Different ~Kookmin [Yarı texting] 1-2

Ah Bu Çocuk...

*Selamm!"

*İyi okumalar...*

"Neden buradayız Jungkook?" dedim sinirle. Yine bizi saçma sapan işleri için evinde toplamıştı.

Hayır rahatsız olduğumdan değil, o sevdiğim bir arkadaşım ama her işin sonunda boku ben yiyordum.

  -flash back geçen hafta cumartesi günü-

                         *Jungkook'dan*

"Jungkook!" Jimin öyle sert bağırmıştı ki bir anlığına boğazının yırtılmış olabileceğini düşündüm. "Efendim bir tanem" Dedim karşımdaki deliye dönmüş Jimin'e. Onu gıcık etmeyi çok seviyorum. tüm grup toplanmış bir şeyler yapıyorduk ve her zamanki gibi yine olan garibime olmuştu.

"Şimdi siktim seni kurtuluşun yok!"
Bu dediğine imalı bir şekilde gülmüş, "hmm öyle mi?" demiştim. Bunu yapmam onu deli etmişti biliyorum.

"Aptal sikik gel buraya!"

Birden evin içinde beni kovalamaya başladı ve ben o beni yakalayamazken hiç zorlanmadığımı belli etmek için arkamı dönüp haline gülüyordum.

Hayır yaptığım kötü bir şey değildi ki. İzlediğimiz zombi filminde, evde bulabileceğimiz bir kaç malzeme buluyordu. Karışımı yapıp, zombilerin üzerine döküyorlardı. Evet bu aşırı saçmaydı ama bu yaptıkları zombilerin sinirini yatıştırıyordu.
Ben de neden sinirli jimine aynısını yapmayayım ki?

Aslında asıl sorun şuydu yaptığım iğrenç şey bir tanecik arkadaşımın gülerken üstüne döktüğüm için ağzına girmişti.
Etrafda kosustururken bizi izleyen arkadaşlarımla da konuşmayı ihmal etmiyordum.

"Abi bu karışım Jimin'i daha çok sinirlendirdi sanki." Jin hyunga bakarak konuşuyordum ama bu dediğime o hariç hepsi gülmüştü o gülmedi çünkü birazdan olacakları tahmin edip bizi nasil ayıracağinı düşünüyordu.

"Bekle..." Dedi Jimin. Birden duraksamıştı ve öğürmeye başladı.

"Zehirlenmiş olabilir miyim?"

Olabilir miydi? iyi de bir tatlı kaşığı kadar bile girmemişti ağzına o pis şeyden. Tabii ki Endişelendiğim için yanına koşup, "Jimin iyi misin? çok özür dilerim otur şöyle."

Dedim. Bunu dememle beni yere itip üstüme oturmuştu. Aman tanrım Jimin üstündeydi. Sakin ol Jungkook. Sen kızlardan hoşlanıyorsun.

Jimin elleriyle yakamı tutmuş, bacaklarını da kollarımın üstüne koyup beni etkisiz hale getirmişti. Hem hareket edememe açısından hem de... Her neyse öyle sanıyordu.

"Jimin kalçan çok yumuşakmış." Bunu söylerken sırıtıyordum. "Seni pislik." "Eee?" Bana vuramıyordu çünkü yaptığım şey için beni  yumruklayacak bir insan değildi.

Yaklaşık bir dakika sonra sessizliği ben bozdum.

"Ah Jimin, kucak dansın bittiyse üstümden kalk!"

Bana vurmak için kendini hazırlarken bana sürtünüyor bir de utanmadan. Arkadaşım olmasa çok kötü şeyler düşünmek üzereydim.

Keşke sadece o anlığına arkadaşım olmasaydı.

Söylediğim şeye herkes gibi Jimin de gülmüştü. "Kabul et bu komikti." Jimin başını sallamış ve beni onaylamıştı. "Evet bitti şimdi kalkıyorum ama bir dahaki sefere matematikçiyle seni sikiştiririm."

gülümsemesi solarken bunları söyledi ve ciddileşip yanımdan kalktı. Bense hâlâ yerde uzanıp, olanları düşünürken sırıtıyordum.

"Buraya gel aptal filmi başlatıyoruz."