3|Kimsin Sen

3.2K 328 78
                                    



"Siktir ben nerdeyim! Ne oldu bana?"

Taehyung, oturduğu yerde kalktı ve etrafına bakmaya başladı. Oldukça karanlık olan bodrum katını, küçük bir pencere aydınlatıyordu.

"Her şey neden bu kadar garip"

1921'den gelen genç adam bodrumdaki eşyalara garip bir şekilde baktı. Neden her şey farklıydı? Sanki paralel evrendeymiş gibi hissetti.

Garip eşyaları incelemeyi bitiren Taehyung, tekrar ayna önüne geldi ve dokundu. "Olmaz! Neden ayna sadece ayna"

Diğer aynaya yani kendi dönemimdeki aynaya dokunduğunda sanki suya dokunuyormuş gibi oluyordu. Fakat bu ayna sadece camdı.

"Bu ayna bozuk!" Dedi kaşlarını çatarak tekrar dokundu "Hadi çalışsana, neden sadece camsın, su olman gerek"

Genç adam ard ardına dokundu parmağıyla, avuç içiyle dokundu, vurdu ama hiç bir şey değişmedi. Korku ve tedirginlikle yere çöküp oturdu. Hemen sonra aklına taktığı bileklik geldi. Bileğindeki bilekliğe baktığında hala aynıydı, mor taşı orda duruyordu fakat parlamıyordu artık.

"Neler oluyor anlamıyorum, ben ne yaptım nerdeyim?"

Buradaki ayna ile kendi dönemindeki ayna aynıydı. Ayna başındaki taş bile aynıydı fakat parlamıyordu artık.

"Ne yapacağım?"

İlerde gördüğü kapıya baktı ve gülümsedi, belki bir çıkış yoludur diye ayaklandı ve kapıya yaklaştı. Yavaşça kapıyı açtı ve karşısına bir merdiven çıktı. Sevindi, eve gideceğini sandı. Merdivenleri çıkmaya başlayan genç adamın karşısına yine bir kapı çıktı.

"Her şey çok farklı" dedi kendi kendine.

Kapıyı açtığında gördükleri karşısında şok geçirdi. "Burası neresi, her şey çok farklı ve çok ışıltılı"

Gördüğü yer salondu. Sonra dikkatini çeken kanepede uzanan bir beden oldu. Yüzünü görmüyordu, arkası dönüktü adamın. Televizyon izliyordu siyah saçlı adam.

"O garip şey ne, neden içinde insanlar var" yavaşça konuştuğunda gözleri kocaman oldu. İlk defa televizyon gören Taehyung'un kafası karıştı ve tedirgin hissetti.

Kapıyı kapattı tekrar bodrum katına indi. Neler olduğunu bilmiyorum, sadece eve gitmek istiyordu.

***

Sabah erkenden kalkan Jungkook, kahvaltısını hazırlamak için mutfağa geldi. Sabahları hafif şeyler yiyordu, hazırladığı tost ve portakal suyunu alıp televizyon karşısına geçti.

Jungkook, yirmi altı yaşında bir adamdı. Spor salonu vardı ve orda hocaydı. Bugün tatil günüydü ve zamanını evde geçirmek istedi. Kahvaltısını bitirdikten sonra duş aldı ve arkadaşlarıyla vakit geçirmek için dışarı çıkmaya karar verdi. Tüm gün evde oturmak çok sıkıcıydı.

Hazırlandıktan sonra evden çıktı, tam arabaya binecekken lastiğinin patladığını görüdü.

"Zamanı mı şimdi amına koyayım"

Arabanın bagajını açtığında fazla lastik olmadığını gördü ve tekrar küfür etti. "Sikeyim böyle işi"

Mecbur tekrar eve girmek zorunda kalan Jungkook sinirlendi. Fazla lastik bodrum katında olduğu için şimdi de oraya inmesi gerekti.

Söylene söylene bodrum katına inerken hala öfkesi dinmemişti. Merdivenleri indikten sonra bodrum kapısı açtı ve içeri girdi.

"Burası neden bu kadar karanlık" Jungkook kendi kendine söylendi ve ışığı açmak için ilerledi.

O sırada Taehyung duyduğu sesle ne yapacağımı bilemedi. Saklanacak yer yoktu, korktu ve ses çıkarmamak için eliyle dudaklarını kapattı. Öylece olduğu yerde oturdu.

Jungkook ışığı açtığında gördüğü bedenle şoka uğradı ve badem gözleri kocaman oldu. Karşısında bir adam vardı ve büyük gözlerle kendisine bakıyordu.

"Sen kimsin amına koyayım, evimde ne işin var"

"B-ben.. sizden özür dilerim. Lütfen küfür etmeyin bayım, küfür etmek ayıp"

Jungkook, çocuğun garip konuşması karşısında şaşırdı. Neden özür diliyor ve neden böyle konuşuyordu? Jungkook kendini hakim olmayıp kahkaha attı.

"Sen cidden" dedi gülerek. "Sen nerden geldin 1990lardan mı?"

Taehyung utançla baktı karşısındaki yakışıklı adama. Tekrar dikkatle baktı. Bu oydu. 'Bu o'dedi içinden. Çizdiği yabancı adam.

"Aman tanrım.. Sirius"

"Ne" dedi Jungkook. Anlamadı, neden böyle seslendi kendisine. "Sirius kim? Ayrıca tanrı aşkıma sen nasıl girdin evime yoksa hırsız mısın?"

Taehyung bir hışımla ayağa kalktı. Jungkook çocuğun üzerindeki eski kıyafetleri görünce kendine hakim olamadı ve kahkaha attı. "Bu ne böyle" dedi hala gülerken.

"Siz o sunuz işte bayım. Sirius, çizdiğim adam, ama sirius gerçek değildi ki bu nasıl olur?!"

Jungkook olanlara anlam veremedi. Evinde bir yabancı vardı ve kendisine sirius diye sesleniyordu.

"Ne sirius'u ben yıldız mıyım amına koyayım. Kimsin sen hemen konuş yoksa polise haber vereceğim"

Taehyung telaşlandı ve yabancı adamın önüne geldi. "Hayır bayım askere haber vermeyin ki, ben kötü adam değilim. Sadece buraya düştüm" dedi telaşla esmer adam. Korkuyordu ve gözleri dolmuştu.

Jungkook asker kafını duyunca güldü ve eliyle alnına vurdu.

"Kimsin sen?"

"Benim adım Kim Taehyung, soylu Kim ailesinden geliyorum. Buraya ise ve şu aynadan geldim"

Jungkook duydukları karşısında yüksek bir kahkaha patlattı. Tüm bunların bir oyun olduğunu ve birinin kendisine hiçte komik olmayan bir şaka yaptığını düşündü.



<><><>

Neden gülüyorsunuz bay Jeon
Çocuk aynadan geldim diyo işte
JdlsldbxgDmpsğwnx

Oy vermeyi unutmayın💜

Time Travelling | taekookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin