❂ Bölüm 23 - Uzun Zamanların Yolcusu ❂

263 32 11
                                    

Tatlı bir deniz meltemi, kırık beyaz rengindeki ipekler arasında yatan bronz tenli adamın çıplak göğsündeki tüyleri kıpırdattı. Rüzgârın fısıltıyı andıran dokunuşları adamı uyandırdı. Prometheus gözlerini açarken kaslarını germeye başlamıştı. Başının üzerinde birleştirdiği ellerini ileri doğru uzattıkça vücudundaki kasların açıldığını ve güne hazırlanmak için uyandığını hissedebiliyordu. 

İnce örtü teninin üzerinden kayarak yatağın üzerine düşerken adamın çıplak vücudundaki yaralar güneş ışıklarıyla belirginleşiyordu. Tartaros'ta edindiği bazı yaralar sadece tanrılara zarar verebilecek aletlerle açıldığı için vücudunda o zamanlara ait izleri belirgin bir şekilde görebiliyordu. Fakat en çok dikkat çeken ve çirkin bir şekilde vişne çürüğü rengini hiçbir zaman kaybetmeyecekmiş gibi duran karaciğerinin bulunduğu yerdeki yaraydı.

İlahi teni cezalandırılması için basit bir örtü gibi değersizleştirilmişti. Sayısını unuttuğu gündüzlerde gelen işkencecinin vücudunu parçalaması, o hâlâ hissedebiliyorken onu tembel bir şekilde çiğnemesini bir türlü unutamıyordu. Devasa kuş iğrenç gagasıyla Prometheus'un suratına yaklaşıp kahkahalar attığında titan, kanının kokusunu alabiliyordu. Yüzüne vuran tatlı deniz meltemi bile o kan kokusunu bastıramıyordu.

Prometheus kaşlarını çatarak midesinden boğazına yükselen asitli sıvıyı engellemeye çalıştı. Fakat o günleri unutamıyordu. Bazen arkasında olan herkesin onu unuttuğunu ve bu işkencenin sonsuza kadar süreceğini düşünüyor, çaresizliğin karanlık ve yapışkan çukurunda kendini kaybediyordu. Nefesi o günlerin anısıyla düzensizleştiğinde tökezleyerek de olsa odasının balkonuna ilerledi. Cam kapıları titreyen eliyle açarken bir diğeriyle de ağzını kapatıyor, kusmasını önlemeye çalışıyordu.

Cam kapılar sonuna kadar açıldığında tuzlu deniz kokusu, anılarından yükselen kan kokusunu bastırdı ve Prometheus biraz daha rahat bir şekilde nefes almaya başladı. Göğsünün altında yatan ve sayısız yarayla bezenmiş yaşlı kalbi süratle atmayı sürdürüyordu. Derin nefesler alarak kendini sakinleştirmeyi başardı. Karaciğerinin sökülmesi onu avlayan işkencelerden sadece biriydi. Kimsenin bilmediği, kendi ağzıyla anlatamayacağı yaşanmışlıkları nasıl aşacağını bilmiyordu. 

Düşüncelerini bölen kıkırdama sesleriyle gözlerini açtı. Birkaç kadının çalılar arasından boyunlarını uzatarak ona bakmaya çalıştığını gördü. Tapınağı çevreleyen çalılar oldukça gürdü ve kadınların balkonu görmesini bir noktaya kadar engelliyordu. Gerçi balkonu daha iyi görmek için sürekli oldukları yerde kıpırdanıyorlardı. Onları ele veren de bu olmuştu. Ellerini ağızlarına götürerek kıkırdamalarını gizlemeye çalışıyorlardı fakat pek başarılı oldukları söylenemezdi.

Prometheus alnında biriken terleri silerken bakışları vücuduna kaydı. Bir gerçek kadar çıplaktı. Tatsız anılarıyla boğuşurken ve nefes almakta zorlanırken birkaç kadını vücudunun görüntüsüyle kıkırdattığını fark ettiğinde bu iki duygunun zıtlığı karşısında istemsiz bir şekilde gülümsedi. Bu et parçası insanların suratlarını buruşturmadığı için sevinmeliydi. 

Sözlerinin dinlenmesi için görünüşü önemliydi. İnsanlar hilkat garibelerine karşı ön yargılı olurdu.

Kadınlara sıcak bir tebessüm sunuyor fakat balkonda çıplak bir şekilde dikilerek kendini beğenmiş bir pislik imajı da çizmek istemiyordu. Yine de vücudundan utanıyormuş gibi de gözükmemeliydi. O yüzden kendinden emin ve normal hızdaki adımlarıyla arkasını dönüp odasına girdi. Balkon kapısını kapattığında gözlerini kapatıp derin bir nefes aldı. Odanın içerisindeki banyoya yöneldiğinde önünde vücudunu boydan boya gösteren bir ayna olduğunu gördü.

Yansımasına yaklaşıp teninin üzerinde kendini gösteren çirkin yaralara baktı. Kaburgaları tek tek kırılmıştı ve göğsünü delip çıktıkları yerlerdeki yırtılma izleri bronz teninde soluk renkte kendilerini belli ediyorlardı. Sağ şakağının üzerinden ensesine uzanan ince fakat uzun bir kesik vardı. Sırtında sayamayacağı kadar kesik izi bulunuyordu. Diz kapaklarının üzerinde parçalanmış deri biçimsiz bir şekilde iyileşmişti.

Güneşten Kopan AteşHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin