmeseydin sende."

Hwang ve Felix şu an, Felix evdeki bütün patlayan şekerleri yediği için ufak bir kavga içerisindeydiler. Komik bir olay aslında, ikisi küçük bir çocuk gibi. Tam da olması gerektiği gibi.

Hwang'ın zayıf noktasıydı patlayan şeker. Nereden bilebilirdi ki sevgilisinin de patlayan şeker hastası olduğunu?

Hwang başka derdi yokmuş gibi patlayan şeker için surat asarken, Felix son kalan patlayan şeker paketini arkasına saklamaya çalışıyordu. Hwang merakla ona döndü,

"Hiç mi kalamadı?"

"Şey..."

"Ne? Var mı yoksa?"

Felix arkasında sakladığı şeker paketini yavaşça açarken başını salladı,

"Bir tanecik, ama benim."

Hyunjin oturduğu koltuktan yavaşça kalkıp Felix'e yürürken, Felix birkaç adım geriye gitti gülerek.

"Hayır benim."

Hyunjin iddialı iddialı konuşurken, Felix bir kahkaha atarak odanın köşesine koştu ve açtığı şeker paketinin hepsini ağzına boşalttı.

Hyunjin ağzı açık onu izlerken Felix hâlâ kahkahasını durduramıyordu. Felix oracıkta dikilen Hyunjin'in yanına koştu ve parmak uçlarında dikilerek kulağına yöneldi.

"Bak!"

Felix ağzını açıp patlayan şeker seslerini Hyunjin'e dinletirken, Hyunjin sinir bozukluğuyla güldü.

"Aslında hâlâ şeker var."

Hyunjin fısıldayarak konuşunca, Felix'in kaşları çatıldı,

"Yoo hepsini bitirdim."

Felix Hyunjin'in kulağından ayrılıp yüzüne bakınca, Hyunjin ellerini Felix'in beline doladı.

"Sen tekrar ağzını bir açsana. Patlama seslerini duyayım."

Felix, hâlâ ağzında şekerler patlarken kıkırdadı ve gözlerini kapatarak dudaklarını araladı biraz.

Hyunjin burnunu Felix'in dudaklarına yaklaştırdı ve önce şekeri kokladı. Birazdan yapacağı şeyi Felix haketmişti. Sonuçta Hyunjin'in en sevdiği şeylerden biri olan patlayan şekeri bitirmişti. Felix küçük bir cezayı hak ediyordu.

"Felix..."

"Efendim?"

Felix hâlâ gözleri kapalıyken dudaklarının arasındaki patlayan şekerleri yutmuyordu. Hyunjin'in elleri Felix'in belindeyken onu daha da kendine çekti ve yüzlerinin dip dibe olmasını sağladı.

"Sakın hareket etme bebeğim. Manzaram çok güzel."

Bu cümleyle Felix'in içindeki kelebekler daha da coşuyordu. Beraber geçirdikleri gecelerde olduğu gibi.

Fakat Hyunjin'in amacı farklıydı. Madem şeker yiyemiyordu, o zaman şekerini kendisi alırdı.

Hyunjin gözleri kapalı sevgilisini incelemeye devam ederken, Felix hâlâ onun ne yapmaya çalıştığını anlamıyordu.

Aniden ağzında hissettiği doluluk ve dudaklarındaki baskı ile gözleri şok içinde kocaman açıldı. Tam burun buruna olduğu Hyunjin'in yüzü ile karşılaştı.

Felix'in üzerinde farklı bir şey, farklı bir fantazi deniyordu Hyunjin.

Patlayan şekerin patlama sesi ile birlikte öpüşme sesleri odada yankılanırken, Hyunjin Felix'in dilini ve dudaklarını büyük bir zevkle emiyor, bir yandan patlayan şekerin tadına varıyordu.

Hyunjin dilinin ucunu ufak ufak yakan patlayan şekerin verdiği zevk ile beraber daha da tahrik oluyordu. Bu onun çok hoşuna gitmişti. Artık patlayan şekeri nasıl tüketeceğini biliyordu.

Hyunjin Felix'in dudaklarını vahşice öpmeye devam ederken hızla üzerine yürüdü ve onu arkadaki duvarla arasına aldı.

Felix sırtına çarpan sert duvar ile acıyla bir inleme bıraktı Hyunjin'in dudaklarına.

Hyunjin'in bir eli duvara yaslıyken, diğer eliyle Felix'i belinden tutmuş onu kendine bastırıyordu. Felix dudaklarının ve dilinin uyuştuğunu hissediyordu fakat bundan rahatsız değildi.

Tatlı öpücüğün gerçek anlamı bu olsa gerekmiş. Hatta fazla tatlı ve tutkulu bir öpücük...

Felix Hyunjin'in yakasını tutarken başını yana yatırıp öpüşmeyi derinleştiriyordu. Hyunjin onun dilini öylesine emiyordu ki, artık Felix'in dudaklarının arasında şekerden eser kalmamıştı.

Bu açık ara hayatlarındaki en iyi öpücüktü her ikisininde. Bir yandan yumuşak dudakları hissederken, diğer yandan da patlayan şekerin patladığını hissetmek bağımlılık yapacak derecede güzeldi.

Hyunjin Felix'i adeta yiyip bitirdikten sonra ondan sesli bir şekilde dudaklarını ayırmıştı. Felix kızarmış ve sırılsıklam dudaklarla ona bakarken, ikisi de nefes nefeseydi.

Felix acayip tuhaf hissetmişti bu öpüşme karşısında. Dudakları sanki küçük bir şokun içerisindeymiş gibi hala açık duruyordu. Fazlasıyla... fazlasıyla hoşuna gitmişti lanet olası bu şey.

Hyunjin alnını Felix'in alnına dayadı gülümseyerek.

"Demek sen bana şeker bırakmazsın ha?"

Kontrolsüz nefesler alıp verirken Felix gözlerini Hyunjin'in gözlerine dikti.

"Hyunjin..."

"Söyle bebeğim."

"Çok hoşuma gitti!"

Felix şaşkınlığını kalın sesiyle ifade ederken Hyunjin gülmeye başladı. Onun da çok hoşuna gitmişti bu 'tatlı' öpücük.

"Markete gidip biraz daha patlayan şeker almaya ne dersin sevgilim?"

-The End-

Finale girmeyecek tamam tamam, en az 5 bölüm daha uzasın bakalımm

Patlayan şekere bayılırım bu arada dhdhdh

Loyal / HYUNLİXHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin