3.6

1.7K 114 63
                                    

İki ay sonra...
Arel'den...

"Araz lütfen gitme! Araz sen de gitme bırakma beni!" Dedim hıçkırıklar içinde ağlayarak. Kan yüzünden başım dönmeye çoktan başlamıştı. Gözlerim kararıyordu ama hâlâ bırakmıyordum onu.

"Arel bırak! Bak ambulans geldi iyi olacak o! Arel lütfen bırak."

"Ben de gideceğim!"

"Arel ayakta duramıyorsun. Bırak o iyi olsun."

Araz'ın bilinci tamamen kapanmış gibiydi. Sıkıca tuttuğum eli, elimden kaydığı an Allah o an canımı alsın istedim. "Gitme Araz..."

Günümüz...

"Burada yok." Dedim tekrar kapı önüne gelince.

"Burada olur sanmıştım." Saat sekizi geçmişti. Bizimkiler her ne kadar belli etmese de yorgundular. Aç oldukları da belliydi. Trafik sandığımızdan daha yoğundu. Bir türlü buraya gelememiştik.

"Ben yatıyorum."

"Bir şey yemedin Arel."

"Aç değilim." Ege bir şey diyecekken Öykü susması için bakış attı. "Araz'ın odası nerede?" Diye sordum.

"Koridorun sonundaki sağdaki oda." Başımı sallayıp ilerledim. Kapı kolunu çevirince oda karşımdaydı. Tekrar kapıyı kapatıp yaslandım. Sanki yıllardır bu odada yaşıyormuş gibiydim. Gözlerimin dolmasını engelleyememiştim.

Ne haldeydi, iyi miydi?

Bir süre öyle kaldıktan sonra umursamadan çantamı yere bıraktım. Hiç bir şey ile uğraşmadan yatağa uzandım.

Yastık bile Araz kokuyordu...

Ağlayacağımı hissedince yastığı ağzıma bastırdım. Çığlık çığlığa ağlamak istiyordum sadece. Elimi yastığın altına koyunca bir şeyler hissettim. Başımı kaldırıp yastığı kenara aldım.

Ufacık bir fotoğraf karesinde ben vardım. Gülümserken çekilmiş bir fotoğrafımdı bu.

Araz buraya gelmişti...

Öykü'den...

Gözlerime bir türlü uyku girmiyordu. Saat ikiyi geçmişti bile çoktan. Ege onun odasında uyumam için ısrar etmişti. Arel, Araz'ın odasında. Ege de salondaydı. Ben ise sırtımı yatak başlığına yaslamış düşünüyordum.

Araz'a ne olduğunu düşünüyordum.

Araz'ın nereye gittiğini düşünüyordum.

Arel'in iyi olup olmayacağını düşünüyordum.

Hayallerine bağlı bir kızdı Arel. Şimdi hayali bile yoktu. Araz gittiğinde yıkılır sanmıştım o ise beklediğimden güçlü çıkmıştı. Tıklatılan kapı sesi ile başımı kaldırdım ve ellerimle ağlamadığım halde gözlerimi sildim.

"Gel!" Ege başını uzatıp bana baktı.

"Uyudun mu?"

Avukat Bey -Texting- ✓Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin