Sürprizzzzz, ben geldim!
Bölüm şarkısı;
Arctic Monkeys - I wanna be yoursAçıp öyle okuyabilirsiniz. Buyrun bölüme geçelim. ↓
~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~
"Bu yenir mi?"
"Yenmez Nil'ciğim."
"Ya bu?" Elimdeki kitabı kapatıp tekrar Nil'e baktım. "Koltuğu yiyebileceğini sanmıyorum güzelim."
"Ya bu?" Kocaman gözlerle bana bakınca işaret ettiği yöne bakıp koltuktan fırladım. "Üzgünüm kızım ama Haydar'ı da yiyemezsin." dedim Haydar'ı kucağıma alarak.
Dudaklarını büzüp küsmüş gibi yaparak arkasını döndükten sonra yere oturup arabalarla oynamaya başlamıştı. Ben bu çocuğu büyütürken nerede hata yapmıştım acaba?
Doğru ya, bir günlüğüne Ege ve Masal'a bırakmıştım. Hata buydu. Sadece bir günde evladımı kendilerine benzetmişlerdi.
Tekrar koltuğa oturup telefona baktım Araz'ın mesajımı görüp görmediğini anlamak için. Hâlâ görmemişti.
Bir haftalığına izne çıkmıştım ve Araz'ın işleri yüzünden görüşemiyorduk bile. Birkaç gündür Tekirdağ'daydı ama bugün geleceğini söylemişti.
"Nil o yenmiyor!" Hızla doğrulup ağzına sokmaya çalıştığı oyuncak kamyoneti elinden aldım. Tam ağlayacağı sırada kapı çalınca başımı kaldırıp sabır diledim.
6,5 yaşındaki Nil... Her şeyi yemeye neden bu kadar meraklıydı?
Onu kucağıma alıp kapıyı açtım. Evet, kapı kolunu da yemeye çalışmıştı.
Araz'ın geleceğini umut etmiştim ama hayır, o değildi. Yarım saat önce sipariş ettiğim çikolatalı pasta gelmişti. Yani... kurye gelmişti.
"Teşekkürler." diyerek kapıyı kapattım ve pastanın kutusunu mutfak masasına bıraktım.
Nil sızlanmaya başlayınca onu da salona, oyuncaklarının yanına bıraktım. "Ben yemek istiyorum!"
"Uslu durursan sen de yersin küçük hanım." dedim küçük burnunu sıkarak. Ona dil çıkararak mutfağa gittim ve kutuyu açarak ufak pastayı çıkardım. Küçük bir dilimi Nil için keserek tabağa koydum ve salona götürdüm.
"Daha geçen hafta temizlik yaptık. Dökme olur mu?" Pastayı verip başını okşadım ve benimkini yemek üzere koltuğa oturdum.
Tekrar kapı çalınca söylenerek kalktım ve kapıya ilerledim. Kapıyı açınca karşımda gördüğüm yüz sayesinde neredeyse çığlık atacaktım.
"Araz!" Boynuna atlayıp sıkıca sarıldım. Daha sonra güzel bir azar çekerdim ama şimdi, hasret giderme zamanıydı.
~~~
Ne olduğunu asla anlamamış bir şekilde yanımdaki Araz'a bakıyordum. "Zahmet olmazsa nereye gittiğimizi söyler misin?"
"Hayır." dedi sırıtarak.
"Yemek yemeye!" Başımı çevirip arkadaki çocuk koltuğunda oturan Nil'e döndüm. "Kızım daha yarım saat önce çikolatalı pasta gömdün. Ne biçim iştah bu?"
Bana dil çıkarıp kendi hâlinde takılmaya devam edince önüme döndüm. "Araz, kime diyorum ben!"
"Nil'e!" Bu ailede bir değil, birden fazla çocuk vardı anlaşılan.
![](https://img.wattpad.com/cover/315900990-288-k30528.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Avukat Bey -Texting- ✓
HumorSiz: Avukat Beeeeey Avukat Beyciğim: Buyurun? Siz: Bekar mısınız? Avukat Beyciğim: Pardon? Siz: Klavyeme tüküreyim bakar mısınız yazacaktım ben... Siz: Kusura bakın. Siz: Yine de cevap verin bari bekar mısınız? Kapak Tasarımı için @esraav20'ye teşek...