Time Travelling | taekook

7|Bal Oğlan

Taehyung dün gece Jungkook ile fazla yakınlığından dolayı garip hissediyor ve ayrıca şaşkındı. Sürekli o anı düşünüyordu, Jungkook'un üzerine düşmesi ve dudakları arasındaki mesafenin çok az olması karnına ağırlar girmesine neden oluyordu. Erkeklerle ilgilendiğini biliyordu, geçte olsa kendine itiraf etmişti eşcinsel olduğunu. Fakat dün gece Jungkook ile olanlar Taehyung için sadece ilgi değildi, kalbi başka atmıştı. Heyecanlanmış ve ter basmıştı. Tüm gece ise o anı düşünerek uykuya dalmıştı.

Nişanlı olmasına rağmen bunun yanlış olduğunu düşünmedi. Çünkü o kızı sevmiyor ve istemiyordu. Her şey aile kararı ile olmuştu. Bu durumu Jungkook'a söylemeye gerek duymadı. Çünkü aralarında bir şey yoktu. Hem zaten kendi dönemine gidecekti, Jungkook anneannesinin arkadaşının akrabasını bulmuştu. Gideceğini düşündü artık.

Jungkook kendisi için çok güzel bir hatıra olarak kalacaktı. Hiç unutmayacaktı gözlerinde yıldızlar olan adamı.

Misafir odasında kalan esmer adam düşüncelerinden çıkıp yataktan kalktı. Kıvırcık saçları daha da kabarırken bunu umursamayıp uykulu gözlerle Jungkook'un odasına doğru ilerlerdi.

Geldiğinde önce kapıyı iki kez tıklatıp bekledi, ses gelmeyince yavaşça kapıyı açtı ve yatakta uyuyan bedene baktı.

Çok güzel uyuyor

Ayak parmaklarıyla yürürken ses çıkarmamaya dikkat etti ve Jungkook'un yanına yatağa doğru geldi. Hemen sonra yüzüne doğru eğilip "Bay Jungkook" dedi kısıkça. Onu korkutarak uyandırmak istemiyordu.

"Bay Jungkook" dedi tekrar, fakat Jungkook'tan ses yoktu. "Jungkookie, Jungkookie, Jungkookie"

Tatlı bir şekilde söylenen esmer adam işaret parmağıyla Jungkook koluna dokundu. O an Jungkook sıçrayarak yerinden kalkıp bir anda önünde duran bedeni altına aldı.

"Hayır bayım lütfen beni öldürmeyin, ben Taehyung'um, hırısız değilim" Taehyung bir anda ne olduğunu anlamadı ve sıkıca gözlerini kapattı. Jungkook ise uyku sersemliği ile ne yaptığını anlamamıştı. Uyurken kendisine dokunulmasından hoşlanmayan ve huylanan Jungkook, kendini savunmak için bir anda esmer adamı altına alıp bileklerini yatağa bastırarak etkisiz hale getirdi.

"Uyurken bana dokunulmasından hoşlanmam" dedi sertçe. Taehyung hala gözlerini sıkıca kapatmış gelen hamleyi bekliyordu. Korkmuştu. "Ayrıca seni niye öldüreyim lan"

Jungkook oldukları pozisyonu fark ettiğinde yan gülümsemesini gizlemedi. Altında olan esmer adamın bileklerini sıkıca tutuyor ve Taehyung gözlerini sıkıca  kapatıyordu. Aklından kirli düşünceler geçirdi o an fakat hemen kovdu kirli düşünceleri.

O sırada Taehyung yavaşça gözlerini açtı, yine dün gece ki gibi Jungkook çok yakındı kendisine. Nefes alışverişi hızlandı ve yutkundu. Yine dün gece hissettiği şeyleri hissetmeye başladı.

"N-neden beni tutuyorsunuz?"

"Korktum lan bana uykudayken dokunuca, bunu bir daha yapma gıcık oluyorum" Jungkook hala esmer adamın ince bileklerini tutuyor, salmaya ve üzerinden kalkmaya niyeti yok gibiydi.

"Ama kalkmadınız kaç kere adınızı söyledim"

Taehyung konuşurken sertçe tutkulan bileklerini oynattı. O sırada Jungkook onu serbest bıraktı ve ikisin de kalkıp yataka oturdular.

"Ne istiyorsun sabah sabah benden acaba, bu kadar önmeli ne olabilir ki beni tatlı uykumdan uyandıran?"

Taehyung oturduğu yatakta rahatsız oldu. Belki Jungkook istemez oturmamı diye düşündü ve kalktı. "Şey kahvaltı hazırlamak istedim ikimiz için ne sevdiğinizi sormaya geldim, hep siz hazırlıyorsunuz bir kerede ben hazırlamak istedim" dedi sakin bir şekilde.