"Hey siz kimsiniz"Jungkook ve Taehyung dönüp adama baktıklarında, Taehyung kendisine doğrultulan tüfekten korktuğu için Jungkook'un arkasına sığındı. O sırada Jungkook ise bu adama dikkatle baktı.
Adamın elindeki tüfek ve kovboy şapkası, Jungkook'a birini hatırlattı.
"Hey siz kimsiniz dedim, ne işiniz var burda?"
Genç adam ciddi bir şekilde konuşurken, tüfeği Jungkook ve Taehyung'a doğrultmaya devam ediyordu. Taehyung hala korkusunu ve şaşkınlığını atlamamışken, Jungkook'un arkasından kulağına dudaklarını yaklaştırdı.
"Bizi öldürecek mi?" dedi fısıldayarak. Jungkook'un kulağına dolan derin ve fısıltı ses yutkundurdu onu. Bir çocuk gibi Jungkook'un arkasına sığınırken, bir eli Jungkook'un tişörtünü sıkıca tutuyordu.
"Lan bir dur korkmanın sırası değil" Jungkook karşısındaki adama odağını verdi. Adamın giyinişi, elindeki tüfeği ve kovboy şapkası kesinlikle birini andırıyordu.
"Hey hey sakin ol şampiyon, biz sadece birini arıyoruz. Kötü bir niyetimiz yok"
"Kimi arıyorsunuz?"
"Önce şu tüfeği indir, arkamdaki bebek korkuyor" Jungkook gülerek söylendiğinde, arkadan Taehyung'un kendisini çimdiklemesine neden oldu. Taehyung, bembeyaz koladan aldığı çimdikle güldü.
"Lan.. ah seni var ya!"
"Ne beni?" dedi Taehyung dudaklarını büzerek "beni öldürür musun?"
"Taehyung ben seni niye öldüreyim.. seni.."
"Tartışmayı bırakın da kimi arıyorsunuz onu söyleyin?" genç adam, ikisinin arasındaki tartışmadan sıkılmış olacak ki sinirle konuştu.
Jungkook tekrar karşısındaki adam bakışlarını çevridi. Neden bu kader sinirli ve kendisiyle konuşulmayan biri olduğunu anlamadı. Görüntüsü, karakteri aksine çok tatlıydı.
"Biz bir kadını arıyoruz. Daha doğrusu yaşlı bir kadın, adı Park Jiyeong, tanıyor musun?"
"Babaannemden ne istiyorsunuz? Kimsiniz?"
Jungkook ve Taehyung ikisi şaşkınla birbirine baktılar. Kadının torunu vardı. Üstelik şu an kendilerine silah doğrultuyordu. Taehyung, Jungkook'un arkasından çıkıp genç adamın önüne geldi.
"Biz önemli bir konuşma yapacağız efendim" Taehyung saygılı bir şekilde konuşurken Jungkook gözlerini devirdi. Her zaman saygılı olmak zorunda değildi. Üstelik sadece kendisine efendim demesini istiyordu.
Hani efendim bendim lan
İyice saçmaladım amına"Ne konu hakkında?" dedi genç adam. Hala güvenmiyordu onlara.
"Şey nasıl desem bilmiyorum ama büyü ile ilgili"
Genç adam kaşlarını çatıp ikisiyle alıcı gözlerle baktı. Daha sonra onlara doğrulttuğu tüfeği indirdi. "Ne istiyorsunuz?"
"Bu konu ayak üstü konuşulacak değil adını bilmediğim adamı, o yüzden bizi babaannenin yanına götür, sen bu işlere karışma ufaklık" Jungkook isyanla söylendiği, karşısındaki genç adamı sinirlendirdi.
"Ufaklık senin babandır"
"Tamam en ufaklık Taehyung'tur. Şimdi bizi babaannene götür"
Jungkook'un gülerek söylenmesi ve sürekli Taehyung'a sataşması, esmer adamı sinirlendir. "Niye her defasında lafı bana getiriyorsun Jungkook?"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Time Travelling | taekook
Fiksi Penggemar1921'de yaşayan Kim Taehyung yanlışlıkla kendini 2022 yılında bulur. 16022022 07112022