Time Travelling | taekook

19|Unutulmayacak Bir Rüya Gibi

Yetişkin içerik uyarısı❗️

Jungkook arabasını garaja park ettikten sonra yavaş adınlarla eve doğru ilerledi. Biraz önceki Taehyung'un triplerinden ve garip kıskançlıklarından dolayı biraz sinirliydi ama tatlı bir sinirdi. Onu asla ama asla üzmek istemiyordu. Zaten ailesini Jungkook uğruna geride bırakmış ve Jungkook'u seçmişti.

"Umarım beni daha çok kızdırmasın bebeğim"

Jungkook içeri girdiğinde Taehyung'u salonda görmedi. "Aferin lan aşkım, sözümü tutup yatak odasında bekliyor beni" yatak odasına gitmeden önce mutfağa uğradı Jungkook. Bu gece ikisi içinde uzun geçeceği için bol bol su içtikten sonra Taehyung'un yanına odaya doğru yürüdü.

O sırada Taehyung sevgilisinin dediği üzere odaya gidip hazırlandı. Jungkook'u şaşırtmak istiyordu. O yüzden internetten sipariş ettiklerini giydi. Sevgilisini kimseye kaptırmaya niyeti yoktu, onu kendine daha çok aşık edip aklını başından almayı umuyordu.

Jungkook kapıyı açtığında yatakta masum bir o kadar da baştan çıkarıcı sevgilisini görünce bir an kal geldi. Gözleri kocaman açılmış yatakta oturan bebeğine baktı.

Bu gerçekten bebeğimiydi? Bebekti evet ama seksi bir bebek.

Esmer oğlan giydiği beyaz geceliyle ve saçına taktığı örgülü peruğuyla Jungkook'a masum masum bakıyordu. Bu masumluğum altında birazda sinsi ve azgın biri yatıyordu.

"Hadi be sen benim sevgilim olan Taehyung musun?"

"Neden öyle dedin Jeonggukie" dedi Taehyung örgülü peruğuyla oynayarak. "Sen demedin mi beni yatak odasında bekle, bekliyorum işte"

Jungkook kendini hemen içeri atıp kapıyı serçe kapattı. "Sen peruk mu taktın, peki ya bu beyaz gecelik, peki beni mahveden kırmızı rujun.. sen gerçekten benim sevgilim misin?" Jungkook konuşurken yavaş yavaş sevgilisine yaklaştı. Yatağa doğru geldiğinde Taehyung'un elini tutup dudaklarına götürdü, öptü.

"Kırmızı rujunla her yerimi öpebilirsin, sikimi bile amına koyayım" dedi ve baş parmağını sevgilisinin dudaklarında gezdirdi. "Hayır öpmekten daha fazlası, sikimi emeceksin o kırmızı dudaklarınla. Çünkü şu an bu halin beni fazlasıyla azdırdı"

Jungkook, esmer oğlanın üzerine eğilip yatağa uzanmasını sağladı, hemen üzerinde yerini alırken o sırada Taehyung hala masum bir şekilde sevgilisini izliyordu sadece.

"Jeonggukie bu bir rüya gibi, gerçek olmayacak kadar güzel, güzeliz" 

"Öyle bebeğim. Sen gerçek olmayacak kadar güzelsin. Çok seviyorum seni" Jungkook dudaklarını birleştirip dolgun dudakları yavaş ama bir o kadar da tutkuyla emdi. Taehyung ona en güzel karşılığı verip sevgilisini alt dudağını kavrarken, ince parmaklarını Jungkook'un tişörtü içine sokup belini, karnını,  göğüslerini okşadı nazikçe. Ardından Jungkook'un tişörtünü tamamen çıkarıp parmaklarını rahat bir şekilde beyaz tende gezdiridi.

"Tanrım bu perukla o kadar güzelsin ki, melekler bile hayran kaldı sana"

Taehyung bu iltifata karşılık sadece gülümsedi. Bu gülümseme başkaydı. Duygu yüklüydü, gülerke gözleri parlamıştı adeta. Jungkook bu gülümsemeyi hayatı boyunca unutamazdı. Bu gülümseme Jungkook'un gözlerine yıldız oluşmasına neden oldu.

"Sirius, gözlerinde yıldızlar taşıyan adam..." dedi Taehyung fakat devamını getiremedi sadece tekrar öptü sevgilisi. Bu sefer daha içten ve daha tutlu öptü. Jungkook sevgilisinin gecelikten dolayı açıkta kalan bacağını okşayıp kendi beline sardı. Dudaklarını ayırıp ruj bulaşan dudağıyla esmer oğlanın boynunu emdi. Geceliğin askılığını indirip esmer omuzunu emdi. Doyamayordu ona, çok güzeldi ve çok güzel kokuyordu. Bebek gibi kokuyordu.