Geçmişte doğan bir kız yanlışlıkla geleceğe gidip orda büyürse ve bir anda olması gereken zamanda kendini bulursa Ne olur ?
( Argo ve küfür bulunur bilginize ... )
Tarihle veya yapılan dizi ve filmlerle alakası yoktur ...
Kitap iki kardeş tarafın...
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Göktuğ Alp...
Şirin'im, taaa moğolların tarafındayken aşık olduğum tek kadındı. Hayır bile istiye onlardan biri olmamıştım, beynimi yıkamışlardı. Bana türkleri/ abimi düşman olarak göstermişlerdi. Kafam allak bullaktı, kendimi moğol sanardım. Eşime görür görmez vurulmuştum, cengaverdi. Çok güzeldi, o gün annesine saygısızlık yaptım diye beni oklamıştı. Ama attığı oku sanki kalbime yemiş gibi hissetmiştim, feci güzeldi. Hoş hâlâ öyleydi ama oğlumuzun kaybolması onu da beni de maf etmişti. Daha 5 yaşındaydı, kızımızın varlığıyla kendimizi avutmak istesek bile olmuyordu. Aklımız oğlumuzdaydı. Şirin'in ağzında devamlı "Keşke ölseydi de bir mezarı olsaydı, kaybolmak nedir?" derdi. Bir türlü oğlumuzun kayboluşunu unutamıyordu, artık hastalanmasından korkuyordum. Iyi değildi! Onu gündengüne kaybediyordum. Üstelik iki canlıydı...
Şirin Ertuğra'dan ....
Selim'im kaybolduktan sonra hiç iyi olamamıştım. Her yayla hazırlığımızda o gün gözlerimin önüne gelirdi çünkü oğlum öyle bir günde kaybolmuştu. Benden kopmuştu, fakat tüm suç abimdeydi. O gün Göktuğ'u bizle yollamamakla büyük bir hata yapmıştı ve biz bunun sonucunu kötü bir şekilde öğrenmiştik. Selim'im, aslanım kaybolmuştu!
Geçmiş! ( Selim'in kaybolması)
Bacı yanlarının başı olarak yaylaya giden obanın başında ben vardım. Çocuklarımda yanımdaydı, o kadar abim Osman Bey'e "çocuklar sizle kalsın yada Göktuğ'da bizle gelsin." demiştim çünkü oğlum fazla babacıydı. Ayrılırken çok ağlamıştı, arada bi yine ağlıyordu. Birde birisi ona "baban çağırıyor, bekliyor." derse hemen peşinden giderdi, malesef böyle bir huyu vardı. Babası konu olunca çok saftı oğlum.
Selim - Anne babam gelcek mi?
Dedi tatlı sesle, dinlenmek adına durmuştuk. Yanımızda Boran alp ve Cerkutay alp vardı, onu arada bi yanlarında tutup oynarlardı. Ah be abim keşke inadın tutmasaydı da Göktuğ'u yollasaydın. Ben çocuğuma daha ne kadar baban gelecek diye yalan atacağım? Şimdi ben ona baban gelmeyecekte diyemem ki, kıyamam.
- Gelecek kurban olduğum, gelecek.
Selim - Ama hâlâ yok ki...
Cerkutay A. - Gelecek anana güven ufaklık.
Dedi mahcubiyetle bana bakarak, topu yine bana atmıştı. Eh çocuk benimdi, ikisi de bu durumdan yana sıyrılış arıyordu. Ama onlarda da suç yok ki tek suç abim Osman Bey'de idi. Onun yüzünden oğluma yalan atıyordum. Selim oflayarak oynamaya devam etti, üzgünüm bebeğim tüm suç dayının. Babanı bizle yollamadı. Yanımızda bizimle gelen diğerçocuklar ile oynamak için uzaklaşmasıyla yalan söylemektenkurtulmuştum, şimdilikbabasınınyokluğunuunutmuştu. Yanımda gelen beyler ile yayalayla ilgili konuşurken Selim'in birisiyleuzaklaştığınıgördüm, o anarkasından koşsam da yetişememiştim. Adam benim geldiğimi görünce Selim'i alarak ata binip kaçmıştı. Alpler ile peşlerindegitmiştik ama sanki yer yarılmışta içinegirmişler gibi ortadan kaybolmuşlardı. Geride ise oğlumun oyuncak kılıcıkalmıştı.