Bölüm şarkısı : Nilüfer - Çok uzaklarda
Keyifli okumalar<3
Oy vermeyi ve yorum yapmayı unutmayın.
****"""****
Oktay'ın evinden ayrıldıktan bir gün sonra sabah ona mesaj yazmaya başladım. Uyku ilacının etkisi 1/2 saate gitmiş ve uyanmış olurdu.
" Oktay sanırım film izlerken uyuya kalmışız. Rahatsız etmek istemedim, bir işim çıktığı için gitmem gerekti. Daha sonra görüşürüz."
~ BelenMesajı yazdıktan sonra çok uzun zamandır güzel bir kahvaltı yapmadığımı fark ettim. Ama kahvaltı hazırlayacak da halim olmadığından hazırlanıp bir mekana gitmek daha cazip gelmişti.
Üstüme rahat giysiler giyip evden ayrıldım ve beğendiğim güzel kahvaltı hazırlayan bir mekana gittim.
Kahvaltım önüme gelmiş yerken etrafı da seyrediyordum. Bir anda kapıdan gelen kişiye gözlerim takıldı. Tanıdık simayla dudaklarım aralandı ve ismini telaffuz ettim.
"Kumsal? "
Mekanda çok kişi yoktu ve zaten oldukça yakınımda yürüyordu. Normal bir sesle seslendiğimde kafasını bana çevirdi ve şaşkınlığı yüzüne vurdu.
" Belen ? İnanmıyorum, uzun zamandır görmemiştim seni."
Gözleri kısılacak kadar gülmüş ve birden sarılmıştı. Sarılırken zihnimi ilkokulda yaşadığım anılar talan etmişti.
14 yıl önce Belen Belemir'den :
Saçımı arkadan tutup bağlamıştım. Üstümde ise siyah ve pembe renklerden oluşan bir okul formam vardı. Dayım hergün çalışıyordu. Bir eşi de yoktu. Beni bakıcılara emanet etmişti.
" Belen ! Hala hazırlanmadın mı sen ? "
" Geliyorum Çiçek ablaa!"
Ayakkabılarımı da giyinip çantamı iki omzumdan astım. Merdivenlerden dikkatli bir şekilde aşağıya indim.
" Beslenmemi hazırladın mı Çiçek abla ?
" Hele şu boya bak. Sana beslenme hazırlamama gerek mi var. Dayın okul açıldığından beri bir ton para veriyor zaten. Hanımefendiye bir de beslenme hazırlayacakmışız."
Gözlerim buğulanmış karşımdaki kadına bakıyordum.
" Ama siz bunun için yanımda duruyorsunuz! "" Bana bak ! Kırarım o bacaklarını , yürü hadi okul servisin gelecek. "
Gözlerimdeki yaşlar akmasın diye arkamı dönüp kapıyı açtım. Servis kapının önünde bekliyordu. Hemen binip yerime oturdum ve okula gitmeye başladık.
°°°
Yemek saati gelmiş ve herkes beslenme çantasından yemeklerini çıkarıyordu. Ben de çantamdaki parayı aldım ve kantine gidip tost aldım. Sınıfa döndüğümde herkes bana bakıp kendi aralarında gülüşüp fısıldaşıyorlardı.
" Belen, hahah ! Annen yemek yapmasını bilmiyor mu yoksa?"
Bir diğeri " Ya saçlarını da toplayamamış. Benim annem saçlarım için bir saat uğraştı. Saçların süpürgeye benziyor" diye öne atıldı.
Herkes acımasızca gülerken benim ellerim titremişti ama kimse görmesin diye hırkamın cebine koydum.
" Selim doğru söylüyor , kıyafetlerine bak hep kırış kırış. Neyseki bizim annelerimiz çok güzel yemek yapıyor."