Yok olan geçmiş!

26

Zaman atlaması
Hastane ?

Dr - Durumu iyi, bebekte iyi .

Diyince Salih hoca dışında herkes şoka girmişti çünkü hiçbiri bunu beklememişti. O ise derin bir nefes alıp şunu söylemişti.

Salih H - Görebilir miyiz ?

Dr - Tabi ama şuanlık uyuyor, bu yüzden de sessiz olsanız onun için iyi olur .

Salih H - Tamam teşekürler.

Diyince doktor ordan ayrılmıştı, Rüya hocaysa duyduğu şeyden beri şaşkınca yeri izliyordu . Ve kendi kendine hani bu sahte evlilikti? diyordu çünkü o Salih hocayı seviyordu. Efruz'da bunu bilirdi, evliliğin sahteliğini de Cihangir hocadan duymuştu. Bu yüzden de anında ona bakmıştı, bunu gören Cihangir hoca ise ne diyeceğini bilemiyordu. Çünkü o da şoka girmişti, resmen kız hamileydi ve onlar Salih hocadan diye düşünüyordu. Çünkü evliydiler, bu zamana göre evliydiler, çok geçmeden de Salih Hoca ve mavi ay takımı odaya girmişti. O ise Cihangir hocanın önünde durup hiddetle şunu söylemişti.

Rüya H - Hani bu evlilik sahteydi ?

Cihangir H - Bende şaşkınım, hem emin olmadığımı sana demiştim. Bu yüzden de bil diye söylüyorum; buna inanmak senin hatan çünkü ben sana illa da doğru demedim yada aha da kanıtım, bu evlilik sahtedir demedim ...

Dedi sadece, Rüya hoca ise hiddetle şunu söylemişti .

Rüya H - Efruz'un yüzüne nasıl bakarım ya?

Cihangir H- Banane nasıl bakarsan bak !

Diyip ordan ayrılmıştı geriyeyse ne edeceğini bilemeyen bir Rüya hoca kalmıştı. Çünkü bu olayı beklememişti.

2 saat sonra.

Efruz gözünü açmadan önce kayılar zamanında uyanmayı dileyip gözünü açmıştı . Ama bu dileği olmamıştı çünkü hastanede uyanmıştı, bu yüzden de gözlerini yeniden kapatmıştı. Lakin bunu gören olmamıştı, onunsa gözünden bir damla yaş akmıştı. Çünkü Ertuğrul Bey ile olduğu günleri, anları deli gibi özlemişti. Bu yüzden de her günü ona kavuşmayı dilemekle geçiyordu. Ama sanki bu dileği asla olmayacak gibi her gün kendi zamanında uyanıyor. Bu olay acı bir gerçek gibi suratına çarpıyordu, sanki evren onların birleşmesini istemiyor gibi hep burda uyanıyordu. Burda, bu evrende , bu yılda ama onun tek isteği Ertuğrul'a kavuşmaktı . O anda sanki acısı artsın diye olur gibi kulağında şu ses yankı yapmıştı.

Ert - Sen gelmiyorsun ve ben senin o güzel gözlerini gün ışığında göremiyorum... Bana da yazık değil mi hatun'um ?

Kulağında sevdiğinin sesi yankı yapmıştı, resmen unutamadığı bu sözler yine onun kulağında çınlıyordu. Ertuğrul Bey'in ne güzel sesi vardı, ona ne vakit seslense kalbi hızlanırdı. Çünkü Bey'i ona seslendiği anlarda sesi hep kadife vede şefkatli çıkardı. Sesi öyle hoş olurdu ki kızın içine işlerdi, en önemlisi de kendini güvende hissederdi . Çünkü kıza göre Ertuğrul Bey'in sesini duymak ömre bedeldi, nefes kesici bir çekiciliği vardı. Lakin o böyle bir adamdan ayrıydı, bu yüzden de yüzü gülmez olmuştu. Bunu bilenlerse onun için korkuyordu çünkü iyi filan değildi...

Yıllar sonra...

$ - Beni dinle , ağlamayı kes ve Iskender'lerle birlikte git !

# - Ayye şeni pıyakamam .

$ - Ertuğra lütfen dediğimi yap annem yoksa burda benimle yanacaksın. Bak iyi olursam söz seni bulacağım.