Sahip olduğu tek şey sessizlikti onuda kaybetmek istemiyordu.
Rana okula yine yalnız gelmek zorunda kalmıştı.
Lema insanlarla yakın temas kurmak istemiyordu.
Okuldaki herkes Rananın tenha sokaklarda Furkanla beraber olduğunu konuşuyordu.Farklı bir kız sanmıştım diyordu Zaferin iç sesi.
Rana iç seslerini duymasada ona bakışlarından Cansunun onları ispiyonladığını anlayabilirdi.
Hiç kimsenin ne iç ne dış sesini kendinle alakalı duymak istemiyordu.
Cansu dalgalı bir tavırla;
-sadece sessizlik isteyen kızımızı hepiniz tanıyın
"işte karşınızda duruyor.
dün okul çıkışında neredeydi ?
ona sorun", dedi.Furkan teleşla ayağa kalktı.
Ranaya karşı dönerek;
- Aptal ne konuştuğunu bilmiyor.
Her zaman böyle patavatsızdır.Furkanın itiraz etmek yerine Ranaya açıklama yapması da neydi?
- Benim adıma niye konuşuyorsun ?
dedi Cansu.Gökhan da Burakta bir cevap bekliyordu.
- sınıfta gereksiz gürültü çıkmasın artık dedi.
Dediğini kendi de saçma buldu.- sen bayağı değişmişsin dedi Elif.
Furkan ise tüm sınıf
için endişe ediyordu.
Endişesinde haklıydı.
Rana kendini insanların içinde yapayalnız hissetti.
Ona neredeyse aşkını ilan eden adam , sözde nefret ettiği kız için endişeleniyordu.Cansunun kalp atışları damarlarında akan kanı oysa şuan ilgisini çekmiyordu.
Cansu yine aynı konuya döndü...
- Bakın dedi Cansu."inkar edemiyor".
tenhada Furkanla buluştu.Rananın aklında Cansuyu ikiye bölmek vardı.
Furkan aynı telaşla
-kes artık sesini kes diyorum.
Bilip bilmeden konuşuyorsun.Elif ileri atılarak;
- neden sürekli Ranadan korkuyor gibi davranıyorsun?Furkan sinirlenerek;
- korkmuyorum.sadece ;
Cansunun beni sürekli takip etmesinden karışmasından hoşlanmıyorum.
Size ne istediğimle istediğim yerde takılırım Cansu buna karışamazzzz.
Sesi oldukça gür çıkmıştı.Burak arkadaşını savunmak için atıldı;
-Doğru kimsenin hayatı kimseyi alakadar etmez.dedi.Herkes ten bir ses çıkarken.
Rana sadece sustu.
Eğer istese can damarlarını kesebilirdi.fakat buna gerek yoktu.Furkan sesini alçaltarak devam etti.
- Onu o yola konuşmak için ben çağırdım
zaten de gelmek istememişti diye devam etti.Rana canının çok fazla sıkıldığını hissetti.
Ne kadar saçma bir dedikoduydu.Bu zamana kadar insanlara beslenme haricinde bir duyguyla bakmamıştı.
Furkana alır gözüyle baktı farkettirmeden
" övündüğü kadar var hakketten yakışıklı"
diye geçirdi içinden
Cansu ise yine canına susamıştı.
bir şekilde intikamını alıcaktı.
ama şimdilik susmak en iyisiydi.
Kanını bir daha içmek te istemiyordu.
Nedense Rana cansudan nefret ettiğini hissetti.Furkanın Cansu için bu kadar telaşlanması daha fazla sinirlenmesine sebep oldu.
Onu ne sanıyordu ki canavar,zombi?
doğru bir vampirdi.
Ama bir insanı bu zamana kadar hiç öldürmemişti.Onlarla muhatap olmadı.
hatta tüm fiskoslara karşı sessiz kaldı.Okul sonu eve vardığında;
sokağın başında suratı asık halde lema onu bekliyordu.
Lemanın anlattıkları susuzluğunu sinirini daha fazla artırmıştı.
ailesi bu sene kızıl ayda evlenmesini planlıyordu.
Damat adayının Abraham olduğunu duyduğunda çılgına döndü.
Kesinlikle düşmanınla evlenmek gibi bir niyeti yoktu.
Rana için Ertanın ölümünden sonra hissettiğini en büyük acı olurdu.
Karar aslında tüm soylu safkanları ilgilendiriyordu.
Şiraya bu senede evlenmiyeceğini kati bir şekilde açıkladı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Soğuk kalpler sevebilir mi?
VampireSafkan vampir olan bir kızın Zenginlerin gittiği koleje gitmesiyle hikaye başlıyor Bu vampirin insanlara uyum sağlaması pekte kolay görünmüyor Benim kalbim senin gibi biri için acı çekiyor. Nasıl bu kadar aptal olabildim ki? Dedi Furkan.... Halbuki...