Melisayla Salim abi bizde kalmışlardı gece şimdi de kalktık ve okula gitmek için hazırlanıyorduk.
"Saçım nasıl olmuş Merin, Merin!" Melisa beni sarsıyordu ama ben hayla uyanamamıştım.
"Ne?"
"Saçım nasıl olmuş diyorum?"
Tek gözüm kapalı esneyip saçlarımı karıştırırken "Hı hı güzel olmuş güzel..." beni kolumdan çekiştirip masanın başına oturttu. "Ne yapıyorsun yaa?" ayağa kalkmaya çalıştığımda beni tekrar omuzlarımdan oturttu.
"Seni şimdi insana çeviricem kıpırdanma..." deyip elindeki maşayı pirize taktı.
"Melisa ne gerek var çek şunu kafamdan..."
Abim aşağıdan "Kızlar hazır mısınız?" diye seslendi. Melisa kulağımın dibinde haykırmıştı resmen "Hayır!"
"Sende bi dur be..." elindeki maşayla kafama vurdu.
"Sakın yakma saçlarımı. Hadi yap da gidelim..." Melisa baya zafer kazanmış gibi sırıttı. Saçımı hızlıca yaptıktan sonra giyinmem için dışarı çıktı. Aynada kendime baktığımda saçlarım gerçekten güzel olmuştu. Cumartesi okuldan aldığım okul formalarını hızlıca üzerime geçirdim. Koşar adımlarla abimlerin yanına indiğimde hepsi kapıda beni bekliyordu. Abimle Selim suratıma öylece bakıyordu.
"Ne var ya?"
Selim "Ooo Merin hanım bu ne güzellik verin elinizi öpeyim..." elimi öpüp kolunu omzuma attı. Gülümsemesine karşılık verdikten sonra abimle göz göze geldim. Gözlerini kısmış bana bakıyordu. Gözlerini devirip "Hadi geç kalacağız..." deyip söylendi. Arabaya bindikten sora Melisa son ses şarkılar açmış bir yandan da bu yıl neler yapacağını anlatıp duruyordu. Onu gülerek dinlememiz daha fazla anlatmasına sebep oluyordu herhâlde. Kafamı çevirip yola baktığımda okula çoktan gelmiştik. Abim arabayı park ettikten sonra hepimiz aynı anda arabadan indik.
Okulun bahçesine girerken "Peki benim sınıfım neresiydi, abi müdür sana geldiğimizde söylemiş miydi?" abim kafasını olumsuz anlamda sallayıp "Siz gidin müdürün odasına direkt sorun..." ciddi misin der gibi suratına baktım. "Geleyim istersen?" elimi havada sallayıp "Tamam ben hallederim..."
Abimle Selim bizim okuduğumuz okulun hemen yanındaki üniversiteye doğru yürüdüler. Melisaya baktığımda ortadan kaybolmuştu.
"Çok sağ ol ya yardımın için..." diye mırıldandım. Abim ilerde arkasına dönüp bana bağırdı.
"He bu arada Merin!"
"Ne oldu?"
"Dersin başlayalı 10dakka oldu..." deyip gülmeye başladı. "Hadi bak başının çaresine..."
"Ciddi misim yaa..." arkamı dönüp koşarak müdürün odasını bütün katlarda aramaya başladım. hızlıca 6. kata çıkarken söylenmeye başladım.
"Hayır yani neden müdürün odası en üst katta olur ki?" basamakları çifter çifter çıktıktan sonra sonunda müdürün odasını bulabilmiştim. Kapıyı tıklayıp içeri girdim.
"Hocam, merhaba ben yeni kayıt oldum da sınıfımı bilmiyorum..."
"Sen cumartesi gelen kız değil misin?"
"Evet oyum..."
"Tamam o zaman eee, senin sınıfın ikinci katta 12/K şimdi çıkabilirsin..." yüzüme bile bakmayıp eliyle kapıyı gösterdi.
"Teşekkür ederim..." deyip tekrar koridora çıktım. İkinci kata indim, sınıfların kapılarına göz gezdirdim.
"Sonunda buldum..." sınıfın kapısını tıklatıp içeri girdim. Direkt içerdeki öğretmenle göz göze geldim. Sonra bütün sınıfta göz gezdirdim. Neden bana uzaylıymışım gibi bakıyordu bunlar.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Gece Yıldızı
Novela JuvenilKim bilebilirdi ki şizofren gibi davrandığım anların bir gün gerçek olacağını. Ve ben bela mıknatısı Merin Özer, çalkantılı hayatımda hepsi tek tek gerçekleşecekti. "Bu saçma seslerin sebebi sensen çok fena olur." En öncelikle ayağını denk alması l...