7

65 11 11
                                    


"Nayeon!"

Junmyeon düzenli olarak bu şekilde seslenerek odasına gitti Nayeon'un. Kapıyı çaldı ama ses gelmeyince uyumuştur düşüncesiyle hızlıca açtı kapıyı ve kafasını içeri uzattı.

Odada kimseyi göremeyince biraz ilerledi etrafına bakınmak için, cam tarafında olan gözünü odanın ortasındaki boşluğa çevirince de durdu bir saniyeliğine.

Gördüğü manzarayı anlamlandırmaya çalışıyordu ama bu konuda pek başarılı olduğu söylenemezdi, avazı çıktığı kadar "Anne!" diye bağırdı ve Nayeon'un yanına yaklaşıp elini uzattı ama korkuyla geri çekti.

Sonrasında ağlamaklı bir tonda tekrar bağırdı "Anne buraya gel!" diye ve korkuyla eğilip saçlarını çekiştirdi ve devam etti Nayeon'a bakmaya.

Annesi ve babası kapının önüne koşadak geldiklerinde de dolu gözlerini onlara çevirdi ve söylendi alayla "Bakın, en sevdiğiniz kızınız yüzünden ne olduğunu şimdi daha iyi anladınız mı?"

Babaları, ikisinin yanına kolup bileklerinde iki kocaman yarıkla yatan Nayeon'u kucakladı ifadesizce ve kapıya döndü. Junmyeon annesine boş boş baktığında "Biz gidiyoruz Junmyeon burada." dedi ona ve o da çıktı. Birkaç saniye daha orada öyle kan içindeki halıyla bakıştı Junmyeon, sonrasında da salondan çıktı ve avazı çıktığı kadar salonun ortasındaki Jeongyeon'a bağırdı "Senin yüzünden!"

Jeongyeon tepkisiz kalınca gözü dönmüş bir şekilde yaklaştı yanına ve ittirdi onu "Beğendin mi yaptığını?"

"Ben ona git intihar et mi dedim?" diye sordu Jeongyeon alayla.

Bunun üstüne durakladı Junmyeon ve küçümseyici bir ifade takındı "Acıyorum sana Jeongyeon, acıyorum gerçekten iğrenç birisin."

Jeongyeon ise yüzündeki alaylı ifadeyi bozmadı ve gülmesine devam edip "Öyle mi?" diye sordu. Junmyeon ise sert bir şekilde "Öyle!" diye cevapladı onu.

"Kardeşini ölüme sürükledin!" diye devam etti bağırmaya Junmyeon. Jeongyeon ise takındığı alaylı ifadeyi bir kenara bıraktı bu sefer "O benim kardeşim değil demiştim!"

"Ne olursa olsun bunu kimseye yapma hakkın yok!" diye bağırdı Junmyeon. Jeongyeon "Sen de onu destekle ben tek kalayım tamam." dedi tavırla ve odasına doğru yürümeye başladı.

Junmyeon ise o odasına giderken bağırdı arkasından "Sen bu kıza böyle yaptıkça sevilmeyen en sonunda sen olacaksın Jeongyeon!"

...

Gecenin sabaha dönen saatleriydi, bir dakika olsun uyuyamamıştı Junmyeon öylece tavanı izleyip durmuştu yatağında. En sonunda saatlerdir beklediği kapı sesinin duymasıyla kalktı yatağından ve kapıya doğru koştu. Nayeon annesi ve babasından önce eve girmişti fakat resmen ölü gibi görünüyordu.

Arkasından giren babası Junmyeon'a döndü ve "Jeongyeon nerede?" diye sordu. Junmyeon soğuk bir şekilde "Uyuyor." diye cevapladı ve bakınmaya devam etti Nayeon'a. Annesi ise hepsinin önüne geçip Nayeon'un odasını topladı ve hızlıca yatağına yatırdı onu. Junmyeon ise kapıdan onları izliyordu boş gözlerle. Annesi yanına yaklaştı ve "Yarın Nayeon'la dışarı çıkın böyle olmayacak bizim bir konuşmamız lazım." diyip itiraz beklemeden uzaklaştı. Junmyeon ise 'mecburiyetten' okul için bir iki saatliğine uyumaya gitti.

...

Ertesi gün Junmyeon okula vardığında uyku adeta gözlerinden akıyordu. Ders başlamadan bahçede oturan arkadaşlarının yanına gittiğinde onlar her zamanki günlük muhabbetlerini döndürüyordu.

Fakat haliyle dünkü kavga üstüne hepsi yara bere içindeydi.

"Ne oldu size?" diye sordu Junmyeona. Bunun üstüne Sehun gururla ceketini düzeltti ve "Birine dersini verdik." diye cevapladı onu.

Junmyeon ise irdeleyici bakışlarını onun üstünde gezdirdi ve "Daha çok ders almışa bemziyorsunuz." diye cevapladı onu.

"Verdik bizden kaçmaz." dedi Chanyeol gülerek.

"Sen iyi misin?" dedi Kyungsoo bir anda Junmyeon'a. Junmyeon kafa salladı, tam ona cevap verecekken oturdukları masaya elinis sert bir şekilde vurdu Jihyo ve herkese baktı hızlıca "Jin okulda bağıra çağıra Sana'yı arıyor."

"Sana nerede?" diye sordu Junmyeon telaşla, Tzuyu "Momo'yla tuvalettelerdi en son." diye cevaplandırdı onu. Junmyeon soruları art arda yönelttiğinde Jihyo susturdu onu "Hiçbir şey bilmiyoruz Junmyeon, o aptalın bağırışlarını duyduğumuz an geldik işte."

"Evet ders verememişiz." dedi Chanyeol parmaklarını kıtlatırken "Ama ders de almadık."

"Kolumun ağrısı da daha geçmemişti biliyor musun?" dedi Sehun da ayağa kalkarken.

Chanyeol onu takmadan Jihyo'ya döndü "Gidin Sana'yı bulun siz, beraber gezin."

Onlar Chanyeol'ü onaylayıp uzaklaştıktan saniyeler sonra Seokjin yanlarına yaklaştı ve telaşlı bir ifadeyle sordu "Sana nerede?"

Kyungsoo ise oturduğu yerden kalkmadan dalga geçercesine döndü ona "Bir de sana yerini mi söyleyecektik aptal!"

Seokjin sinirle kafasını oynattığında Junmyeon'a çarptı gözünü ve onu tepeden tırnağa süzdü sinirli bir ifadeyle "Bu lavuk niye hala burada?"

"Burada istenmeyen sensin ben değilim." dedi Junmyeon da sinir bozucu bir sesle "Ayrıca bu durumda lavuk sen oluyorsun, ben değil."

Onun siniri zirve yapmışken Chanyeol yaklaştı yanına ve fısıldadı "Ağzına sıçayım Junmyeon, iki günde iki kavgayı kaldıracak kadar adamım yok sadece dokuz kişiyiz Sehun zaten kolum diye ağlarken tek bir yumruk bile atamayacak."

"Edecekse, istiyorsa kavga ederiz." dedi Junmyeon Seokjin'e bakıp. Onlar birbirlerine sert sert bakarken o anı Sehun'un adeta mızıklanan bir bebek gibi çıkan sesi bozdu "Film mi çekiyoruz burada edeceksek edelim kavga da gidelim. Yoksa-"

Cümlesini yarıda kesmesi de karnına Junmyeon tarafından yediği dirsek sayesindeydi.

Junmyeon sert sert dururken Seokjin kafasını salladı ve "Siz bu dilden anlamıyorsunuz, anlaşıldı." dedi.

"Ne dilinden anlıyormuşuz söyle de anlaşalım!" diye yükseldi Junmyeon da. Seokjin ona bakıp kafasını salladı ve "Bitmedi burada!" diye söylenip gitti. Junmyeon da arkasından aynısını tekrarladı ve ofladı. Sonra da telefonunu masadan alıp hızlıca sınıfa gitti.

Sıraya oturduğu an telefonunu çıkarttı ve Nayeon'u aradı hızlıca.

Nayeon açtığı an da "Nasılsın?" dedi merakla.

"İyiyim desem iyi olmayacağım ama iyi." dedi Nayeon bozuk ses tonuyla "Çıktı geliyor okula."

"Gelirse gelsin." dedi Junmyeon ise "Acımıyor değil mi?"

"Hayır." dedi Nayeon ve elini oynattı hafifçe "Çok da umrumda değil."

"Neyse hadi sen uyu dinlen çıkışta bir şeyler yaparız." dedi Junmyeon. Nayeon "İstemiyorum." dedi aynı ses tonuyla "Evde iyi."

"Ben de itiraz istemiyorum." dedi Junmyeon ve hızlıca "Görüşürüz!" diyerek kapattı telefonu.

"Ne acıyor mu?" diye sordu Kyungsoo ise Junmyeon'a. Junmyeon ona boş bir bakış attığında yineledi sorusunu "Ne oldu?"

"Nayeon intihar etti Kyungsoo..."

let me breathe • kyungyeonHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin