Belalıyım Diyorum // {HyunHo}

13 🤡- " Kavga+ dc.." 🤡

Lino gözlerini açtığı sırada yanına bakmış ve uykusunda ağlayan Hyunjin'i görmesi ile hızla kendine gelmişti.

Yerinde doğrulduğu sırada gözlerini ovuşturmuş, ardından ona yaklaşmıştı..

" Hey Hyunjin."

" Uyanık değil misin sen?"

" Hyunjin-ah, aç gözlerini kabus görüyorsun."

Bir yandan ağlayan ona bakıyor diğer yandan uyanmasını sağlamak adına sarsıp konuşuyordu.
Birdenbire gözlerini açıp hızla yerinde doğrulan Hyunjin daha kendinde bile değildi..

Lino hızla ona dönmüş, " İyi misin lan?" diye sormuştu. Böyle bir manzara ile ilk kez karşılaşıyordu.

Hyunjin derin derin nefesler alıyor kendine gelmeye çalışıyordu, hiç iyi görünmüyordu oysa ki.. ne kadar kötü hissettiği yüzünden anlaşılıyordu. Tek kelime edemiyordu, göz yaşları hala birbirinin ardından akarken Lino en son bir şey demeden kolları arasına almıştı onu.

Hyunjin başını ona yasladığı sırada nefes alış verişleri düzene girmeye başlıyordu.

" Hey sakin ol, basit bir kabustu sadece... bitti gitti Jin."

Bir yandan saçlarını okşuyor diğer yandan onu sakinleştirmeye çalışıyordu.

Evet biliyoruz Lino şuan Lino değil,ama Hyunjin hiç iyi değil, onu öyle görmek böyle davranmasını sağlamıştı..
Hyunjin derin bir nefes almış, yavaşça başını kaldırıp ona bakmıştı.

Göz yaşları yeni yeni diniyordu.
Lino göz yaşlarını silmiş ve " Ne gördün de bu kadar ağlıyorsun?" diye sormuştu merakla.

O kesinlikle o değil.

Hyunjin cevap vermiyordu bile, şuan tek istediği onun kolları arasında sakinleşmekti, Lino cevap vermediğini görünce,

" Tamam anlatmayabilirsin tekrar uyumaya çalış." demişti.

Hyunjin bakışlarını ondan çekmezken aynı durum Minho'da da hüküm sürüyordu.

Üstelik hala kolları arasından bırakmamıştı onu..

Elini saçlarına atıp hafif okşamış ardından başını kendine yaslayıp
" Uyu hadi uyuyana kadar bırakmayacağım. " demişti.

Hayır o cidden o değil.

" Ne yapıyorum hiç bilmiyorum ama onu öyle ilk kez görüyorum ve bu hiç iyi değil."

Kendi kendine içinden konuşurken Hyunjin sessizce gözlerini kapatmıştı.

Lino'nun kolları arasında kendini daha iyi hissediyordu en azından.
Kokusu onu uyutmaya yardımcı olacaktı, ve işe de yarıyordu çünkü dakikalar içinde uykuya dalmıştı.

Lino bir ara yerine uzanmış ve onu bırakmak için hamle yapmıştı ama Hyunjin uyku esnasında ona sıkıca sarılmış ve bırakmamasını söylemişti.

Bu kelime onu durdurmak için yetmişti sanki.
Sesini çıkarmadan tekrar kolları arasına aldı ve gözlerini kapattı.

----

Sabah erkenden kalkıp çadırdan çıkan Hyunjin diğerlerinin yanına gitmiş ve kahvesini içmeye başlamıştı, burada bile hepsinin olmazsa olmazı..

Lino hazretleri uyandığı sırada yanına bakmış Hyunjin'i göremeyince birkaç dakika içinde kalkıp giyinmiş ve çadırdan çıkmıştı.

Herkes yemek alanında toplanmıştı.
Ellerini yüzünü yıkayıp kapüşonunu kafasına geçirmiş ve onların yanına gidip Felix ile Jeongin'in ortasına oturmuştu.