ANNEM olduğunu iddia eden o kadının beni nasıl kurtaracağı hakkında hiç bir fikrim yoktu. Bu evde 2 günümü doldurmak üzereydim demirden Umudumu kesmiştim beni bu insanlara veren bile o olabilirdi.
Böle bir hayat yaşamaktan nefret ediyordum birkaç ay öncesi Yalan da olsa bir hayatım vardı. şimdi o bile yok.
Saatler önce getirdikleri yemek komodin'in üzerinde duruyordu onların bana verdiği yemeği yemek istemiyordum ama hayatta kalmak için başka çarem yoktu. Çaresiz olmaktan da nefret ediyordum.
İntihar ettiğim gün geberip gitseydim ne olurdu sanki. Hayattaki şanssızlığım ölümde bile beni yalnız bırakmıyordu.
Kaçmaya çalışacak gücü bile kendimde bulamıyordum. Hep okuduğum kitaplardaki hayatlara özenmişimdir şimdi de o hayatın ta kendisini yaşıyordum. Ve farkediyorum ki her şey okuduğumuz veya izlediğimiz ile sınırlı değilmiş.
Dışarıdan gelen bağırma sesleri ile kapıya doğru yöneldim ardından silah sesleri. Her ne olduysa dışarıda birileri vurulmuştu hayatımda ilk defa silah sesleri duyuyordum ve her patlamada yerimden sıçrıyordum. Korkarak sandalyemi kapıdan uzak bir noktaya çektim.
Kapı hızlı bir şekilde açılmasıyla korkudan yüzümü ellerimle kapattım.
"Korkma seni kurtarmaya geldim" dedi tanımadığım bir erkek sesi. Ellerimi yüzümden çekerken bana endişeyle bakan kahverengi gözlerle karşılaştım. Saçları dağınıktı ve terlemişti.
"S-sen kimsin" neden sesim titriyordu ki?
"Ben Ayaz. seni Beni doğuran kadın, beni de seni doğuran kadın büyüttüğüne göre bence kardeş sayılırız. Kardeşimi kurtarmaya geldim diyelim." Ardından göz kırptı
Sandalyemin arkasına geçip sürmeye başladığında. Beni bu odadan dışarı çıkaran o olmuştu buradan demirle çıkmak istemiştim belki de. Ama beni kardeşim kurtarmıştı.
Dışarı çıktığımızda benim odamın 10 katı olan bir salon vardı ve o salonda Yerde yatan Cansız bedenler...
"Bunları senmi öldür-dün"
"Evet" cevabı netti sanki konuyu kapatmaya çalışıyor gibiydi
"Hepsini mi, nasıl? Nasıl yaptın" cebindeki silahı çıkarıp gösterdi
"Bununla, yeter kapatabilir misin konuyu. Daha kardeşimin adını bile bilmiyorum farkındaysan"
"Kardeşin?" Ardından benden bahsettiğini anlayıp "biz biyolojik olarak bile kardeş değiliz farkındasın değil mi?"
" biyolojik olarak olmayabiliriz ama sen benim annemin kızısın Bu benim seni kabullenmem için yeterli bir sebep. Sen ister kabul et ister etme bana göre sen benim kardeşimsin."
"Tamam." Dedim M harfini uzatıp "ben eylül. Kardeşiz tamam. beni kurtarmış ve o adamları öldürmüş olabilirsin. Aynı yaştayız bana sakın abilik taslama hiç sevmem.
"Şuan takıldığın tek konu bu mu gerçekten"
"Neye takılacağım ki başka" eylül ciddi misin yaa
"Bir çocuk çıkıyor karşına, kardeşimsin diyor, yetmiyor seni kurtarmak için adam öldürüyor. Sen de gidip sana abilik taslamasıdan rahatsız oluyorsun. Zekan konusunda hiç biyolojik annene çekmemişsin abicim"
" Aynı yaştayız gerizekalı. Abicim diyip durma ayrıca nereye götürüyorsun sen beni" dedim beni arabaya bindirmeden önce
" ilk önce bir eve gitsek iyi olacak sonra nereye istersen bırakırım seni" dedi umursamaz bir tavırla

ŞİMDİ OKUDUĞUN
SAHTE HAYALLER
Teen FictionHer zaman bir umut vardır sözü eylüle çok anlamsız geliyor çünkü onun için hiçbir zaman umut yoktu.... genç yaşında yakalandığı hastalıkla yaşamaya çalışan Eylül etrafındakilerin teker teker ondan uzaklaştığına şahit oluyor. bazen düşmanımızdan dar...