17

49 10 23
                                    

Sehun ve aşık olmadığı 17 kişi

Kyungsoo
"Junmyeon kendine geldi arkadaşlar"

Sehun
"Oh beeeeeee"
"Sana kafayı gerçekten yiyecek diye korkuyordum"

Tzuyu
"Sana yemez merak etmeyin sıra başkasında"

Sehun
"Bu kız çok gergin ya"
"Kızım az sakin işte yaaa"
"Kim geriyor seni"

Tzuyu
"EBEN"

Tzuyu çevrimdışı

Sehun
"Eee geçmiş olsun Junmyeon"

Junmyeon
"Sen var ya"
"Malsın amk"
"Neyse teşekkür ederim arkadaşlar uzun uzun uğraşmayın önemli değil okulda özlem gideririz"

Sana
"Ne okulu be"

Junmyeon
"Yarın?"

Sana
"Yok sana yarın okul falan"

Jihyo
"ÇOK TATLISINIZ DURUN KRİZ GEÇİRİYORUM"

Sana
"O niye ya"

Jihyo
"ÖYLE İŞTE AĞAĞAĞ"

Jihyo çevrimdışı

Sana
"Herkes garip bu gruptaki"

Jeongyeon
"Bence de özellikle bazıları

Herkes çevrimdışı

...

Sabah okula girdiğim an Sana beni bekliyormuş gibi gülerek yanıma geldi ve omzuma elini attı "Günaydın Nayeon!"

"Günaydın." dedim gülerek ve ilerlemeye başladım sınıfa doğru. Sana peşime takıldı ve devam etti konuşmaya "Sabah Junmyeon'la konuştum yine geleceğim diye tutturdu da ikna etmişim sanırım."

Kafa salladım ve çantamı Junmyeon'un sandalyesine bıraktım "Ağrısı var diye annem de ben de ısrar ettik de dinlemedi senin mesajı görünce yumuşadı."

Sana kıpkırmızı olmuştu ki konuşmayı bıraktım ve oturdum sıraya "Sen git istersen sınıfa."

Sana etrafına bakındı ve sonrasında bana döndü "Junmyeon yok diye sana bulaşabileceğini sanmasın, en az onun kadar manyak olabiliyorum."

Kafamı iki yana salladım sakince "Siz karışmayın Sana önemli değil bir hafta sınıfta oturabilirim."

"Önemli." sesini duymamla kapıya döndüm. Chanyeol yarı uyur bir şekilde sınıfa girdi ve oturdu önüme "Kızım Junmyeon bizi çiğ çiğ yer, he ayrıca onu geç  bunları bilirken de biz engel olmadan duramayız kusura bakma."

Chanyeol'e boş boş baktığımda kafa salladı "Junmyeon anlattı evet. Ayrıca Jihyo cadısına da anlattı."

"Cadı senin a..." diye yükseldi Jihyo arka sıradan. O da uyuyormuş ki kafasını kaldırdı. Sonra kalkıp yanımıza geldi "Jeongyeon'u hep garip bulmuştum ama ben bu kadarını beklemiyordum."  sonra da arkamdan bana sıkıca sarılıp üstten baktı  "Sen merak etme diğerleri öğrenmeyecek zaten önümüzdeki zamanlarda, ama şu anda da biz yanındayız."

"Junmyeon'un eksikliğini az da olsa kapatalım." dedi Chanyeol ve güldü "O inatçı keçinin bir hafta dayanabileceğini sanmıyorum ama olduğu kadar işte."

"Hele bir gelsin okula." dedi Sana sinirle gözlerini büyüterek. Sonrasında da tekrar sırıtmaya başlayıp bize döndü bir şey demeden.

"Ben geldim!" diye bir ses duydum arkadan. Jihyo sonunda bana sarılmayı bırakıp doğruldu ve el salladı "Sana da günaydın Kyungsoo."

Suratıma istemsizce bir sırıtış yayılmıştı ki hızlıca kendimi toparlayıp  ben de el salladım. Kyungsoo bana karşılık verirken Chanyeol ve Sana kıkırdamaya başladılar. Kyungsoo'nun onlara öldürecekmiş gibi bakması da umurlarına bile gelmiyordu.

Yani... Sanırım Junmyeon yokken her şey o kadar kötü olmayacak gibi.

...

Evet her şey Junmyeon yokken o kadar kötü değildi ama her an üzerimde beni ortadan kaldırmaya can atan birinin bakışlarını hissetmek kötüydü.

Okul çıkışı karşıdaki kafede oturmak için tutturmuşlardı. Jeongyeon da inadıma değilmiş gibi okuldan birileriyle gelip o da aynı kafeye oturmuştu. 

Tam da karşıma oturduğundan maalesef ki onu görmemezikten gelemiyordum. Ne zaman kahkaha atacak olsam yargılayıcı bakışlarını üstümde gezdiriyordu.

En sonunda sinirle çantamı aldım yan sandalyeden ve kalktım "Ben eve gidiyorum ödev var."

"Yoo hiç de vermediler bugün." dedi Jihyo önündekileri hızla yerken "Otur boşver."

"Gitsem iyi olacak." dediğimde Kyungsoo huzursuzlukla kafasını yemeğinden kaldırdı ve etrafına bakındı. Hedefi gördüğünde de agresif bir şekilde yutkundu ve beni kolumdan hafifçe çekiştirdi "Burada sen otur."

Ben onun yerine geçtiğimde o da benim oturduğum yere geçti ve ellerini kıtlattı Jeongyeon'a bakıp "Bu kız bizi gerçekten gerizekalı sanıyor."

"Her an adam öldürecek gibi görünmesen de olur." dedi Chanyeol ve saçlarını karıştırıp arkasına yaslandı "Bence başına Sehun'u salalım korkutucu olur."

"Tzuyu çekmesin de o derdi yeter." dedi Sana da ve ellerini masaya vurdu hafifçe "Hayır gerçekten... Kıza her hafta gidip sevgililerinden nasıl ayrıldığını anlatıp aşk tavsiyesi istiyor, ama hala aşık olduğunu anlamıyor bile."

"Hayır bir de kıskandırmak istediklerine Tzuyu sevgilim diyor." dedi Chanyeol ve ağzı yırtılırcasına kahkaha attı "Gerçekten gerizekalı."

Üçü adeta yarılırcasına kahkaha atarak konuşurken Kyungsoo yemek yemeyi bırakmış sadece sinirle karşıya bakıyordu. Jeongyeon'u da görmediğimden tepkisini bilmiyordum, bu da o kadar geriyordu ki beni.

Tam Kyungsoo'nun dikkatini dağıtmak için ona bir şeyler diyecektim ki telefonum çaldı. Büyük bir telaşla telefonumu çıkarttığımda Junmyeon'un ismini görünce derin bir nefes aldım ve telefonu açtım.

Onun dediklerini gram önemsemeden telefonu yaklaşık on saniye falan  gibi kulağımda tuttuktan sonra da "Hemen geliyorum!" diye yükselip  kalktım "Bu sefer gitmem lazım Junmyeon gelmen lazım dedi."

"O niye ki?" diye sordu Kyungsoo...

Niye sordun ki bunu şimdi ben yalan söyleyemiyorum.

"Şeyden işte." dedim ve yutkunup düşünmeye başladım... Şimdi kötü olmuş desem korkup onlar da gelecek, saçma sapan bir bahane uydursam gitmeme izin vermeyecekler.

OYSAKİ JUNMYEON SADECE EVE GELİRKEN CİPS AL FİLM İZLEYELİM DEMEK İÇİN ARAMIŞTI.

Tabii bu da benim bahanem olacaktı ama beceremiyorum.

"İlaç!" diye yükseldim ve saate baktım "Doktor ilaç yazmıştı da eczanede yoktu bugün gelecekti kapanmadan almam lazım." dedim tek nefeste.

Söyleyiş tarzım pek inandırıcı değildi ama bahanem inandırıcı olduğundan kanmak zorunda kaldı hepsi.

Kendi yediğimin parasını bırakıp adeta ışık hızında çıktım oradan. Makarna yerken hiçbir zaman bu kadar gerilmemiştim galiba.

Okul neyse ki eve yakındı, sadece marketten adrenalinle ne yaptığımı bilemeyip tüm abur cubur reyonunu ve haftalık harçlığımı bırakıp eve gittim hızlıca.

AMA ANAHTARIM DA EVDE KALMIŞTI.

Sanki Jeongyeon'dan evde kaçabilecekmişim gibi hızlı hızlı zili çalmaya başladım. Ama Junmyeon'un yavaş yürüdüğünü hesaba katmıyordum tabii. 

En sonunda kapı açıldığında içeri girdim ve kapının dibine oturdum nefes nefese. Junmyeon bana tip tip bakarken de kafamı kaldırdım ve güldüm aptal aptal "Sanırım benim de sana itiraf etmem gereken bir şey var."

...


let me breathe • kyungyeonHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin