Taehyung yanındaki yastığa sinen kokuyla uyandı. Boştu, Seokjin gitmişti. Yastığa gömdü kafasını. Ah bir kokusu vardı! Cenneti aratmıyordu. Hepimiz sevdiğimiz kişide cennetin parçalarını bulmaz mıyız zaten? Taehyung üstündeki ince yorganı attı. Beline giren ağrıyla gözlerini yumdu. Dün gecenin izleri hala vücudunda vardı. Yavaşça kalkıp banyoya ilerledi. Aynaya baktı. Göğsünde, boynunda her yerinde izi kalmış öpücük izleri vardı. Taehyung ellerini üstüne koydu. Seokjin'i hissetti yeniden. Vücudundan da kalbinde de hiç gitmiyordu. Deli gibi seviyordu Seokjini. Sıcak suyla duşa girdi. Vücudu arınabildiği kadar arındı dün gecenin izlerinden. Duştan çıkıp kendine güzel bir kahvaltı hazırladı. Akşam altıda gidecekti Moon'a. Tek başına güzel bir kahvaltı yaptı. Üstünü giyindi ve balkonuna çıktı. Güneş ısıtmaya başlıyordu etrafı. Çiçeklerini suladı Taehyung. Sandalyeye oturup sokağa baktı. Insanlar vardı tek tük. Gitmek istedikleri yönde ilerliyordu. Bazıları ise yeni geliyor olmalıydı. Geceleri uzun geçmişe benzeyen üç oğlan gördü. Taehyung gülümsedi.
Yerinden kalkıp dışarı çıkmak için üzerini güzelce değiştirdi. Bir sabah yürüyüşü yapsa ne güzel olurdu. Belki geçerken Jimin'in evine uğrardı. Hem erken de değildi. Ailesini görürdü, uzun süredir gitmemişti. Ayakkabılarını da giyip dışarı çıkmıştı.
"Taehyung,oğlum! Nasılsın?" Taehyung kapı komşusuna döndü. Eun teyze bazen ona yaptıkları yemeklerden verir bazen tatlılar getirirdi.
"Iyiyim teyze, sen nasılsın?"
"Ah, ben de iyiyim. Fırına gidiyorum. Nâm oh yine çöreklerden istiyor." Taehyung güldü.
"Beğenmiş anlaşılan."
"Çok beğendi çok! " Taehyung geçenlerde kendine kahvaltı hazırlamak için üşengeç hissetmişti. Bu nedenle fırına gidip bir şeyler alıp yiyecekti. Evden çıktığında kapı komşusu Nam oh amcayı görmüştü. Emekli asker olan adam yürümeye çıkmıştı. Beraber yürümeye karar vermişlerdi. Taehyung kendisi için vişneli çörek alırken adama da almıştı. Yaşlı adam çok beğenmişti tadını. Bu nedenle bugün karısı ona bir sürpriz yapacaktı. Taehyung onların ilişkisine özeniyordu. Çok fedakar bir ilişkileri vardı. Yaşları elli olsa da ruhlari hala gençti. Bir ikisi vardı koca evde. Çocukları başka ülkelere gitmişti. Nam oh amcaya verilen emeklilik maaşıyla geçiniyorlardı. Birbirlerine bağlılığı hoşuna gidiyordu Taehyung un. Belki ileride Seokjin ile böyle olurlardı.
"Seni tutmayayım ben teyze. Görüşürüz." Taehyung gülümseyip yürümeye başladı, Jimin in evinin sokağına doğru. Yürürken yavaş gidiyordu. Jimin bu saatlerde pek uyanmazdı. Yorulmuş oluyordu genelde. Bu nedenle uykusunu biraz almasına izin verirdi. Sokakları geçerken etrafa güzelce bakmıştı. Nihayet Jimin'in evine geldiğinde kapıyı çalmıştı.
"Geldim, geldim!" Gittikçe yaklaşan sesle kapı açıldı. Jimin in annesi Yun Hee teyzeyi görünce gülümsedi Tae.
Yun hee teyze kısa boylu, tombul yanaklı kırkının başında bir kadındı. Kadın ona sarıldı sıkıca. Taehyung ta sarıldı."Merhaba teyze. Nasılsın?"
"Hoş geldin oğlum! Geç içeri geç." Taehyung içeri geçince kapıyı kapattı.
"Ben iyiyim, kahvaltı hazırlıyordum. Keşke geleceğini haber verseydin, sevdiğin börekleri yapardım. "
"Hiç zahmet etme teyze. Yedim ben zaten. Her şey de harika görünüyor." Taehyung oturma odasındaki sofraya baktı. Yuh hee teyze yemek yapmaya bayılıyordu. Jimin ne kadar kilosunu korusa da annesi sayesinde kilo alıyordu.
"Jimin'de uyuyor hala! Kaç kez çağırdım ama kalkmadı. Sen çağır bakalım. Babası da gelir birazdan. Dışarı çıkmıştı. " Taehyung kafasını salladı. Jimin in odasının kapısını çaldı. Ses gelmeyince girdi içeri. Arkadaşı yatağında mışıl mışıl uyuyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Rédamancy Taejin / Vjin [Tamamlandı]
FanfictionBir gece mekanında dans eden Kim Taehyung ve şehrin zenginlerinden Kim Seokjin birbirlerine amansızca tutulur. Mutlu giden hayatları, Kim Seokjin'in nişanlanması ile parçalanır. Ancak Kim Seokjin, Taehyungu bırakmak istemediğinden aralarındaki...