Rédamancy Taejin / Vjin [Tamamlandı]

Aşktan yanan ruhlarımız kül olacak

Taehyung düştüğü ateşten şikayetçi değildi. Bu aşk ateşi onu da Seokjini de yakarken umursamıyordu etrafında olanları. Artık yalnızca Seokjini sevmiyordu, evli bir adam olan Seokjini seviyordu...

Bir hafta geçmişti Seokjinin düğününün üzerinden. Taehyung hayatına devam etse de çektiği acının tarifi yoktu. Bu acısını Jimin görüyordu artık sadece. Bir de Seokjin. Hiçbir şey olmamış gibi devam eder diye düşünmüştü Taehyung ama öyle olmamıştı. Dördüncü gün Seokjin onu izlemeye geldiğinde gözleri değdi birbirine. Taehyung gözlerini kaçırdı. İçini bir pişmanlık kapladı. Karısı vardı artık ve güzel kadının bu yasak aşkı öğrendiğinde tepkisi ne olurdu, hali ne olurdu düşünmekten geri kalmıyordu. O gece Taehyung Jimin'in evine gitmişti. Jimin onu yalnız bırakmak istememişti. Eve gittiklerinde Jiminin annesi ona sıkıca sarılmış, güzel yemeklerinden yedirmişti çocuklarına. Eğer Taehyung kendi evine gitseydi Seokjinde gelirdi. Gitmiştir belki evine, bilmiyordu.
Jiminin odasında Seokjin ile olduğunu anlatmıştı. Taehyung bazen ağlayarak bazen gülerek güzel anıları arkadaşıyla paylaşmıştı. Şimdi ise bir iş günü, Moon'a gidiyordu. Içeri girdiğinde kolay gelsin dedi çalışanlara. Arkaya gitti. Hoseokun yanına. Onu  işine odaklanmış  şekilde gördü.

"Merhaba Hoseok hyung."  Adam onun sesini duyunca elindeki tabağı düşürdü. Kafasını Taehyunga çevirince derin bir nefes aldı. Taehyung yanına gitti. Yere düşen tabak kırıklarını almaya çalıştı.

"Neye daldın hyung? Özür dilerim, korkutmak istememiştim."

"Ah, hiçbir şeye. Bırak Taehyung. Eline batarlar. Süpürürüm şimdi. ". Taehyung yine de büyük parçaları köşede duran çöpe attı.

"Şimdi söyle bakalım neye daldın sen? Önceden kapıdan girer girmez bakardın. "

"Uykumu tam alamadım sanki." Hoseok gözlerini ondan kaçırdı. Taehyung fazla da sıkmak istemedi.

"Öyle olsun. Işin çok mu? Oturur muyuz?" 

"Yok, şimdi biter. Tabakları ayarladım. Diğerleri iyi durulamıyor." Taehyung kafasını salladı.  

"Içeri geçiyorum,gelirsin. " Taehyung mutfaktan çıkarken Kulisten gelen arkadaşını gördü.

"Ah, hoş geldin Taehyung."

"Kolay gelsin. Işin var mı? Hoseok hyungla oturacağız birazdan. "

"Bitirdim." Jimin sandalyeye oturunca gülümsedi Taehyung. O da oturdu.

"Bu gece Wheein gelmeyecekmiş. Sehun söyledi. Annesi rahatsızlanmış. "

"Gerçekten mi? Şimdi nasılmış? "

"Wheein uyuduğunu söyledi. " Taehyung üzüldü. Wheeinin annesi yaşından dolayı fazla iyi sayılmazdı.  Hoseok geldi sonra. Onlara katıldı.

"Eee ne yapıyorsunuz bakalım anlatın? "

"Hyung her gün buradayız zaten."
Dedi Jimin gülümseyerek. 

"Doğru. Dışarıda hiç buluşmuyoruz. " Dedi Taehyung.

"Bana gelirsiniz izinli olduğumuz bir gün. Akşam yemeği yeriz birlikte. "

"Üçümüz de aynı gün izin alırsak Moon o gece batar hyung. " Jiminin bu dediğine güldüler. Ancak Hoseok gülmesini kesince Taehyung ona döndü. Bir derdi vardı Hoseokun. Ancak neydi de söylemeye çekiniyordu.

"Hoseok hyung, iyi misin? Ne sıkıyor canını? "

"Hiç,hiçbir şey. Kafama fazla takıyorum Moonu sanırım. Her şey harika olacak derken yoruyor bu beni."