Yazar'dan
Geniş antik yapı'nın içinden yükselen sesleri takip ediyorlardı, feolinya, visrar ve kiberas.
Bu dev pazar yerinin duvarları, ökse ve sarmaşıklarla bezelenmiş, her bir salkım ve kıvrımındaki tomurcuklarına 'yıldız sağanağı' adı verilen bir çeşit lamba görevi gören taşlar asılmıştı.
Yıldız sağanağı ile geceleyin dahi her cinsten pazara yolu düşenler rahatlıkla alışveriş yapabiliyorlardı.
Feolinya'nın kendisine anlattığı gibiydi.
Arkalarında kendilerini korumakla görevli askerler; önlerinde ise kocaman ucu bucağı görünmeyen pazar tezgahları, sıralı bir şekilde dizilmişti. Elfler ve başka varlıklar'da tıklım tıklım dolu olan bu çarşı'da meyveler, sebzeler, şaraplar ve minimum sihir malzemeleri satan tezgahlar'dan birşeyler alıyorlardı.
Hatta az önce bir pazarlığa şahit olmuştu.
' Yapma ya bu ejderha dersi nasıl üç yüz Enokael.'
Karşısındaki kişiye sabır dilercesine bakarken, omuzlarına dökülen saçları'nı geriye savurdu tezgah sahibi.
'Beğenmezsen beğenme, ha başka yerde de bulursun bulmasına ucuzunu ama iki gün sonra yırtıldı, delindi diye ağlama git hadi.'
Tezgahtarın sözleri karşısında ufak çaplı bir düşündü
El mahkum.
'Eh öyle olsun ama bu ejderha dersi'ne birşey olsun bak o zaman gör sen.' Demiş, gümüş işlemeli heybesinden iki kırmızı kese bırakmıştı tezgaha.
Baş selamı ile ayrılmıştı.
"Bu çarşı ve bu yolun adı parog sapağı'dır." Dedi Feolinya kiberas'a
Genç kız'da buradan bir şeyler almak istiyordu, fakat yanında hiç elf parası yoktu. O'da daha önce feolinya'ya sorduğu için yanına, kralın ona hediye ettiği taçlardan birini almıştı.
'feolinya sizin dünyanızda ihtiyacınız olanları nasıl alırsınız.' diye sormuş.
'Yanında elf parası Enokael varsa alış veriş yapabilirsin, eğer paran yoksa da takas yapman gerekli.' diye cevap vermişti.
Şimdi ise dışarıda gördüğü bir rafta 'Pratik sihirler pıtırtısı' adlı bir kitap duruyordu.
satıcı ile konuşup takas karşılığında almak istediğini söylemişti.
Sert yüz hatları olan kadına elindeki tacı uzatıp vermişti.
Kadın sarmaşıklardaki yıldız sağanağı ışığına tutmuş, tacın üzerindeki elmasları izliyordu.
Memnun bir gülümseme ile raftaki kitabı kağıtla paketleyip kızın koltuğunun altına sıkıştırmıştı adeta.
İyi satış dilekleri ile yanından ayrıldığında, kendisini huzurlu ve bir çocuk kadar da mutlu hissediyordu.
Visrar ve feolinya kendisini az ötede beklemekte iken yanında bitivermişlerdi.
"Bu pazar çok hareketli." Demişti kiberas, kitabı feolinya'nın çantasına koymuştu.
"Her cinsten çeşit yaratık ve varlık 'aweron' izni olduğu sürece diyarımızda kalabilir, mal alır ve de satar, hepsi de listelenir." Diye de ekledi.
" Aweron izni nasıl alınır?" Diye sordu sıkışık yolda kimseye çarpmamak için.
"Boyutlar ve topraklar arasında bir sabıkanın olmaması birinci şart, kalacağın süre, yapacağın iş ile ilgili imparatorluğa yazı yazman gerekir. Şartlar'da sorun teşkil eden bir problem bulunmazsa, o zaman altın olan Aweron parşömeni verilir." Dedi feolinya.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Ektasyan Geçidi
FantasyKiberas Adams herkesin gıpta ile baktığı taşradan dönemin popüler ingilteresine gelen tatlı bir hanımefendi. Herkesin bir hikayesi vardı kiberas'ın ise anlatacak birden fazla hikayesi oluşacaktı. Tanrının kutsal evrenini görecek ve bir daha asla ay...
