Onlar geniş bir aile ,kâh neşeli eğlenceli , kâh hüzünlü kederli
Kaderin insanı nerden nereye sürükleyeceği hiç bilinmez .
Yalnızlık vede güçlü olmanın hissettirdiği iki kalp atışı nekadar yakınlıktaydı birbirlerine.
Hangisi daha evvel farkedecek...
Ayakta dikilen Kutay a Hakan bey ; Gel otur evladım diyerek yanında yer gösterdi Kutay ,durgun sessiz ve başı önünde dururken ,Hakan bey;
"Neresi ?diye sormayacagim cunki biliyorum ki senin bana en fazla bu kadarını söylemen bile zor bi durum ve hatta imkansız olduğunun farkındayım evladım " dedi gözleri dola dola konuşmuştu Hakan bey.
"Hadi kaldır başını ,üzülme artık bu yaptığın bizim için onur ,vatan için çok büyük fedakarlik oğlum ve ben senin bizim hayatımıza katılmış olmanla çok büyük gurur duyuyorum "
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Zor da olsa başını kaldırıp düğümlenmis boğazı ile once bir yutkundu ,sonra gücünü toparlayarak sordu sorusunu Kaan
"Bu gece burada kalabilir miyim"
Mahsunca karşısından gelecek cevabı bekleyerek yerinde kıpırdanmaya başladı .
"Biliyorum ki ,her nekadar resmi nikahiniz olmasada dini nikâhınız var ve senle Buğlem Allah katında eşsiniz. Burada kalabilirsin oğlum ama gider ayak ardında 2 can bırakma olmaz mı?"
Bir baba olarak bunu soyleme gereği hissetti Hakan bey ,her nekadar Kutay'ı kısa sürede tanımış olsa bile biliyordu ki can arkadaşının oğlu olması onun iyi terbiye almış olması demekti onun gözünde.
"Hiç endişeniz olmasın asla böyle bisey söz konusu değil efendim" dedi zor şer dudaklarından dökülen son sözcüklerle.
Birlikte ayağa kalkarak elini Kutay in sırtına koydu ona güç vermeye çalışti Hakan bey ,ama kendi o gücü nasıl elde edecekti hiçbir bir fikri yoktu ,şimdi tamda kapının ardında onların çıkmasını bekleyen 2 çift göz ile nasıl dimdik duracakti karşılarında belli etmemeye çalışarak bu gerçekten onun içinde cok zor du
"Bey ne beklediniz çaylar soğudu hadi ama oturalim artık masaya "demişti Ceyda hanım hiç bir şeyden habersiz ve birazda endişeli sesiyle
"Tamam hatun geldik, işte bizde öyle biraz konuştuk oğlumla" Gel evladım acikmissindir ,kızım çayını yenile Kutay oğlumun
"A yok çokta sogumamis aslında, böyle iyi kalsın bidaha kalma lütfen" "Yok ama gerçekten soğumuş dur bırak hemen yenilerim dedi elinin üzerinden Kutay in elini çekerek , çayı tazelemek için mutfağa geçti Buglem .
Odadan çıktıklarında Ceyda hanım durumu biraz farketmisti ama sorgulamamasi gerektiğini eşinin durumundan anlıyordu .Anne yüreği her nekadar acıyı hissetsede ,yüreği yansada biliyordu ve sessizce acıyı yudumlamaya çalışıyordu .
"Ben bugün biraz yorgunum hanım erken mi yatsak ?Kutay oğlum bu gece burada kalacak ,sen yatağını şuraya hazırlasan da odamıza geçsek?" Buglem şaşkın bi ifadeyle babasına baktı.
"Ta,tamam baba ben hazırlarım yatağını siz yatın madem" dedi Kutay'in yatağını serdikten sonra elinde 2 kahve kupasıyla geldi Buğlem sessizce odada öylece duruyordu Kutay Kaan "Bi sorun mu var ,neden sessizsin?"dedi elindeki kupanın birini ona uzatarak "Yok bugün fazlaca yorucu bir gündü ve birazda uykusuzum aslında ama sabaha bir operasyona gideceğiz hazırlanıyoruz ben de gitmeden seni göreyim" dedim