wind | jikook texting

5.8

Jungkook, o an başından kaynar sular akıyormuş gibi hissetti.
sıcak basmış, ensesi ve kulakları
kızarmaya başlamıştı.
korku dolu gözlerle Jimin'e döndü,
o sırada küçüğün ona doğru
ilerlediğini gördü.
kollarını açtı, Jungkook ise buna
direkt karşılık verdi.

" özür dilerim Jimin-ah.. "

" hyung? "

" her şeyi açıklayacağım, söz veriyorum. "

" hyung sen iyi misin? "
Jimin sarıldığı bedenden ayrılıp korku dolu gözlerle hyungunun yüzüne baktı.
kötü bir şey olmuş gibi davranıyordu ve bu Jimin'i fazlasıyla korkutuyordu.

" b-ben, bilmiyorum. "

" sesleri duyunca yanına geldim, bir şey olduğunu sandım.
gerçekten soruyorum, iyi misin? "

" telefonda konuştuklarımı duymadın mı? "

" hayır. "

" cidden mi? "

" duymam mı gerekiyordu? "

" hayır güzelim, endişelenme. "
Jungkook tekrardan küçüğüne sarıldı ve
derin bir nefes aldı.
içinden Tanrı'ya teşekkür duaları ediyordu.

ortada kötü bir şey yoktu.
yalnızca Jimin, babasının ve Jungkook'un irtibat halinde olduğunu öğrenirse bunu yanlış anlayabilirdi.
Jungkook bundan korktuğu için bu derece paranoyak davranıyordu.
derin bir nefes aldı, ardından kollarını çekti.
ne diyeceğini ya da ne yapacağını bilmiyordu.

" sen bahçeye geç, ben ikimize de
kahve yapıp getireceğim. "

" sütlü istiyorum. "

" tamam. "

kahve sadece bahaneydi, kafasındaki tonlarca düşünceden biraz da olsa kurtulmak
için Jimin'i göndermişti.
suyu ısıtıcıya koydu.
başını ellerini arasına alıp yavaşça
masaj yapmaya başladı.
gerçekten beyni durmuş gibiydi, günlerdir kendi işine odaklanmıyor, sürekli Jimin ve sağlığı ile ilgileniyordu.

sürekli şirketinden aramalar alıyor, işbirliklerini ertelememesi gerektiği hakkında
uyarılar veriyorlardı.
Jimin çok kritik bir dönemdeydi ve babasının yaptığı bu saçma davranışları
onu üzerken Jungkook onu daha
fazla yıpratmamalıydı.

kaynayan suyu gördüğünde
daldığını fark etti, hızla kahveyi
bardaklara koydu.
ardından sıcak sudan biraz ekleyerek kahvelerin köpürmesini sağladı.
sütü almak için dolaba ilerledi, o sırada derin bir nefes aldı.

köpüren kahveye biraz süt ekledikten sonra buzluğa doğru ilerleyip birkaç tane
kalıp buz çıkardı.
kendi bardağına 4, Jimin'in bardağına
2 tane buz attı.
karamel sosunu ise bardağın kenarında gezdirdikten sonra her şeyi tezgahta
dağınık bir şekilde bırakarak küçüğün
yanına ilerledi.